AK PArti sözcüsü Ömer Çelik düzenlediği toplantıda gündeme dair açıklamalarda bulundu. Çelik geçtiğimiz ay cinayete kurban giden Cemal Kaşıkçı cinayeti hakkında "Kaşıkçı cinayeti üst düzey bir yönetici emir vermeden gerçekleştirilemez, bu emri kim verdi" şeklinde açıklamalarda bulundu.
İŞ ÖMER ÇELİK'İN KONUŞMALARINDAN SATIR BAŞLARI:
Tartışmaları ayrıntılı bir şekilde izlediklerini belirten Çelik, "Diyanet İşleri Başkanlığı saygın bir kurumdur. Biz de Diyanet İşleri Başkanı olarak ifade ediyoruz. Bu tartışmayı ayrıntılı bir şekilde izledik. Bir ilim adamı ve bir yönetici olarak FETÖ'ye, PKK'ya karşı son derece gayretli bir ilim adamı olarak değerlendirilmektedir. Cumhurbaşkanımız tarafından takdir edilmektedir. Bu ziyaret insani bir ziyarettir. Her insani ziyaretten ideolojik ve siyasi bir sonuç çıkarmanın sonu olmaz. Diyanet İşleri Başkanımızın kıyafeti bellidir. Hasta ziyaretinin ideolojisi ve siyaseti olmaz" dedi.
"TAKDİR EDİLEN BİR İLİM ADAMIDIR"
Konunun Atatürk tartışmasına dönüşmesinin yanlış olduğuna dikkat çeken Çelik, şöyle devam etti: "Diyanet İşleri Başkanımız takdir edilen bir ilim adamıdır, çağrılara cevabımız bu şekildedir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ortak değerimizdir. Cumhuriyetimizin kurucusu olarak saygı görmeye devam edecektir. Atatürk tartışmasına dönüşmesi yanlış."
BAHÇELİ: ERDEMLİ DAVRANMASI GEREKİYOR
MHP Lideri Devlet Bahçeli, parti grubunda yaptığı konuşmada Diyanet İşleri Başkanı'nı sert sözlerle eleştirmişti: "Mustafa Kemal'e saldıran şahsı 10 Kasım'ın arefesinde ziyaret etmek nasıl bir aklın mahsulüdür. '10 Kasım saat 9'u 5 geçe kenefe gidin' diyen, Yunan galibiyetine özlem çeken bir çukur şahsiyete geçmiş olsun demek, bunu da milletimize kafa tutar gibi ulu orta yapmak, fesli münafığı manen onaylamak, yanında olmak, arka çıkmak değil midir? Ne istiyorsunuz cumhuriyetten, Atatürk' düşmalarına zırh olmaktaki gayeniz nedir? Diyanet İşleri Başkanı'nın görevi, Türkiye Cumhuriyeti'ne söven, kurucu değerlere ihanet eden, kurucu şahsiyetlere galiz ifadelerle yüklenen vatansızları aklama, anma ve alkışlama değildir. Aksi tavır ayıptır, günahtır; buna hoşgörü olmayacaktır. Tartışmaların göbeğindeki Diyanet İşleri Başkanı'nın kendi durumunu gözden geçirip erdemli davranması ve gereğini derhal yapması, samimi tavsiyem ve temennimdir."
AKŞENER, ERDOĞAN'A SESLENMİŞTİ
İYİ Parti Lideri Meral Akşener de Cumhurbaşkanı Erdoğan'a çağrıda bulunarak şu ifadeleri kullanmıştı: "Atatürk'e hakaret eden bir adama gidecek başka bir gün yok muydu? Oraya o adamın bağlı bulunduğu dış merkezlere mesaj vermek için mi gittin? Sayın Cumhurbaşkanı size sesleniyorum tarihi feslilerden öğreniyorsunuz bu bizi kahrediyor. Türk devletinin cumhurbaşkanı bir meczuptan tarih öğrenemez. Kurtuşul savaşı için keşke Yunan kazansaydı diyen adamdan tarih öğrenemez. Tarihi 'Keşke Yunan kazansaydı' diyenden değil gel bizden öğren. O adamı danışmanlığınızdan, Diyanet İşleri Başkanı'nı da görevden alın."
KILIÇDAROĞLU: O KOLTUĞU DERHAL TERK ET
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu da Ali Erbaş'a istifa çağrısında bulunmuştu: "Diyanet İşleri Başkanı "Keşke Yunan galip gelseydi" diyen kişinin önüne gidip diz çöküyor. Ben bunu kabul etmiyorum. Resmi kıyafetle gidiyorsun, o koltuğu derhal terk et."