2019 Wimbledon tek erkekler finali ne zaman | Wimbledon 2019 hangi kanalda

Bu sezon üçüncü Grand Slam tenis turnuvası Wimbledon devam ediyor. Peki, 2019 Wimbledon tek erkekler finali ne zaman? Wimbledon 2019 hangi kanalda ve saat kaçta? İşte merak ettiğiniz tüm detaylar...

Wimbledon 2019 hangi kanalda diye merakla takip ediliyor. Peki bu sezon üçüncü Grand Slam tenis turnuvası Wimbledon 2019 tek erkekler finali ne zaman? Tüm sorularınızın cevabını haberimizde bulabilirsiniz.

1877’den beri düzenlenen tenisin en prestijli ve en eski turnuvası Wimbledon, kortların en iyilerinin olduğu sezonun üçüncü grand slam tenis turnuvası olarak biliniyor. Peki, 2019 Wimbledon tek erkekler finali ne zaman, saat kaçta, hangi kanalda? İşte detaylar…

2019 WIMBLEDON TEK ERKEKLER FİNALİ NE ZAMAN?

Avustralya Açık, Fransa Açık (Roland Garros) ve ABD Açık ile tenis sezonunun en önemli dört turnuvasından biri olan Wimbledon, 1 Temmuz’da başladı. 133. kez organize edilen Wimbledon’da finaller 13- 14 Temmuz’da oynanacak.

İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen çim kort turnuvasını bu yıl da kariyerinin sonlarında olmasına rağmen zirvedeki yerini koruyan Roger Federer, Fransa Açık Tenis Turnuvası'nı kazanarak görkemli dönüş yapan Rafael Nadal, Sırp raket Novak Djokovic erkeklerde, Japon Naomi Osaka, ABD’li Serena Williams ve Ashleigh Barty de kadınlarda görkemli turnuvanın favorileri olarak mücadele ediyor.

WIMBLEDON 2019 HANGİ KANALDA

2019 Wimbledon'da toplam 38 milyon sterlin ödül dağıtılacak. 14 bin 979 seyirci kapasiteli merkez kortta tek kadınlar finali 13 Temmuz'da yapılacak.

14 Temmuz'da oynanacak tek erkekler finali ise DMAX’ta saat 16:00’da ekranlara gelecek. Hem kadınlar hem de erkekler finalinde kazananlara ise 2 milyon 350 bin sterlin para ödülü verilecek.

WIMBLEDON TENİS TURNUVASI HAKKINDA

En eski tenis turnuvası özelliğini taşıyan Wimbledon, ilk defa 9 Temmuz 1877 tarihinde yalnızca erkeklerden oluşan Britanyalı 22 tenisçinin katılımıyla düzenlendi. 23 Temmuz 1868'de kroket (krikete benzer bir açık hava oyunu) oynanması için kurulan, 1877'de ise "All England Lawn Tenis ve Kroket Kulübü" adını alan tesislerdeki ilk turnuvayı, Spencer Gore kazandı. 1884 yılında tek kadınlar ve çift erkekler kategorileri de turnuvaya eklenirken, çift kadınlar ve karışık çiftler ise 1913 yılında organizasyona dahil edildi.

Tenisin en prestijli organizasyonları arasında yer alan Wimbledon Turnuvası, kendine özgü kurallarıyla ayrı bir yere sahip. 1909'dan beri "koyu yeşil" ve "mor"un resmi renkler kabul edildiği turnuvada, yönetmelik gereği kortların arkasındaki fonun ''koyu yeşil'' olma zorunluluğu var. Yazılı olmasa da tenisçilerin "beyaz giyinme zorunluluğu", korta giriş ve çıkış protokolü gibi birtakım kurallar da bulunuyor. Kurallar, yalnızca 2012 Londra Olimpiyat Oyunları'nda uygulanmadı.

Wimbledon, çim kortta oynanan tek grand slam turnuvası olma özelliğini de taşıyor. Çim yüzeyde top, sert ve toprak korttan daha yüksek bir hıza kavuşuyor. Topların yerden fazla yükselmediği çim kort, sert servis kullanan ve güçlü vuruşları olan oyunculara avantaj sağlıyor.

İki hafta süren turnuvada, ortadaki pazar günü "Middle Sunday" olarak anılıyor ve o gün maç yapılmıyor. Maç sırasında yağmur yağması halinde merkez kort dışındaki sahaların üzeri brandayla kapanıyor ve karşılaşmalara yağmur molası veriliyor.

Wimbledon'da bir zaman makinesi

Björn Borg ile John McEnroe arasındaki 1980 Wimbledon Erkekler Finali, özel bir organizasyon kapsamında yeniden hayat bulacak.
5 Temmuz 1980 günü oynanan Wimbledon tek erkekler finali birçok otoriteye göre - 2008 Nadal-Federer finalinin ardından fikri değişenler olsa da - hâlâ tenis tarihinin gelmiş geçmiş en iyi maçı. Wimbledon’ı dört yıl üst üste kazanan Björn Borg ve bu turnuvada ilk kez finale çıkan John McEnroe tam 39 yıl önce Londra’da kozlarını paylaşmıştı.

Hem turnuvanın bir ve iki numaralı seribaşlarını karşı karşıya getirmesi hem de bu oyuncuların birbirine taban tabana zıt karakterler olması, karşılaşmaya dair beklentileri arttırıyordu. Borg buzdolabı misali sakinliğiyle bilinen bir geri çizgi oyuncusuyken, rakibi McEnroe yaramaz karakteri ve servis-vole oyunuyla dikkat çekiyordu. 3 saat 53 dakika süren bu epik finalin sonunda kupayı kaldıran isim İsveçli Borg olurken, dördüncü setteki 18-16’lık tie-break, tenis tarihinin unutulmazları arasında yerini alıyordu.

Björn Borg ile John McEnroe arasındaki 1980 Wimbledon Erkekler Finali, özel bir organizasyon kapsamında yeniden hayat bulacak.
5 Temmuz 1980 günü oynanan Wimbledon tek erkekler finali birçok otoriteye göre - 2008 Nadal-Federer finalinin ardından fikri değişenler olsa da - hâlâ tenis tarihinin gelmiş geçmiş en iyi maçı. Wimbledon’ı dört yıl üst üste kazanan Björn Borg ve bu turnuvada ilk kez finale çıkan John McEnroe tam 39 yıl önce Londra’da kozlarını paylaşmıştı.

Hem turnuvanın bir ve iki numaralı seribaşlarını karşı karşıya getirmesi hem de bu oyuncuların birbirine taban tabana zıt karakterler olması, karşılaşmaya dair beklentileri arttırıyordu. Borg buzdolabı misali sakinliğiyle bilinen bir geri çizgi oyuncusuyken, rakibi McEnroe yaramaz karakteri ve servis-vole oyunuyla dikkat çekiyordu. 3 saat 53 dakika süren bu epik finalin sonunda kupayı kaldıran isim İsveçli Borg olurken, dördüncü setteki 18-16’lık tie-break, tenis tarihinin unutulmazları arasında yerini alıyordu.

Üzerinden yıllar geçmesine rağmen unutulmayan bu maçın YouTube görüntülerinin altındaki yorumlardan da anlaşılacağı üzere bir zaman makinesine atlayıp o maça dönmek isteyenlerin sayısı bir hayli fazla. İşin ilginci ise bu hayallerinin kısa bir süre içinde gerçekleşecek olması!

İngiltere’de, spor tarihinin önemli anlarını tekrar yaşatmak için yola çıkan “Rematch” isimli organizasyon şirketi ilk icraat olarak 1980 Wimbledon tek erkekler finalini seçti. Seksenler ruhunu tüm yönleriyle geri getirmeyi planlayan şirket, üç gün sürecek bu organizasyon için aylar öncesinden seçmeleri başlattı ve döneme uygun saç kesimli aktör ve aktrisleri görevlendirdi. Organizasyona “Wimbledon Rematch 1980” ismini veren İngiliz şirket, etkinliği “70 dakika sürecek canlı bir görsel-işitsel şov deneyimi” olarak tanımlıyor. 28, 29, 30 Haziran tarihlerinde, Wembley Park Theatre’da gerçekleşecek olan etkinliğin bilet fiyatları 55 ila 250 pound arasında değişiyor.

Katılımcılara seksenli yılları tüm yönleriyle yeniden yaşatmayı vadeden firma bu konuda ne kadar başarılı olacak göreceğiz. Başarılı olurlarsa belki bir gün “Tanrı’nın Eli”ni de canlı izleyebiliriz, kim bilir?

Spor Haberleri