MHP’nin TBMM’ye sunduğu af teklifine ilişkin ise AK Parti Hükümeti’nin hem ceza adaletini sağlamak hem de infaz sistemiyle ilgili ihtiyaç olması durumunda denetimli serbestlik ve benzer uygulamalarla ilgili düzenlemeler yaptığını hatırlatan Gül, “Elbette bu düzenlemeler hep bir zaruretten kaynaklanmıştır. Bu tekliften bağımsız olarak ihtiyaçlar ve zaruretler çerçevesinde toplumda hassasiyeti rencide etmeyecek ceza adaletini de sağlama anlamında çalışmalarımız var. Sayın Cumhurbaşkanımızın da talimatlarıyla uygulamacılarla, akademisyenlerle bir teknik çalışma yapıyoruz” dedi.
Vicdanlarda oluşturabileceği tepkilerden çekinen AKP yaklaşan seçim öncesi af yasasında tavrını hayırdan yana koyarken Meclis'e gelen af yasası onaylanmamış ve af defteri şuanlık kapanmıştı. Meclis'ten çıkan karar sonrası sessizliğini koruyan partiler af yasasını bekleyenlere müjdeyi ne zaman verecek?
Milliyetçi Hareket Partisi'nin hazırlayıp 24 Eylül tarihinde Meclis'e sunduğu ve şartlı ceza indirimi olarak tanımladığı af tasarısı hükümet tarafından kabul görmeyerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından da rafa kaldırıldı. Af yasası gündemdeki sıcaklığını korurken af yasası için uzlaşmanın olup olmayacağı merak ediliyor.
Af konusunda önce Bakanlar Kurulu'nda bir sunum yapılmış ve teklifin tablosu çıkarılmıştı. AK Parti Merkez Yürütme Kurulu'nda (MYK) Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün yaptığı sunumun ardından yapılan değerlendirmelerde de affın toplum vicdanında yaratabileceği rahatsızlıklar dikkate alınarak bir çalışmanın yapılabileceği üzerinde durulmuştu.
MHP Lideri Devlet Bahçeli 23 Ekim 2018 tarihinde yapılan MHP Grup toplantısında af konusu ile ilgili önemli açıklamalar yaptı ve ''Bizim için verilen sözler dönemsel değildir. İlkelerimiz, ülkülerimiz vardır. Dik başlıyız, tok başlıyız, bozkurt duruşluyuz. yalan nedir bilmeyiz. Gerçekleştirilmeyi bekleyen hayallerimiz, tutulmayı bekleyen vaatlerimiz, kucaklanmayı bekleyen geleceğimiz vardır. Vuslat şafağı bir gün sökecektir. Verdiğimiz bir sözü unutmayız, unutamayız. Ne söylediysek arkasında dururuz. Tutarlıyız, temkinliyiz. Başımızı öne eğecek, yüzümüzü kara çıkartacak hiçbir ilişki ağının içinde olmadık.'' dedi.
MHP Lideri Devlet Bahçeli, açıklamasının devamında ''Töre varsa devlet vardır. Töre yani adalet devletin gücü demektir. Ne söylemişsek töreye uygundur. Adaletin ruhuyla örtüşmektedir. 24 Eylül Pazartesi günü TBMM'ye sunduğumuz kanun teklifi bir af değildir. Toplam 7 maddeden oluşmaktadır. Maksat ve muradımız halishanedir. Kanun teklifimizin 3. maddesinde hangi suçları istisna tuttuğumuz açıktır. Teklifimizin arkasındayız. Gevşeme yok, vazgeçme yok, geri dönüş yok. Kanayan, kangrene dönmesi an meselesi olan bir meseleye parmak bastık. Teklifimizi cezaevleri boşalsın diye vermedik. Kader mahkumlarının elinden tutulmasını bekliyor, Gazi Meclis'e güveniyoruz.
Bizim cezaevlerini boşaltmak için böyle bir teklif yaptığımızı söyleyenler ya ne dediğimizi anlamıyor ya da safa yatıyorlar. 2006'da doğru olan 2018'de niye yanlış olsun? 'Cezaevlerini boşaltmak istiyorlar' demek, teklifimizi sulandırmak haksızlıktır, günahımıza girmektir. Yaptığımız vicdanımızın sesini dinlemektir. Cezaevlerinden uyuşturucu suçundan toplam 50 bin 386 kişi bulunmaktadır. Bizim teklifimizi uyuşturucu eksenine endekslemek insafsızlıktır. Pişmanlık göstermeyelim mi? İstisnalar hariç cezaevlerinde bulunanlar insan değil midir? Onların topluma karışma hakkı yok mu? Hepsini vagonlara doldurup sürgüne mi yollayalım? Bunları topluma kazandırmak için siyaset sorumluluk almasın mı? Sokak araları uyuşturucu kullanan çocuklarla doludur. Uyuşturucuyla MHP'yi yan yana getirmek cehalet değilse, cinayettir. Bunları geçtik de uyuşturucu baronlarını konuşan yoktur. Bu işten servet kazanan şerefsizlerin üzerine giden yoktur. Ne isteniyor garibanlardan? Gün yüzüne çıkmak onların hakkı değil mi? Baronların yakasından tutalım, siyasetten iş dünyasına kadar uyuşturucu tacirlerine dünyayı dar edelim. Buna destek vermeyen bin defa lanet olsun.'' dedi.
AK Parti Grup Toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ''AK Parti ve MHP iki ayrı partidir. Anlaştığımız hususlarda birlikte hareket ederken ayrıştığımız konularda kendi yolumuzu takip ederiz. MHP ile af, Danıştay, erken emeklilik gibi kimi hususlarda farklı düşündüğümüz görülüyor. Biz ittifaka verdiğimiz önem sebebiyle değerlendirlerimizi yapıcı bir dille ifade etmeye çalıştı.
Bizim siyaset tarzımızda da böyle bir uslüp yoktur. Af meselesi gündeme geldiğinde arkadaşlarıma talimat verdim. Böyle bir düzenlemenin milletin vicdanını rahatsız edeceğini gösterdi. Teklife sıcak bakmadığımızı anlatmaya çalıştık. Temel ilke devlet kendisine karşı işlenen suçları af yetkisine sahip olabilir ama kişiye karşı işlenen suçları af yetkisine sahip değildir.
Bir defa şunu çok iyi anlamamız gerekiyor. Eğer adalet mülkün esasıysa o zaman biz bu mülkü ayakta tutmak için adil savranmaya mecburuz. Kalkıpta uyuşturucu baronlarıyla torbacılık yapanları bir araya getirmek ayrı ayrı değerlendirmek bunu anlamak mümkün değil. Biz baronlarla da torbacılarla da içenlerle de mücadele ediyoruz. Hiçbir dönemde uyuşturucuyla mücadelede bizim iktidarımız döneminde olduğu kadar yoğun bir mücadele verilmemiştir. Şu anda 50 binin üzerinde uyuşturucu mahkumu var. Allah aşkına bunlara kader mahkumu diyebilir miyiz? Efendim neymiş aldatılmış. Ne demek aldatılmış. 6-7-8 yaşındaki çocuk mu? Bunlara mı kader mahkumu diyeceğiz. Katillere mi kader mahkumu diyeceğiz. Hırsızlık, bunları yapanlara mı diyeceğiz. Cezaevinden çıkarıyorsunuz daha fazla hırsızlık yapmaya devam ediyor. Biz devlete karşı işlenmiş suçlarda ne yapılması gerekiyorsa yaparız. Biz devlet olarak bir katili affettiğimiz zaman maktulün ailesini bunu nasıl anlatacağız? Aynı şekilde emeklilikte yaşa takılanlar diye ifade edilen meselede ülkemizin kaldıramayacağı bir yükün fotoğrafı çıktı. Bunun kararını Meclis verecektir. Bizim kimseyi ne kurum ne de isim olarak hedef almamız söz konusun değildir. Sosyal medyadaki açıklamaların yanlış anlamadan kaynaklandığını düşünüyor ve üzülüyorum. Devlete karşı suçlarda yapılabilecek olanları yerine getirmeye gayret ederiz.'' dedi.
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, ''Bizim yapmış olduğumuz çalışma ceza adaletini sağlamak adına, alınan kararlar uygulamalar ne yöndedir? İdeal adalet, ceza adaleti üzerine çalışıyoruz. Hırsızlık yapıp ne de olsa çıkacağım diyorsa ve çıkıyorsa da, buna benzer... Çalışmalar tamamlanınca açıklama yapmak doğru olur. Toplumun hassasiyetlerine göre düzenlemeler yapılacaktır.
Cezaların artırılması Meclis'in takdirinde. Yaklaşım itibariyle, uyuşturucu meselesinde baronlar torbacılar ortak çalışıyor. Bu konuda temel yaklaşım ceza hukukunda müeyyide artırıldı. Nasıl doğru olacaksa değerlendirilecektir. Teknik çalışmayı, analizi yapacağız. Millet adına karar verecek olan Meclis'tir. İnfaz sistemiyle ilgili tüm çalışmaları AK Parti yapar. Tüm siyasi partilerle ortak konsensüste bu yürürlüğe konulabilir.'' dedi.