Adı ve cinsiyeti yanlış yazılan adam, bu hataları değiştirmek adına yıllarını verirken 5 ayrı isim kullanmak zorunda kaldı. Başkaları yerine hapis yattı, hiçbir yerde iş bulamadı. Hikayesini göz yaşları içinde anlattı...
Antalya’da yaşayan 53 yaşındaki Ersin Akbaş’ın ismiyle ilgili hatalar zinciri doğumu ile başladı. Doğduğunda Ergün ismiyle nüfusa kız olarak yazılan adamın kaydı çok geçmeden düzeltildi. Ancak yanlışlıklar okul hayatında da devam etti. İlkokul diplomasını Ersun ismiyle alan Akbaş, itiraz etti ancak ikinci kez aldığı diplomada ismi Ergin olarak yazıldı.
Antalya’da 53 yaşındaki Ersin Akbaş, yaşamı boyunca 5 farklı isimle okulda, askerlikte ve iş hayatında talihsizlik üstüne talihsizlik yaşadı.
İLK ASKERLİĞİNİ ERSİN, İKİNCİ ASKERLİĞİNİ ERSÜN İSMİYLE YAPTI
Ersin Akbaş, iddiasına göre iki kez de askerlik yaptı. Kendi adıyla 1986-1987 yılları arasında 18 aylık askerlik görevi yapan Akbaş, 1990 yılında Körfez kriziyle çıkan seferberlik sonrası ikinci kez askerliğe çağrıldı. Akbaş, ikinci askerliğini ise Ersün adıyla yaptı.
İŞ BULAMADI, BAŞKALARI YERİNE HAPİS YATTI
Talihsiz adam, 2008 yılında dava açarak gerçek ismine kavuştu. Ersin Akbaş, yeni kimliğine kavuşsa da şanssızlıklar peşini bırakmadı. “Benim çektiğim mağduriyeti Allah kimsenin başına vermesin” diyen Akbaş, 2011 yılında başkasının yerine hapis bile yattı. Ersin Akbaş’ın ismi sebebiyle yaşadığı sıkıntılar, sosyal güvenlik primi ödemelerinde ve iş bulma süreçlerinde de devam etti.
Ersin Akbaş, yeni kimliğine kavuşsa da şanssızlıklar peşini bırakmadı, 2011 yılında başkasının yerine hapis bile yattı.
’53 YILDIR SIKINTI ÇEKİYORUM’
Yaşadıkları yüzünden hayatının mahvolduğunu belirten Ersin Akbaş, bu durumdan dolayı üniversite okuyan kızıyla dahi sorun yaşadığını anlattı. Akbaş, “Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde okuyan, bir insanın çocuğu babasını 4 aydır arayıp sormuyorsa bir sorun var demektir. Kızım telefon açıp 100 lira istediğinde gönderemiyorum. Üzülüyorum. Çocuğun da psikolojisi çöktü. Diyor ki; ‘baba televizyonlara çıkma.' Kime hesap soracağım, kime ne diyeceğim. Bu şanssızlık ötesi bir şey. Bıçak kemiğe dayandı artık. Hayatım boyunca 53 yıldır sıkıntı geçiyorum” dedi.
‘KENDİME SAHİP ÇIKAMADIM’
Sokakta yürürken insanların kendisini farklı isimlerle çağırdığını ve böyle bir durumda kendisini çaresiz hissettiğini aktaran Akbaş, “5 tane isim var. Hangi birini anlatayım. Bu isimlerden bir tanesini bile ben istemedim. Her isim benim aslında ama bir tanesine sahip çıkamadım. Kendime sahip çıkamadım” ifadesini kullandı.
Devletin kendisine sahip çıkması gerektiğini söyleyen Akbaş, “Suçlu olanlardan hesap sorulması gerekiyor. Sokaktayken hangi isimle çağırırlarsa çağırsınlar bakıyorum. Ersun deseler de geliyorum, Ersin deseler de geliyorum. Gelmek zorundayım, başka şansım yok. Mecbur olduğum için kabul etmek zorundayım. Bıktım, yoruldum artık” diye konuştu.
Akbaş'ın avukatlığını üstlenen Bekir Alim ise müvekkili için ‘adam resmen perişan olmuş' dedi.
AVUKAT ALİM: ‘ADAM RESMEN PERİŞAN OLMUŞ’
Akbaş'ın avukatlığını üstlenen Bekir Alim ise konunun incelenmesi için Sosyal Sigortalar Kurumuna (SSK) başvuruda bulunduklarını söyledi. SSK ve nüfus müdürlüğü nezdinde 2 farklı süreç işleyeceğini belirten Alim, “Nüfus müdürlüğünde yapılan isim yanlışlıklarından dolayı müvekkilimin adeta hayatı karardı. Doğumunda Ergün isminde kız olarak kaydediliyor. Daha sonraki süreçte birçok isim yanlışlığı yapılıyor” ifadesini kullandı.
Gerek kimlik yenilemelerde, gerekse ehliyet alışlarda, evlenişinde, okul hayatında isminin sürekli yanlış yazıldığını belirten avukat Alim, “Bundan dolayı müvekkilim hayatında bir düzen oturtamamış. İş konusunda sıkıntılar yaşamış. Başvurumuzu yapacağız ve sonucu bekleyeceğiz. Gelen sonuca göre yasal süreci başlatacağız ve müvekkilimin mağduriyetinin giderilmesi için çalışacağız” dedi.
Müvekkili için ‘adam resmen perişan olmuş' diyen Alim, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hayatı boyunca çektiği sıkıntıları bana anlattı, insanın içi kararıyor açıkçası. Ersin bey yaptığı bütün başvurulardan sonuçsuz, eli boş olarak ayrıldı. Son yapacağımız başvurudan sonuç çıkmaz ise dava açmaktan başka şansımız kalmayacak”