Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Genel Başkanı ve Aile Hekimi Dr. Gürsel Özer,aile sağlığı merkezlerinde alınacak olan koronavirüs tedbirlerine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Dr. Gürsel Özer, koronavirüs salgını açısından bugünlerde normalleşmenin konuşulduğunu ancak yoğun bakımda yatan hastalar bitmeden Aile Hekimliklerinin eski normale asla dönemeyeceğini söyleyerek “Bir müddet daha bu şekilde devam etmek zorundayız. Aile Sağlığı Merkezlerimizde salgın döneminde başlattığımız katı önlemleri uygulamaya devam edeceğiz. Artık hasta kabullerine başlandı ama kayıtlı tüm hastalarımızın iyiliği için yığılma olmaması açısından artık randevusuz hastalar kabul edilmeyecek; bekleme salonlarındaki o kalabalık ortamlara izin verilmeyecek. Bizler aile sağlığı merkezlerimize bir triyaj sistemi başlattık. Kapıda bir hemşire arkadaşımız her gelen hastanın ateşini ölçüyor. Şikayetini soruyor ve ona göre hekimine yönlendiriyor. Ateşi olan ya da enfeksiyon şüphesi taşıyan hastalarımız kesinlikle diğerleriyle temas ettirilmeden ayrı bir odada muayene edilecekler ve oralar da sürekli dezenfekte edilecek” dedi.
"HEKİMİN BİR HASTASI İLE İŞİ BİTMEDEN BAŞKA BİRİ ALINMAYACAK"
Sosyal mesafe kuralının artık sürekli hale gelmesi gerektiğini anlatan Dr. Özer, bunun için de her aile sağlığı merkezinde işaretlemeler yapıldığını, hastaların hem başvuru masası hem de muayene gerekmiyorsa sadece ilaç yazdırmaya geldiyse, hekimle görüşmesi sırasında en az bir metre mesafeden görüşme yapabileceği şekilde düzenlendiğini söyledi. Dr. Özer, “Hekimin bir hastası ile işi bitmeden kesinlikle içeri başka biri alınmayacak. Bu şekilde zaten sosyal mesafe de kendiliğinden oluşacak” dedi.
TEMİZLİK VE STERİLİZASYON SIK SIK YAPILIYOR
Aile Sağlığı Merkezlerinde artık temizlik ve sterilizasyon işlemlerinin de sık ve titizlikle yapıldığını anlatan Dr. Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Burası her iki saatte bir, bizim kendi elemanlarımız tarafından temizleniyor. Kapı kolları, çok temas edilen tüm yüzeyler, çamaşır suyu ya da alkol içeren dezenfektanlarla siliniyor. Zemin temizliği de hem belediye ekiplerince, hem bizim elemanlarımız tarafından düzenli olarak yapılıyor. Belediye, üç günde bir geliyor. Ama her gün sabah ve akşam, bizim kendi elemanlarımız da yerleri çamaşır suyu ile siliyor. Hastalar bu dönemde pe kçok yeni şey öğrendi aslında. Onların da bu kurallara uyma isteği bizim işimizi çok kolaylaştırdı. Bizim onlara 'hayır' dediğimiz şeylerin aslında onların iyiliği için olduğunu anladılar.”
BEBEKLERİN AŞILARI NASIL YAPILACAK?
Bebeklik çağı aşılarının aksatılmaması gerektiğinin altını çizen Dr. Gürsel Özer, rutin aşıların Kovid’den korunmak kadar önemli olduğunu vurgulayarak ailelerin endişe etmemesi gerektiğini, aşılama sırasında da bebekler için tüm önlemlerin düşünüldüğünü söyledi. Dr. Özer, şu bilgileri verdi:
“Aşı konusunda herhangi bir aksama yaşamamak için kesinlikle randevulu çalışıyoruz. İçeriye tek bebek alınıyor. İlgili hemşire tarafından aşısı yapılıyor ve her bebek çıkışında oda, hemşirenin bizzat kendisi tarafından sterilize ediliyor. İlk dönemde aileler çok çekindiği için aşı randevularını erteleme eğilimi gösteriyorlardı. Ancak bu önlemler anlatıldı ve gelip görenler de birbirlerine anlattı. Bu açıdan aşılamada çok büyük aksaklık yaşamadan bu dönemi atlattık.”
"YAZIN BÜYÜK PROBLEMLER OLABİLİR"
Geçtiğimiz hafta 65 yaş üzeri vatandaşlarımız için başlayan tek yönlü seyahat izni uygulamasıyla beraber özellikle taşra ve yazlık beldelerdeki aile hekimlikleri açısından ek önlemler alınması gerektiğini anlatan Dr. Gürsel Özer, şu uyarılarda bulunarak sözlerini noktaladı:
“Bu hastalarımıza tek taraflı en az 1 ay olmak üzere seyahat serbestisi geldi. Kovid -19 süreci ile birlikte memleketlere ve yazlıklara göçler de başladı bu şekilde. Özellikle bu yolcu hareketliliğinin olduğu dönemde daha etkili önlemler geliştirmek zorundayız. Bu insanlar yaz başı gidiyor, kışa kadar oralarda kalıyor. Ama bu sene eskisinden farklı olarak böyle bir ciddi salgın dönemi geçirdik. Büyükşehirler aslında belki biraz rahatlayacak bu anlamda ama Anadolu ve özellikle yazlık bölgelerdeki birikim, sıkıntı yaratabilir. Oradaki hekim arkadaşlar zorlanabilir. İkinci dalga diyoruz, diyelim ki yazın oldu. o zaman daha büyük problemler çıkabilir. Şöyle bir örnek vereyim, Kaş ve Kalkan’da 3’er tane aile hekimi var. Ortalama 3 bin 500 hasta kayıtlı her birinde. Yani 10 bin civarı kişiye bakıyorlar. İkisinde toplam 22 bin kişi. Bölgeden aldığımız teyit edilmiş rakamlara göre yaz döneminde nüfus en az iki katına çıkıyor. Yani 40-50 bin kişi oradaki toplam 6 aile hekimine gidecek demektir bu. Neticede sağlık hizmeti alacaklar ve 5-6 ay oralarda kalıyorlar. O bölgelerdeki planlamaların bu yıl çok çok iyi yapılması lazım. Bununla ilgili çözüm önerimiz de aslında İl Sağlık Müdürlüklerinin Toplum Sağlığı Merkezleri bünyesinde, ek olarak misafir polikliniklerinin açılması. Bu, mevzuata da uygun, kolaylıkla yapılabilir.”