AK Parti Grup Başkanvekili Muş, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündeme yönelik açıklamalarda bulundu. Muş, tarım ve ormancılıkla ilgili 34 maddeden oluşan kanun teklifi hazırladıklarını belirtti.
Teklifle, İspirto ve İspirtolu İçkiler İnhisarı Kanunu'nda değişikliğe gidiliyor.
Buna göre, alkollü içkileri, otomatik satış makineleriyle satan, oyun makineleri veya farklı yöntemlerle oyun ve bahse konu edenler ile basın ve yayın yoluyla tüketicilere satan ve postayla satışını yapanlara 20 bin liradan 100 bin liraya kadar idari para cezası verilecek.
Saat 22.00 ila 06.00 arasında alkollü içki satışı yasağına aykırı hareket edenlere 65 bin liradan 320 bin liraya kadar idari para cezası uygulanacak.
Alkollü içkileri, 18 yaşını doldurmamış kişilere satan veya sunanlar ile 22.00 ila 06.00 saatleri arasında perakende olarak satanların, bu fiilin işlenmesinden sonraki 5 yıl içinde üçüncü defa söz konusu yasağı ihlal etmeleri halinde, Tarım ve Orman Bakanlığınca tüm perakende alkollü içki ve açık alkollü içki satış belgeleri iptal edilecek. Bu kişilere, 2 yıl süreyle söz konusu belgenin yenisi verilemeyecek.
Sulama kooperatifleriyle ilgili iş ve işlemlerde Tarım ve Orman Bakanlığı yetkili olacak.
ORMAN KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK
Düzenlemeyle, "özel orman" sayılan sahipli arazilerde, ekim ve dikim yoluyla ağaçlandırmanın teşvik edilmesi hedeflenerek Orman Kanunu'nda değişikliğe gidiliyor.
Buna göre, "orman sınırları dışında olup, yüzölçümü üç hektarı aşmayan sahipli arazilerde tabii olarak yetişen her nevi ağaç ve ağaççıklarla örtülü yerler" ile "orman sınırları dışında olup, alan büyüklüğüne bakılmaksızın sahipli arazilerde, ekim ve dikim yolu ile yetiştirilen her nevi ağaç ve ağaççıklarla örtülü yerlerin" orman sayılmaması öngörülüyor.
Teklifle, devlet ormanlarındaki bozuk orman alanlarında orman bitkisi fidanlıkları kurulmasına, mantar ve tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliğine, orman alanlarından üretilen odun dışı ürünlerin mamul ya da yarı mamul olarak işlenmesi amacıyla tesis kurulmasına bedeli alınarak 29 yıla kadar izin verilebilecek. Ancak saha tesliminden itibaren 2 yıl içinde tesislerin işletmeye alınmaması halinde izin iptal edilecek.
Orman sınırları içerisinde söz konusu faaliyetleri izinsiz yapanlar veya tesis kuranlar, 6 aydan 2 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılacak.
Özel orman kapsamındaki yerlerde bulunan ağaçlar izinsiz kesilemeyecek. İzinsiz kesilen ağaçların dikili kabuklu gövde hacminin 5 metreküpe kadar olması halinde 500 lira, bu miktarı aşan her bir metreküpü için ilave 100 lira idari para cezası verilecek.
Orman Kanunu'na, Savunma Sanayii Başkanlığınca yapılacak savunma amaçlı tesislerle bunların müştemilatlarına bedelsiz olarak izin verilmesi de ekleniyor.
BAKANLIK ŞEKER PİYASASINI DENETLEYECEK
Düzenlemeyle, Tarım ve Orman Bakanlığına şeker piyasasındaki mal veya hizmet üreten, pazarlayan, satan gerçek ve tüzel kişilere yönelik de inceleme, araştırma yetkisi veriliyor.
Bakanlık, inceleme, araştırma ve denetim görevi kapsamında, her türlü defter, evrak ve belgeleri inceleyebilecek ve suretlerini alabilecek; yazılı veya sözlü açıklama isteyebilecek; Şeker Kanunu kapsamına giren her türlü mala ilişkin mahallinde inceleme yapabilecek ve tüm teknolojik imkanlardan yararlanabilecek.
Bakanlığın inceleme, araştırma ve denetim görevi sırasında; istenen bilgilerin yanlış, eksik veya yanıltıcı olarak verildiğinin saptanması veya hiç bilgi verilmemesi ya da yerinde inceleme ve denetim imkanının sağlanmaması hallerinde şirketlere, cari pazarlama yılı için tahsis edilen A kotası miktarının cari pazarlama yılı başındaki A kotası satış fiyatı ülke ortalaması üzerinden hesaplanacak tutarının yüzde 3'üne kadar idari para cezası uygulanacak.
Kota tahsis edilmemiş olan şirketler ile Kanun kapsamındaki ürünlerin ticaretini yapan veya bunları işleyen gerçek ve tüzel kişilere ise ilgili pazarlama yılında en az kota tahsis edilmiş olan şirketin A kotası miktarının cari pazarlama yılı başındaki A kotası satış fiyatı ülke ortalaması üzerinden hesaplanacak tutarının yüzde 3'üne kadar idari para cezası verilecek.
Bakanlık, idari para cezasını verirken, kusurun ağırlığı, ceza uygulanan gerçek ve tüzel kişilerin sektördeki hakim durumu ve muhtemel zararın ağırlığını dikkate alacak.
Teklifle ayrıca Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkol Piyasasının Düzenlenmesine Dair Kanun'da değişikliğe gidilerek, makaron, yaprak sigara kağıdı, sigara filtresi ve alkol üretim ve satışının Tarım ve Orman Bakanlığının denetiminde gerçekleştirilmesi amaçlanıyor.
Tütün mamulü üreticilerinin bir takvim yılı içinde yurt içi piyasaya arz amacıyla ürettikleri ve ithal ettikleri sigara, nargilelik tütün mamulü, sarmalık kıyılmış tütün mamulü ve pipoluk tütün mamulü kategorilerinde kullandıkları toplam tütünün, kategori bazında en az yüzde 30'unun Türkiye'de üretilen tütün olması zorunlu olacak.
SİGARA ÜRETİCİLERİ TÜTÜNÜN YÜZDE 30'UNU TÜRKİYE'DE ÜRETECEK
Meclis Başkanlığına sunulan Gıda, Tarım ve Orman Alanında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ile Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkol Piyasasının Düzenlenmesine Dair Kanun'da değişiklik yapılıyor.
Buna göre, tütün mamulü üreticilerinin bir takvim yılı içinde yurt içi piyasaya arz amacıyla ürettikleri ve ithal ettikleri sigara, nargilelik tütün mamulü, sarmalık kıyılmış tütün mamulü ve pipoluk tütün mamulü kategorilerinde kullandıkları toplam tütünün, kategori bazında en az yüzde 30'unun Türkiye'de üretilen tütün olması zorunlu olacak. Cumhurbaşkanı, bu oranı yüzde 45'e kadar artırmaya ve yüzde 15'e kadar indirmeye yetkili olacak.
Tarım ve Orman Bakanlığından izin almadan makaron, yaprak sigara kağıdı ve sigara filtresi fabrikası veya imalathanesi kuran ve işletenler, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 5 binden 10 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacak.
Bakanlıktan belge almamış kişilerden makaron ve yaprak sigara kağıdı alanlara veya bu kişilere makaron ve yaprak sigara kağıdı satanlara, belgesinde belirtilen iş yeri dışında satış yapan toptan veya perakende makaron, yaprak sigara kağıdı satıcılarına, bakanlıktan satış belgesi almadan makaronun ve yaprak sigara kağıdının toptan veya perakende satışını yapanlara idari para cezaları verilecek. Bakanlıktan uygunluk belgesi almadan sigara filtresi üretenler ile satanlara, internet, televizyon, faks ve telefon gibi elektronik ticaret araçları ya da posta ile sipariş yöntemi kullanarak etil alkol, metanol, makaron, sarmalık kıyılmış tütün ve yaprak sigara kağıdı satanlara para cezası uygulanacak.
Yerli tütün kullanımın zorunluluğuna aykırı hareket edenlere, kullanımı zorunlu olan miktar ile fiili kullanım miktarı arasındaki farkın, kullanımı zorunlu olan miktara oranının; yüzde 10 ve altında olması halinde, kullanmadığı her bir kilogram karşılığında 8 lira, yüzde 30 ve altında olması halinde, kullanmadığı her bir kilogram karşılığında 10 lira, yüzde 30'un üzerinde olması halinde, kullanmadığı her bir kilogram karşılığında 12 lira idari para cezası uygulanacak.
Mevzuatta tanımlanmış amacı dışında ya da teknik düzenlemesine uygun olmayan etil alkolü bulunduranlara, satışa sunanlara veya satanlara 20 bin liradan 100 bin liraya kadar idari para cezası verilecek.
Yüzde 30'luk yerli tütün kullanım zorunluluğu 2022'den başlamak üzere kademeli olarak uygulanacak. Buna göre söz konusu oran 2022'de yüzde 17, 2023'te yüzde 21 ve 2024'te yüzde 25 olarak uygulanacak.
MERKEZ AV KOMİSYONU
Merkez Av Komisyonunda çevre ve doğa gönüllüsü kuruluşlardan üç temsilci, fen edebiyat fakültelerinin biyoloji bölümlerinden bir öğretim görevlisi olmak üzere dört üyenin daha dahil edilmesiyle üye sayısı 25'e çıkarılacak.
Kara Avcılığı Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre merkezde Tarım ve Orman Bakanı ve bakan yardımcısının başkanlığında, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünden 3, bakanlığın diğer birimlerinden bir bitki uzmanı ve bir veteriner olmak üzere iki, Jandarma Genel Komutanlığı, Orman Genel Müdürlüğü ve Spor Hizmetleri Genel Müdürlüğünden birer, yükseköğretim kuruluşlarının orman fakültelerinden bir, biyoloji bölümlerinden bir olmak üzere iki bilim insanı, doğa koruma alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarını temsilen 4, 9 coğrafi bölge esas alınarak belirlenecek avcı kuruluşlarından 9, özel avlak veya örnek avlak temsilcisi bir olmak üzere toplam 25 üyeden teşekkül eden Merkez Av Komisyonu kurulacak.
Merkez Av Komisyonunda görev alacak sivil toplum kuruluşları, bakanlığa başvuran sivil toplum kuruluşları arasından, son beş yıl içerisinde yaptığı doğa korumanın araştırılması, izlenmesi ve korunması çalışmaları ile kuruluşu adına komisyon toplantılarına katılmak üzere önerdiği kişinin doğa koruma konusundaki birikim ve tecrübesi değerlendirilerek bakanlıkça oluşturulan 5 kişilik değerlendirme komisyonu tarafından seçilecek. Komisyonda görev alacak bilim insanları, bakanlığa başvuran bilim insanları arasından değerlendirme komisyonu tarafından seçilecek.
TARIM ARAZİLERİNİ PARSEL BAZINDA SATILABİLECEK
Teklifle, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nda yapılan değişiklikle yeter gelirli tarım arazilerin ekonomik bütünlüğe sahip kısımlarının da parsel bazında satılabilmesi sağlanıyor.
Tarım arazilerinde ifraz, hisselendirme, pay temliki, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi, elbirliği mülkiyetinin devri, paylı mülkiyet olarak intikal, taksim ve vasıf değişikliği işlemleri Tarım ve Orman Bakanlığının izni ile yapılacak.
Vergi ve harç muafiyetinden yalnızca yeter gelirli büyüklüğü haiz tarım arazilerinin mirasçıları faydalananacak. Tarım arazilerinde asgari tarımsal arazi büyüklüğünün altındaki payların paydaşlara aynen devri halinde paydaşlar, bu taşınmazların devri ile ilgili yapılacak işlemlere ilişkin harçlardan, bu işlemlerle ilgili düzenlenecek kağıtlara ilişkin damga vergisinden ve tapu döner sermaye ücretlerinden muaf olacak.
Düzenlemeyle, sınırdaş arazi sahibinin ön alım hakkını düzenleyen hüküm yürürlükten kaldırılıyor.
İmar planlarında tarımsal niteliği korunacak alan olarak ayrılan yerler ile kamu yararı kararı alınarak tarım dışı amaçla kullanım izni verilen yerler, yeniden izin alınmaksızın bu amaç dışında kullanılamayacak ve planlanamayacak. Ancak yerleşim alanlarının gelişim alanı ihtiyaçlarını karşılamak için izin verilerek planlanmış alanlarda yeniden izin şartı aranmayacak.
Büyük ova koruma alanları içerisindeki tarım arazilerinin kullanımında tarımsal üretimin olumsuz etkilenmemesi, verimin azalmaması, izne konu alanların çevresindeki tarım arazilerinin korunması ve tarımsal amaçlı arazi kullanım planlarının etkin olarak uygulanabilmesi amacıyla, yerleşim alanlarının gelişim alanı ihtiyaçlarını karşılamak için izin verilerek planlanmış alanlar haricinde, izin verilen yerler yeniden izin alınmaksızın bu amaç dışında kullanılamayacak ve planlanamayacak.
Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun uygulamasında denetim görevini bakanlık, valilikler veya kurullar yapacak ya da yaptıracak. Projeler ve izinlerle ilgili denetimler, proje ve izin onaylarının verilmesinden itibaren iki yıl içerisinde tamamlanarak sonucundan bakanlık ve kurullara bilgi verilecek. Uygulamada etüt, sınıflama, analiz gibi toprak ve arazi ile ilgili teknik konularda denetim görevini bakanlık yapacak veya yaptıracak. Kurul üyesi kurum veya kuruluşlar ile sivil toplum kuruluşları tespit ettikleri arazi bozulmaları ve toprak kayıpları ile verilen iznin amacına uygun olmayan faaliyetler hakkında valiliklere ihbarda bulunabilecek. Valilikler konuyu inceleyerek, sonucu en geç bir ay içerisinde bakanlığa ve ihbarı yapana bildirmek zorunda olacak.
Teklifle, tarımsal amaçlı arazi kullanım plan ve projelerine aykırılık durumunda uygulanan yaptırımlar caydırıcı hale getiriliyor.
Buna göre, tarımsal amaçlı arazi kullanımlarında, tarımsal amaçlı arazi kullanım plan ve projelerine uyulması zorunlu olacak.
Bu plan veya projelere aykırı hareket edilmesi halinde valilikçe resen tespit yaptırılarak sorumlulara 1000 Türk lirasından (TL) az olmamak kaydıyla bozulan arazinin her metrekaresi için 10 Türk lirası idari para cezası uygulanarak projeye uygunluk sağlanması için azami iki ay süre verilecek. Büyük ova koruma alanlarındaki bu cezalar iki katı olarak uygulanacak. Bu sürenin sonunda aykırı kullanımların devam etmesi durumunda valilikçe faaliyet durdurulacak ve belirlenen bu idari para cezası üç katı olacak.
İzinsiz bütün yapılar, masrafları Tarım ve Orman Bakanlığınca karşılanmak kaydıyla bir ay içinde belediyeler veya il özel idarelerince yıkılacak ve taşınmazlar tarımsal üretime uygun hale getirilecek. Arazinin tarımsal üretime uygun hale getirilmesi için yıkım ve temizleme masrafları sorumlulardan Tarım ve Orman Bakanlığınca genel hükümlere göre tahsil edilecek.
Hakkında yıkım kararı alınmış olmasına rağmen bir ay içinde belediye veya il özel idarelerince yıkılmayan yapılar, yıkım masrafları Tarım ve Orman Bakanlığınca karşılanmak üzere bakanlık tarafından yıkılabilecek veya yıktırılabilecek. Yıkım masrafları yüzde 100 fazlası ile ilgili belediye veya il özel idaresinden tahsil edilecek. Bu şekilde tahsil edilememesi halinde belediye veya il özel idaresinin İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanun gereğince aktarılan paylarından kesilerek tahsil edilecek.
Verilen iki aylık süre sonunda valiliğin yaptıracağı tespitlerle plan veya projelere uyulduğu ve arazi tahribatının durduğu ve tarımsal üretime uygun hale getirildiği belirlenirse sınırlama ve hak mahrumiyetleri ortadan kalkacak.
Teklifle, tarımsal amaçlı yapılara ve tarım dışı arazi kullanımına izinsiz başlanılması, alınan izne uygun kullanılmaması veya hazırlanan toprak koruma projelerine uyulmaması halinde uygulanan yaptırımlar caydırıcı hale getiriliyor.
Buna göre, ilk tespitte 1000 TL’den az olmamak üzere bozulan arazinin her bir metrekaresi için 10 TL idari para cezasının uygulanması ve aykırılığın giderilmesi (yıkılması/gerekli izinlerin alınması) için 2 ay süre verilmesi, bu süre içinde aykırılık giderilmezse ilk aşamada uygulanan idari para cezasının üç katı olarak uygulanması ve 1 ay içinde belediye veya il özel idaresince yıkılması, belediye veya il özel idaresince yıkılmaması durumunda aykırı yapının Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yıkılarak yapılan masrafın iki katının bakanlık tarafından ilgili belediye veya il özel idaresinden tahsil edilmesi öngörülüyor.
Teklife göre, tarımsal amaçlı arazi kullanım plan ve projelerine aykırılık durumunda uygulanacak cezalar ve yükümlülükler ile tarım arazilerinin amacı dışında kullanılmasına ve toprak koruma projelerine uyulmamasına ilişkin cezalar ve yükümlülüklerin düzenlendiği maddelere aykırı hareket edenlere, aykırılığın tarımsal amaçlı yapı olması durumunda öngörülen idari para cezalarının yarısı uygulanacak.
Teklifle, kırsal kalkınma destekleri arasına modern sulama sistemleri destekleri de ekleniyor.
Teklifle, kayıt dışılığı ve vergi kaybını önlemek amacıyla makaron ve yaprak sigara kağıdı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'nun ilgili maddeleri kapsamına alınıyor.
Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu'na "yanıltıcı yayın" tanımı ekleniyor. Bu tanıma göre her türlü yazılı, görsel, işitsel ve dijital iletişim araçları üzerinden yapılan ve ticari reklam kapsamına girmeyen, gıda güvenliği ve güvenilirliği hususunda tüketicide endişe, korku ve güvensizlik yaratarak tüketicinin tüketim alışkanlıklarını olumsuz etkileyen gerçeğe aykırı yayınlar, yanıltıcı yayın kabul edilecek.
TAKLİT VE TAĞŞİŞ ÜRÜNLER
Teklifle, Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu'nda yapılan değişiklikle taklit ve tağşiş yapılmış ürünlerin işleme tabi tutulması ve piyasaya arz edilmesi yasaklanıyor. Gıda güvenliği ve güvenilirliği hususunda yanıltıcı yayın da yapılamayacak.
Teklifle, Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu'nun gıda ve yem ile ilgili yaptırımları düzenleyen maddesinde yapılan değişiklikle toplum sağlığını korumaya yönelik tedbirler alınıyor.
Buna göre, kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak gıdalar, masrafları sorumlusuna ait olmak üzere piyasadan toplatılacak ve mülkiyeti kamuya geçirilerek imha edilecek. Bu gıdaları üreten, ithal eden, kendi adı veya ticari unvanı altında piyasaya arz eden gıda işletmecilerine 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 1000 günden 5000 güne kadar adli para cezası verilecek. Fiilin 3 yıl içinde tekrarlanması durumunda ayrıca, gıdayı üreten, ithal eden, kendi adı veya ticari unvanı altında piyasaya arz eden gıda işletmecisi 5 yıldan 10 yıla kadar gıda sektörü faaliyetinden men edilecek.
Taklit veya tağşiş yapılan gıda veya yemlere el konulacak. Ürünler, masrafları sorumlusuna ait olmak üzere piyasadan toplatılacak. Piyasaya arz amacı dışında değerlendirilmesi mümkün olmayan ürünler işletmecisi tarafından Tarım ve Orman Bakanlığı gözetiminde imha edilecek veya ettirilecek. Piyasaya arz amacı dışında değerlendirilmesi mümkün olan ürünlerin mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilecek.
Taklit veya tağşiş yapılan gıda veya yemleri üreten, ithal eden, kendi adı veya ticari unvanı altında piyasaya arz eden gıda veya yem işletmecisine 50 bin Türk lirasından, izlenebilirliğini sağlamadan piyasaya arz eden perakende gıda veya yem işletmecisine 5 bin Türk lirasından aşağı olmamak ve 500 bin Türk lirasını geçmemek kaydıyla gayrisafi gelirlerinin yüzde 1'i oranında idari para cezası verilecek.
Fiilin iki yıl içinde tekrarlanması durumunda üreten, ithal eden, kendi adı veya ticari unvanı altında piyasaya arz eden gıda veya yem işletmecisine 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 1000 günden 3000 güne kadar adli para cezası verilecek ve gıda veya yem işletmecisi 5 yıldan 10 yıla kadar bu sektördeki faaliyetinden men edilecek.
Gıda güvenliği ve güvenilirliği hususunda yanıltıcı yayın yapan kişilere 20 bin Türk lirasından 50 bin Türk lirasına kadar idari para cezası verilecek.
Teklifle, Radyo ve Televizyonları Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanunun yayın hizmetleri ilkelerine ilave yapılıyor. Buna göre yayın hizmetleri, ticari reklam kapsamına girmeyen, gıda güvenliği ve güvenilirliği hususunda tüketicide endişe, korku ve güvensizlik yaratarak tüketicinin tüketim alışkanlıklarını olumsuz etkileyen, gerçeğe aykırı nitelikte olamayacak.
TUNÇ SOYER'İN SKANDAL AÇIKLAMALARI
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in "İzmir bayrağı" , "İzmir parası" söylemlerine ilişkin Muş, “Son derece tehlikeli ve sakıncalı bir açıklama olarak değerlendiriyoruz. İzmir’e ayrı para birimi, bayrak demek, bunlar egemenliğin simgeleridir. Bu tip söylemlerin Türkiye’ye faydası olmaz. Sinsi planın tezahürü olarak değerlendiriyoruz. İzmir Belediye Başkanı’nın açıklamasının tesadüf olmadığı kanaatindeyiz. CHP'nin HDP’nin söylemlerini meşrulaştırma adına İzmir ilini seçmiş olması ve açıklamaların yapılmış olması çok talihsizdir” dedi.