Dünya Kadına Yönelik şiddete Karşı Mücadele Günü olmasından dolauı internette araştırılmaya başlandı. Peki Dünya Kadına Yönelik şiddete Karşı Mücadele Günü nedir? Kadına Şiddetle Mücadele Günü mesajları, sözleri, şiirleri nelerdir? Tüm merak edilenler haberimizde...
DÜNYA KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE GÜNÜ NEDİR?
Kadına yönelik şiddet, ulusal ve uluslararası tüm gelişmelere rağmen, coğrafi sınır, ekonomik gelişmişlik ve öğretim düzeyine bakılmaksızın tüm dünyada ve kültürlerde yaygın olarak görülen evrensel bir sorundur.
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nün geçmişten günümüze uzanan kanlı bir tarihi var. İşte o olay:
25 Kasım 1960'ta Dominik Cumhuriyeti'nde diktatörlüğe karşı mücadele eden üç kız kardeş Patria, Minerva, Maria Mirabel'in cesetleri bir uçurumun dibinde bulundu. Mirabel kardeşlerin, tecavüz edilerek vahşice öldürüldüğü ortaya çıktı ve onlar diktatörlüğe karşı mücadelenin sembolü oldu. Bütün dünyada yankı bulan bu gelişmeler karşısında Birleşmiş Milletler 17 Aralık 1999'da, 25 Kasım'ın "Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele Günü" olarak benimsenmesine karar verildi.
Mirabel kardeşlerin öldürülmesinden sonra ertesi sabah gazetelerde bu ölümlerin bir kaza sonucu meydana geldiğini anlatan bir haber çıktı. Ama gerçek göründüğü gibi değildi. Mirabel kardeşler, ülkelerinde siyasal özgürlük için kararlılıkla mücadele ederek Latin Amerika'daki diktatör Rafael Leonidas Trujillo'ya meydan okudu .Bu yüzden diktatörlük tarafından zulme uğrayarak pek çok kez hapsedildiler ve en son olarak da 25 Kasım 1960 yılında arabalarından zorla indirilerek tecavüz ve işkenceyle katledildiler. Sonrasında, bu katliam kayıtlara "araba kazası" olarak geçti.
1981'de Dominik'te toplanan Latin Amerika Kadın kurultayında; 25 Kasım , "Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Ve Uluslararası Dayanışma Günü" olarak kabul edildi. Daha sonra 1985 yılında, BM tarafından "25 Kasım, kadına yönelik şiddetin yok edilmesi için uluslararası mücadele" günü ilan edildi.
Pedro Mir (Dominikli şair) tarafından "Amén de Mariposas" (Kelebeklerin Amini) adlı, üç kız kardeşin katlini kınadığı şiirinde kullanıldı. Aynı dönemde, Dominik Cumhuriyeti'nde ve Amerika'da en çok satan yazar olan Julia Alvarez, Mirabel kız kardeşlerin hayatını anlattığı romanını In the Time of The Butterflies (Kelebekler Zamanı) yayımladı. Ve bu kitap, Mirabel kız kardeşlerin kelebekler olarak tanınmasına neden oldu. 2000 yılı 25 Kasım'ında Mirabel Kardeşlerin cesetleri doğdukları köye kadın örgütleri tarafından taşındı.
ŞİDDETİN ÇEŞİTLERİ NELERDİR?
Psikolojik şiddet: Kadını küçük görerek onu herhangi bir işi yapamaz, beceriksiz biri olarak itham etme, kişiliğini ve fikirlerini önemsememe, bağırma, lakap takma, sürekli olarak eleştirme, emir yağdırma, surat asma, davranışlarını ve yaptıklarını sürekli kontrol etme, iş hayatında ve sosyal hayatta karşısına çıkan fırsatlara engel olma vb. pek çok davranış bu kategoriye girmektedir.
Cinsel şiddet: Cinselliğin kadına yönelik bir tehdit, yaptırım ve kontrol etme aracı olarak kullanılması şeklinde tanımlanmaktadır. Cinsel şiddet, kadının istemediği riskli ve utanç verici bir şekilde cinsel ilişkiye zorlanması durumudur. Bunun en başta gelen uygulaması tecavüzdür. Ayrıca başkalarıyla cinsel birlikteliğe zorlama, istemediği biriyle evlenmeye zorlama, çocuk yaşta evlendirilme, telefon, mektup, sosyal medya aracılığıyla cinsel içerikli davranışlara maruz kalma ve taciz, diğer yaygın cinsel şiddet örnekleridir.
Sözel şiddet: Onur kırıcı, tahkir edici, küfürlü veya kaba şekilde konuşma bu şiddet türünün örneklerindendir.
Ekonomik şiddet: Var olan maddi kaynakların, imkânların veya paranın kadın için bir tehdit veya yaptırım aracı olarak kullanılması durumudur.
Sosyal şiddet: Toplumsal baskı yoluyla birey olarak kadını zora sokmayı amaçlayan durumlardır. Bireyin kadın olduğu için ikinci sınıf görülmesi ve toplumsal rollerinin kısıtlanması, en yaygın sosyal şiddet türüdür.
Ayrıca savaş, terör, ekonomik ve dinî gerekçelerle yaşanan ve toplumun geneliyle birlikte katlandıkları şiddetin yanı sıra, kadınların sadece “kadın” olmaları sebebiyle uğradıkları zorluklar, kadına yönelik şiddetin diğer yansımalarıdır. Savaş veya krizlerde hiçbir rolleri olmadığı halde sırf erkek akrabalarına acı çektirmek için tutsak edilen kadınların maruz kaldığı şiddet, bu durumun en acı örneğidir.
ŞİDDETE UĞRAYAN KADINLARIN BİLANÇOSU
Sayıları yeterli olmamakla birlikte bu alanda yapılan ulusal ve uluslararası bazı çalışmalar, şiddetin aslında evrensel bir sorun olduğunu gözler önüne sermektedir. Zira dünyada kadına uygulanan şiddet; din, dil, ırk ayırt etmeksizin çok yaygın olarak karşılaşılan bir problemdir. Örneğin, Kuzey Hindistan’da yaşayan kadınların %17’sinin fiziksel, %22’sinin cinsel şiddete maruz kaldıkları saptanmıştır. Yine Doğu Londra’da kadınların %61’inin aile içi şiddet yaşadığı, %87’sinin cinsel saldırıya uğradıkları belirlenmiştir. Nikaragua’daki kadınların ise %52’si yaşamlarının bir bölümünde şiddete maruz kalmaktadır. Japonya’da da kadınların %67’sinin fiziksel şiddet deneyimleri bulunduğu bildirilmektedir. Washington’da yapılan bir araştırmada ise, kadınların %27’sinin eşleri tarafından uygulanan fiziksel şiddete maruz kaldıkları ve bu kadınların %24’ünün de uygulanan şiddet sonucu yaralandıkları belirtilmektedir.
Dünya çapında fiziksel şiddet gören kadınların tahmini oranının yaklaşık %25-50 olduğu rapor edilmiştir. Dünya Sağlık Örgütü’nün 2013 yılında yayımladığı rapora göre ise, dünyadaki kadınların %35’i şiddete maruz kalmaktadır. Raporda eşleri tarafından şiddete maruz kalan kadınların oranları kıtalara göre şu şekilde verilmektedir: Güneydoğu Asya %37,7; Afrika %36,3; Amerika %29,8; Avrupa %25,4.
Birleşmiş Milletler’in (BM) 2010 yılında hazırladığı Dünya Kadınları Raporu’na göre, Filipinlerde kadınların %15’i, Zambiya’da %59’u hayatlarında en az bir kere fiziksel şiddete uğramaktadır. Yine Filipinlerde kadınların %10’u, Zambiya’da %48’i birlikte yaşadıkları kişilerden fiziksel şiddet görmüştür. Raporda en düşük ve en yüksek cinsel şiddet verileri ise; Azerbaycan’da %4, Meksika’da %44 olarak verilmektedir. Yine Azerbaycan’da kadınların %3’ü, Meksika’da %11’i birlikte yaşadıkları kişilerden cinsel şiddet gördüklerini ifade etmiştir.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, dünyada her yıl 5.000 kadın “namus” adına işlenen cinayetlere kurban gitmektedir. Ülkemizde, “Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet” ile ilgili 2008 ve 2014 yılları arasında yapılan araştırma sonuçları ise şu şekildedir:
2014 araştırmasında ülke genelinde yaşamının herhangi bir döneminde eşi veya eski eşi tarafından fiziksel şiddete maruz kalan kadınların oranı %36’dır. Bu oran 2008 araştırmasında %39’dur.
Yaşamının herhangi bir döneminde duygusal şiddet yaşayan kadınların oranı %44’tür. Bu oranın 2014 ve 2008 araştırmalarında değişmediği gözlemlenmektedir.
2014 araştırmasında yaşamının herhangi bir döneminde cinsel şiddete maruz kalan kadınların oranının %12 olduğu tespit edilmiştir. Bu oran 2008 araştırmasında %15’tir.
2014 araştırmasında yaşamın herhangi bir döneminde fiziksel veya cinsel şiddetin birlikte yaşanma oranı %38’dir. Bu oran 2008 araştırmasında %42’dir.
2014 araştırmasında kentte fiziksel şiddet oranı %35 iken kırda %37,5’tir. Bu oran 2008 araştırmasında kentte %38, kırda %43’tür.
2014 araştırmasında yaşadıkları fiziksel şiddet sonucunda yaralanan kadınların oranı %26’dır. Bu oran 2008 araştırmasında %25’tir.
2014 araştırmasında en az bir kez fiziksel veya cinsel şiddete maruz kalmış kadınlardan eğitimi olmayanların oranı %43, lisans ve lisansüstü üzeri düzeyde eğitimli olanların oranı %21’dir. 2008 araştırmasında bu oran eğitimi olmayan kadınlar için %55,7’dir.
2014 araştırmasına göre kadınların yaşı arttıkça ve eğitim düzeyleri düştükçe cinsel şiddete uğrama riskleri artmaktadır. Ayrıca boşanmış/ayrı yaşayan kadınların cinsel şiddete maruz kalma oranları bu grup dışındakilere göre daha fazladır.
Türkiye’deki kadınların şiddete maruz kalma oranları Tayland (34), Brezilya (34), Tanzanya (33) gibi ülkelerin oranlarına yakındır. Bütün bu verilerin ortaya koyduğu üzere, kadına yönelik şiddet birçok ülkeyi ilgilendiren önemli bir sorundur.
Türkiye’de kadına uygulanan şiddet ve bu sorunla ilgili çözüm arayışları, bugüne kadar hem sivil hem de kamu kuruluşlarınca ele alınmıştır. Önemli bir problem olarak görülen bu durumun düzeltilmesi için yapıcı, ciddi yaklaşımlar sergilenmiştir. Ancak bütün çabalara rağmen çeşitli sebeplerden ötürü bu konudaki toplumsal bilinç fazla gelişmemiş ve kadına şiddet konusunun içi, doğru bilenen pek çok klişe yanlışla doldurulmuştur. Bu çalışma bu klişeleri tartışmak ve bilimsel verilerle doğru bilinen yanlışları düzeltmek amacıyla hazırlanmıştır.
DÜNYA KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE GÜNÜ MESAJLARI
"25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü vesilesiyle yapılacak etkinliklerin, bu sağlıksız gidişatı engellemesini, bilinç, sağduyu ve itidal oluşumuna katkı sunmasını gönülden diliyorum. Unutulmamalıdır ki, ailenin sağlık ve mutluluğu, toplumun huzur ve güveni ancak kadınlarımızın saygı, sevgi ve adalet görmesiyle mümkündür."
"Bu itibarla, “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü”nün, ülkemizde ve dünyada kadına yönelik şiddetin önlenmesine, kadın haklarının korunup geliştirilmesine ve sorunlara karşı duyarlı olmaya zemin teşkil etmesini temenni ediyorum."
"Kadınlarımız, bugün ve her gün daha güvenli bir dünyada insan onuruna yakışır, şiddetten uzak ve eşit bir hayat hak ediyor. Unutmayalım ki, “Kadına Yönelik Şiddet İnsanlığa İhanettir”. Kadınlarımızın yani geleceği şekillendiren insanların daha adil, huzurlu, güvenli ve barışçıl bir dünyada yaşayabilmesi ve takvimlerimizden 25 Kasım’ı çıkarabilme ümidiyle…”
" 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde yapılacak çalışmaların, kadınlarımızın sorunlarının çözülmesine yönelik adımlara vesile olacağına inanıyorum. Doğumdan ölüme kadar hayatın her anında varlıklarını hissettiğimiz, bizi biz yapan değerli kadınlarımıza herkesin gerekli sevgi ve saygıyı göstermelerini, tüm kadınlarımızın mutlu, sağlıklı ve sevgi dolu bir dünyada hiçbir şiddete maruz kalmadan yaşamalarını diliyor, kadınlarımız başta olmak üzere tüm Çataklılara sevgi ve saygılar sunuyorum."
"1999 yılında BM Genel Kurulu kararı ile, kadına yönelik şiddete karşı toplumda farkındalık yaratmak amacıyla ilan edilen ’25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ vesilesiyle tüm kadınlarımızın şiddetten uzak sağlıklı ve huzurlu bir ömür geçirmelerini dilerim."
" ‘25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nün dünyada ve ülkemizde kadına yönelik şiddetin önlenmesi, kadın haklarının korunması ve geliştirilmesine katkı sağlayacak çalışmalara ışık tutması temennisi ile tüm kadınlarımızın mutlu, sağlıklı ve sevgi dolu bir dünyada yaşamalarını diliyorum"
KADINA ŞİDDETE HAYIR
Evlattır bacıdır eştir bir adı
Kadınsız olmaz ki yaşamın tadı
Kadınlar anadır bizde evladı
Kadına şiddete hayır diyelim
Kadın yaratılmış sevilmek için
Onu sevmek varken bu şiddet niçin
Erkeklik böyleymiş bunları geçin
Kadına şiddete hayır diyelim
Bize emanettir Hakk’ın katında
Cennetler var onun ayak altında
Hakk bizi yarattı onun zatında
Kadına şiddete hayır diyelim
Yeter artık yeter dursun ölümler
Bitsin cinayetler bitsin zulümler
Daha yaşanmasın bu kara günler
Kadına şiddete hayır diyelim
Birbirini kadın erkek tamamlar
Yüreğe kin değil muhabbet damlar
Hasreti dağılır kederler gamlar
Kadına şiddete hayır diyelim
Garip Hasreti (Filat YAZICI)
Kadına Şiddet
Kadınlara şiddet yapan zihniyet
Olmaz mı hiç sizde şefkat merhamet
Bumudur erkeklik bu mu iyi niyet
Olmaz mı hiç sizde şefkat merhamet
Kadın cehalete kurban olmasın
Yeter artık bu ocaklar sönmesin
Yavrularda öksüz yetim kalmasın
Olmaz mı hiç sizde şefkat merhamet
O senden hep bekliyorken sevilme
Hak ediyor dersen her gün dövülme
Bırak adamım diyerek övünme
Olmaz mı hiç sizde şefkat merhamet
Dünyayı dolaşsan rast gelmez işin
O olmadan pişmez ocakta aşın
Hem anandır hem bacındır hem eşin
Olmaz mı hiç sizde şefkat merhamet
Artık dur deyelim kıymayın cana
Efendimiz deger vermiş kadına
Sözlerim kadına şiddet yapana
Olmaz mı hiç sizde şefkat merhamet
Allahdan korkanlar zulüm yapamaz
Vicdanı olanlar el kaldıramaz
Kadın incinirse güller açamaz
Olmaz mı hiç sizde şefkat merhamet
Bahtiyarım der ki bu nasıl düzen
Gösterilmez olmuş kadına özen
Allahtan emanet kuranda yazan
Olmaz mı hiç sizde şefkat merhamet
Reşit Bahtiyar
KADINA ŞİDDETE DUR!
Kendini başkasından üstün gören zihniyet
Bu cehalet son bulup şiddet durulsun artık
İnsan olan insana yapar mı hiç eziyet
Kadına kalkan eller kökten kırılsın artık
Asla affedilemez kadın çocukta taciz
Buna sebep olanın hakkına konsun haciz
Kadınlar hep baştacı hayat boyu muhtacız
Yüksek şura kurulsun hesap sorulsun artık
Dört kitapta yazılmış eşe anaya değer
Kırılan yüreklere şimşek çakar kor yağar
Bir damla gözyaşları hangi ummana sığar
Cennet gülleri onlar kıymet verilsin artık
Kıssasını uygula! yüce kutlu Kur’an’ın
Sonu müebbet hapis ana bacı vuranın
Mecliste yasalara engel olup duranın
Vekilliği son bulup defter dürülsün artık
Doğurganlık vasfını Rabbim onlara vermiş
Cenneti müjdeleyip ayak altına sermiş
Acımasız bir cani nasıl dövüp sövermiş
Acil çözüm bulunup dava görülsün artık
Meldem sende konuya birkez daha el attın
Kabuk tutmaz yaramı neşter vurup kanattın
Kıssadan hisselerle net şekilde anlattın
Kavga değil huzurla hayat sürülsün artık..
Meliha Demirtaş
Şiddetli Sevgisizlik
Gitmek mi daha ağır,
kalmak mı...
Milyon kişiden sonra,
gelir beni de bulur bu bin yıllık ikilem.
El insaf,
kim verebilmiş ki cevabı,
ben versem!
Böyle mi biter hep,
yıkılmak için mi kurulur her düzen?
Başlarken
iki şahit isterler,
iki şehit verilir
biterken...
Uğur Demircan