"Gönülden Gönüle Buluşmaları" kapsamında Beykoz Kavacık'ta yaşayan Giresunlularla bir araya gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, "Yeni Zelanda saldırısının hedefi Türkiye'dir. Olayın arkasında kim olduğunu, kime mesaj vermek istediklerini biliyoruz. Boşuna uğraşmasınlar, burayı, bu duvarı, bu iradeyi geçemezler" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Nurettin Canikli, "Gönülden Gönüle Buluşmaları" kapsamında düzenlenen programda Beykoz'da yaşayan Giresunlu vatandaşlarla buluştu. Kavacık'ta bir salonda düzenlenen programa, Canikli'nin yanı sıra, AK Parti Beykoz Belediye Başkan Adayı Murat Aydın, İlçe Başkanı Hanefi Dilmaç, MHP Beykoz İlçe Başkanı Oğuzhan Karaman, Kadın Kolları Başkanı Gaye Zayif ve yaklaşık bin civarında Giresunlu vatandaş katıldı. Giresunluların yoğun ilgi gösterdiği programda Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, geçtiğimiz Cuma günü Yeni Zelanda'da yaşanan terör saldırısına ilişkin sert mesajlar verdi.
"Yeni Zelanda saldırısının hedefi Türkiye'dir"
Yeni Zelanda'da yaşanan ve 50 kişinin Cuma namazı için gittikleri camide şehit edildiği terör saldırısı hakkında konuşan Nurettin Canikli, "Yeni Zelanda'da gerçekleşen saldırının hedefi Türkiye'dir. O terörist bunu açıkça söyledi, yazdı. O saldırı da münferit değil, bir meczubun bir katilin tek başına yaptığı bir saldırı değildir. Bunu iyi okumak lazım. Olayın arkasında kim olduğunu, kime mesaj vermek istediklerini biliyoruz. Boşuna uğraşmasınlar, burayı bu duvarı, bu iradeyi geçemezler. Sizden Allah razı olsun, bugüne kadar elinizden geleni yaptınız, destek verdiniz. Biz de bunu milletimizin refahını artırmak için her alanda hizmete dönüştürdük" ifadelerini kullandı.
"Geçen yıl dünyaya 2 milyar dolarlık teknoloji ürünü satışı gerçekleştirdik"
Türkiye'nin, geliştirdiği teknolojilerle birçok ülkeye ihracat yapan bir ülke konumuna geldiğini söyleyen Canikli, "Eğer 2002 yılındaki silah sanayisine sahip olsak, bugün sadece o dönemdeki imkanlar olsaydı, çok net söylüyorum, Türkiye toprak bütünlüğünü koruyamazdı. Çünkü Türkiye o dönemde hemen hemen hiçbir işe yarayan silah üretmiyordu. 1974'te Kıbrıs Harekatı'nı gerçekleştirdik. Orada Türkler katlediliyordu. Biz de uluslararası hukukun verdiği yetkiyi kullanarak Kıbrıs'a çıkartma yaptık. Sonra Amerika bize Kıbrıs'a yaptığımız çıkartmadan ötürü silah ambargosu uyguladı. Hemen hemen her şeyi dışarıdan alıyorduk. O dönemde uçaklarımız havalanamadı, tanklarımız yürümedi, gemilerimiz hareket edemedi. Çünkü bütün yedek parçalar oradan geliyordu. Bu yüzden son 16 yılda inanılmaz bir gelişme kaydettik. Daha önce biz, silah vs. almak için onların kapılarında yatardık, şimdi bizim kapılarımızda yatılıyor. Geçen yıl dünyaya 2 milyar dolarlık satış gerçekleştirdik. Bunların tamamı teknoloji içeren ürünlerdi. Ben Milli Savunma Bakanı iken bir ülkenin devlet başkanı benimle görüşmek istedi. Ben de oraya gittim ve ülkenin devlet başkanıyla 1 saat 15 dakika konuştuk. O konuşmanın 45 dakikası, devlet başkanının Türkiye Cumhuriyetinin Milli Savunma Bakanı olarak benden, Türk Milletinden, silahlı İHA satın almayı rica etmesiyle geçti ve nihayetinde sattık. Dünyanın en gelişmiş sistemlerinden bir tanesi, hatta en gelişmişi diyebilirim. Herkes satın almak istiyor. İşte bunlardan dolayı birileri rahatsız oldu, onları daha çok rahatsız edeceğiz. Hepimizin gurur duyacağı ürünler şu anda inşa ediliyor" şeklinde konuştu.
"Beykoz, Türkiye'nin en çok değer kazanan yeri olacak"
AK Parti Beykoz Belediye Başkan Adayı Murat Aydın ise, Beykoz'da gerçekleştirmeyi planladıkları projelerden bahsederek, Beykoz'un ilerleyen yıllarda çok ciddi gelişme kaydedeceğini dile getirdi. Beykoz'da gerçekleşecek yatırımlarla Beykoz'un ticari, ekonomik ve eğitim anlamında ciddi ilerleme kaydedeceğini söyleyen Murat Aydın, "Sizler yetki verdiğiniz takdirde Beykoz ile, Beykoz'un geleceği ile ilgili düşüncelerimi, Beykoz'un nereye gideceğiyle ilgili planlamalarımızı, sizlerle paylaşmak isterim. Allah nasip eder de Türkiye'de ve dünyada önümüzdeki yıllarda koşullar normal devam ederse Beykoz aklınızın alamayacağı kadar değerlenecek. Burada ticaretin, ekonominin, zenginliğin geliştirilmesi, eğitimin kalitesinin artırılması, buranın sporun merkezi haline getirilmesine yönelik olarak yapılacak olan çalışmalarla Beykoz Türkiye'nin en çok değer kazanan yeri olacak. Ben bu cümlenin aynısını yirmi yıl önce Zeytinburnu için de söylemiştim. O dönemde bunu söylerken Zeytinburnu Türkiye'nin en borçlu ilçe belediyesiydi, dairelerin en ucuz olduğu yerdi. Bugün Zeytinburnu, Beykoz'un tam dört buçuk katı geliri olan bir yerdir. Orada merkezi yönetimin, Büyükşehir Belediyesinin, ilçe belediyesinin yapmış olduğu çalışmalarla bugün Zeytinburnu belediye olarak, Beykoz'un tam dört buçuk katı daha zengin hale geldi. Bu anlamda Beykoz'un potansiyeli çok daha fazladır" dedi.