Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, sosyal medya hesabında yazdığı yazılar ve köşe yazılarında aktardığı bilgilerle, okurlarına öncü olmaya devam ediyor. Fikirleri ve düşüncelerini aktardığı yazılarında bu defa değişikliğe giden Dilipak, acı kaybını okurlarıyla paylaştı. İmam Hatip talebesiyken ona yol gösteren hocasını kaybettiğini söyleyen Dilipak, "Senin bitti dünya sürgünün" ifadelerine yer verdi.
"SENİN BİTTİ DÜNYA SÜRGÜNÜN"
Dilipak, acısını duyurduğu yazısında "Hocamı kaybettim. İstanbul dışındaydım, bir gün sonra haberim oldu vefatından, Adana’dan Mehmet Mühür ağabey haber verdi.
Ben Konya İmam-Hatib’e gittiğimde Hulusi hocam aynı bahçe içindeki Yüksek İslam Enstitüsünde öğretim üyesi idi. Bir dönem din eğitimi genel müdürü oldu. Milletvekili oldu. Milli Nizam ve MSP döneminde bu davaya büyük katkıları olan biri.
Faruk Akkülah, Millet Partisi ile Cumhuriyetçi Köylü partisi birleşip MHP adını alınca, MHP’deki Osmanlıcı, Hilal’ci kesimi temsil eden önemli bir isimdi. O da Hasan Aksay’ın arkadaşı. Ben anne-babasız büyüdüğüm için 15’inden sonra, hep dayımın arkadaşlarına emanet edildim. Akkülah Adana İmam-Hatibte Mehter takımı kurdurmuştu da, boyum iyiydi ama, zayıf bir Osmanlı imajı olmamalı diye ben kadroya dahil edilmediğim için çok üzülmüştüm.
Hulusi Özkul’u ilk tanıdığımda çok sevmiştim. Dindar, cesur, arif ve latif bir kişiliğe sahipti.
İstanbul’da geçti ömrünün son günleri ama, özellikle bu pandemi günleri(!?)den birçok dostla doğru düzgün haberleşemedik. Hocam ile hiç olmazsa arada bir telefonla görüşüyorduk.
Bu kişiler özel kişilerdi. Mesaisi bitince evine giden tipler değildi. Seçtikleri öğrencilerle özel olarak ilgilenirler ve onların önlerini açarlar ve onları yarınlara hazırlarlardı. Onlara müfredatın ötesinde bir görev yüklerlerdi. Aslında bu davet, bu çağrı, herkese açıktı.
Hulusi Özkul’u o ilk günlerde, okulun açılışı için düzenlenen törende tanıdım.
Hâlâ kulaklarımda: “Sizler bir milletin diriliş ve uyanışı için, Allah yolunda serdengeçtiler olarak buraya geldiniz. Sizler bataklığa atılan taşlar gibisiniz. Bu millet sizin başlarınıza ayakları ile basarak bataklığın karşı tarafında geçecekler. Bu zor göreve, kardeşlerinizin ayaklarını başlarınızın üstünde görmeye nefsinizi hazırlamadı iseniz, burada durmayın.”
“Biz kardeşlerimizin ayaklarını başımızın üzerinde taşımak için bataklığa saplanan taşlardık”!
“Hadimunnas” idi.
Çünkü Allah’ın Resulü öyle buyurmuştu: “Hadimunnas, men yenfaunnas”. İnsanların en hayırlısı insanlara hizmet edendir.
Hocam, senin bitti dünya sürgünün. Oradaki dostların buradakilerden daha fazla. Allah’ın daveti gerçekleşti. Biz beklemedeyiz. " ifadelerine yer verdi.