Akıncı Üssü davasında parmak gerilimi: Salon birbirine girdi

FETÖ'nün Akıncı Üssü davasında, darbenini sivil yöneticilerinden Harun Binişli'nin avukatı Ayten İzmirli müşteki avukatına " O parmağı alır, gözüne, yada uygun bir yerine sokarım" dedi. Mahkeme salonu birbirine girdi.

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Hava Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davada, darbenin sivil yöneticilerinden Harun Biniş'in avukatı Ayten İzmirli müşteki avukatlarına, "O parmağı alır gözüne sokarım ya da uygun bir yerine neyse..." demesi üzerine duruşma salonu karıştı. Bunun üzerine sıralara vurarak tepkisini dile getiren müşteki avukatları, hakarete uğradıklarını belirterek, başkandan müdahalede bulunmasını talep etti.
ÇAVUR'UN ÇAPRAZ SORGUSU TAMAMLANDI
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Hava Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davada, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin bombalanması emrini veren ve o gece ilk uçuşu yapan sanık eski pilot kurmay binbaşı Mehmet Fatih Çavur'un çapraz sorgusu tamamlandı.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları kampüsündeki salonda görülen duruşmada hakim karşısına çıkan Çavur, Mahkeme Başkanı Selfet Giray'ın " Akıncı Üssü'nde terörle mücadele harekatı (TMH) için bulunduğunuzu söylediniz. Böyle bir harekat bu üsten yönetilebilir mi?" sorusu üzerine, yeterli donanım ve altyapı sağlandığı takdirde bu tür bir harekatın Akıncı Üssü'nden de yönetilebileceğini söyledi.
"Harekatta görevli olduğu öne süren pilotlara TMH ile ilgili nereyle temas kuracakları veya harekatın nereden yönetildiğine dair size bir bilgi verildi mi?" sorusu yöneltilen Çavur, kendisine bu tür bir bilgi verilmediğini ifade etti.
Akıncı'dan havalanıp Genelkurmay üstünde alçak uçuş yapmasıyla ilgili soruya Çavur, "Bizim uçuşumuzun kapsamı şu, eğer bir çatışma, baskın veya zor durumda kalırlarsa yerdeki birlikler yardım isterler. Dost birliklere güven, düşman unsurlara korku vermek, dost birliklerin zaman kazanmasını sağlamak. Burada yapılan uçuşun da mahiyeti tamamen budur." yanıtını verdi.
Darbe girişimi sırasında sarf ettiği "Bugünler için yetiştirildiniz, emeğimizin karşılığını verin." sözleri hatırlatılan Çavur, bunu terörle mücadele harekatına katılacak pilot ve teknisyenlere söylediğini öne sürdü. Çavur, "Bunlar TMH ile ilgili söylenmiş sözler. 'Karşılığını ver' demek 'Aldığın maaşı hak et' demek. Sizi bugüne getiren devlet bunu bekliyor. Bu sözler suç unsuru değil.
Bu insanlar bunun için yetiştiriliyor." dedi.
"EKLEME ÇIKARMA VAR MI GÖRMEK İSTİYORUM"
Çavur, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni bombalama talimatını verdiği telsiz kayıtlarıyla ilgili soru üzerine, ses kayıtları, kamera görüntüleri ve diğer dijital delilleri edinemediğini belirterek, "Bu ses kayıtlarını almak ve dinlemek istiyorum. Bir ses kaydı var, önünü arkasını görüp savunmamı ona göre hazırlamak, ekleme çıkarma var mı görmek istiyorum." dedi.
141. Filo'daki fotoğrafları gösterilen Çavur, fotoğraftaki kişinin kendisi olduğunu kabul etti. Mehmet Fatih Çavur, 141. Filo Harekat İcra odasındaki görüntüsüne ilişkin, "Burası benim iş yerim, bu kişi de benim." diye konuştu. Çavur, 143. Filo koridorundaki görüntüyü de kabul etti.
Sanıklardan eski pilot yarbay Mustafa Azimetli'nin odasına giren sivil kişilerin görüntüleri izlettirilen Çavur, "Azimetli'nin odasında bir kısım siviller gördüğünüzü söylemiştiniz. Gördüğünüz kişiler bunlar mıydı?" sorusu üzerine, görüntüleri edinip izledikten sonra bununla ilgili bilgi verebileceğini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vekili Hüseyin Aydın'ın, "Genelkurmay Başkanlığına bir terör saldırısı olup olmadığını öğrenmenin başka yolları varken, neden bir uçakla gidip keşif yapma gereğini duydukları"nı sorması üzerine Çavur, bu sorunun üst makamlarca cevaplanabileceğini, kendisinin verilen emri yerine getirdiğini, emri sorgulayabilecek durumda olmadığını savundu.
Daha önce TMH kapsamında Genelkurmay üzerinde silahlı olarak uçup uçmadığı veya böyle bir uçuş yapıldığını duyup duymadığı sorulan Çavur, daha önce Genelkurmay üstünde bu şekilde uçmadığını, böyle bir uçuş da duymadığını dile getirdi.
Çavur, "keşif amacıyla kalkan uçağına, havadan havaya atılan füzelerin ne maksatla yüklendiği" sorusunu, daha önce cevap verdiği gerekçesiyle karşılıksız bıraktı.
Darbe girişimi sırasında farklı kod isimleriyle uçmalarının sebebi sorulan Çavur, tatbikatlar da dahil tüm görevlerde farklı kodlar kullandıklarını, bunun normal olduğunu söyledi.
"Savunmanızda 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ordudan atılanlar nedeniyle Silahlı Kuvvetlerin güç kaybettiğini söylediniz. Millete silah doğrultacak zihniyete sahip askerler ordu içinde güç kaynağı mı yoksa tehdit kaynağı mıdır?" sorusunu Çavur, yorum içerdiği için cevaplamayacağını söyledi.
Çavur, soru üzerine, uçuş yasağıyla ilgili bir talimatın kendisine ulaştırılmadığını öne sürdü.
"EN GEÇ ÖĞRENME REKORU SİZDE"
Darbe girişimini 16 Temmuz'da öğle saatlerinde lojman bölgesindeki bir uzman çavuştan öğrendiği yönündeki beyanı hatırlatılarak, "Bu kadar olay olmuş, pistler bombalanmış, darbeyi en geç öğrenme rekoru şu an sizde. Daha neyi soruyorsunuz? Uzman size ne desin? Siz bunu düşünemediniz mi?" sorusu üzerine Çavur, "Ben bunun böyle olduğunu düşünmedim." dedi.
Sulh Ceza Hakimliğindeki ifadesi ile mahkemede verdiği ifade arasındaki farklılık sorulan Çavur, korktuğu için daha önce pilot olduğunu söylemediğini beyan etti.
Müşteki avukatının "Uçuş tulumunuzda listeler bulunmuş, bunu inkar ediyorsunuz. Bu listelerin içeriğinde ne vardı?" sorusuna Çavur, "Aramalarda bulunan notları avukat açıklasın, bunlardan bir tane suç unsuru varsa tarafıma ibraz edilsin ben de kendimi savunacağım." cevabını verdi.
"POLİSLERİMİZ BÖYLE BİR İNSANIN EŞYALARININA TENEZZÜL ETMEZ"
Aynı avukatın, "Operasyon ve uçuşların alelacele yapılacak şeyler olmadığını söylediniz. Ancak müsvedde kağıtlara uçuş listeleri hazırlıyorsunuz. Bu durum söylediklerinizle çelişmiyor mu?" sorusuna Çavur, "Dünkü ifademde bu konu vardı." cevabını vermekle yetindi.
Mehmet Fatih Çavur, sanık eski Tümgeneral Mehmet Dişli'nin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın odasına giderek darbe yapacaklarını söyleyip derdest edildiği aynı saatte karargahın üzerinde uçuş yapmasının tesadüf olup olmadığı sorusuna cevap vermedi.
İçişleri Bakanlığı avukatı Uğur Kızılca'nın "Akıncı'daki sığınak şeklindeki odaların temizleme işi bir kurmay binbaşı olarak size mi düştü, sizin göreviniz mi?" sorusuna "Evet" karşılığını veren Çavur, söz konusu odaların neden temizletildiğinin sorulması üzerine bu konuda daha önce beyanda bulunduğunu söyledi.
Gözaltına alındığı sırada evinde, iş yerinde ve arabasında yapılan aramalarda özel eşyalarına kolluk kuvvetleri tarafında usulsüz bir şekilde el konulduğunu iddia eden Çavur'a avukat Kızılca, "Devletin ve milletin uçağı gasp edilmiş, tepemize bombalar yağdırılmış. Sanık güvenlik güçlerinden kaçarken üzerinde altınlar çıkmıştır. Buna rağmen Türk savcısına ve polisine hakaret edemez. Yalan söyleyebilir ama hakaret etme hakkı yoktur. Polislerimiz böyle bir insanın eşyalarına tenezzül etmez." değerlendirmesini yaptı.
Sanık avukatlarından Erhan Tokat'ın "Dün beyanınızda harekat yönetiminin radarlı takip ve telsizle irtibatla mümkün olacağını söylediniz. Akıncı Üssü'nde radar faaliyetini yönetecek bir birim mevcut mu?" sorusuna, "Hayır" karşılığını veren Çavur, radar faaliyetinin nereden yürütüldüğünü bilmediğini belirterek, "Üste böyle bir radar kabiliyeti yoktur. Türkiye'deki radar merkezleri nerelerdedir, bununla ilgili TSK'dan bilgi alınabilir." dedi.
Çavur, "141. Filo'dan uçaklara hedef talimatı veriliyor. Kulede de telsizler var. Buna rağmen 141. Filo'dan vazgeçilememesinin sebebi nedir? Neden kuleden veya başka bir yerden değil de 141'den yapılıyor?" sorusuna, "Bu tercihi kim yaptıysa soru ona sorulabilir. Ben bu sorunun muhatabı değilim. Neden böyle birşey yapıldığını ben de bilmiyorum." karşılığını verdi.
Mehmet Fatih Çavur, soru üzerine sanıklardan Akın Öztürk'ü darbe girişimi sırasında bir kez, 143. Filo gazino bölgesinin önünde, üs komutanıyla ayak üstü konuşurken gördüğünü söyledi.

Siyaset Haberleri