AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, AK Parti'nin YSK'ya itirazı ile ilgili canlı yayında konuştu. Beraberlerinde getirdikleri belgeleri de YSK’ya sunduklarını belirten Ali İhsan Yavuz'un konuşmasından konu başlıkları şunlar:
Biz buraya 2898 sayılı yasanın, seçim sonuçlarına müessir olaylar ve haller sebebine dayalı olarak İBB seçimlerinin iptali ve yenilenmesine ilişkin olağanüstü itirazda bulunmak üzere geldik. Dilekçemiz ve bütün belgelerini YSK’ya sunduk. AK Parti İstanbul seçim sonuçlarına olağanüstü itirazını yaptı.
3 VALİZ DOLUSU BELGE
AK Parti seçimde usulsüzlük olduğu gerekçesiyle Büyükçekmece için başvurmuştu. YSK, İstanbul sonuçlarıyla birlikte değerlendirmek üzere Büyükçekmece kararını ertelemişti.AK Parti'li Yavuz ve yanındaki heyet YSK'ya üç valiz dolusu belgeyle birlikte geldi.
"MADDİ HATALARI DÜZELTMEYE BAŞLADIK"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, İstanbul seçimlerine yönelik itirazlarına ilişkin açıklamalarda bulunuyor:
"Bütün belgeleri YSK'ya sunduk. Seçim akşamından beri tüm Türkiye İstanbul seçimlerine kilitlenmiş durumda. Sıcağı sıcağına partiler ve YSK açıklamada bulunmuşlardı. YSK 28 bin farkla CHP'nin lehine seçimin bittiğine dair açıklamada bulunmuştu. Rakamlar her bir yerden ayrı görününcü bizim kendi kayıtlarımıza göre de çelişki olduğunu görünce İstanbul'a gittik. İlk etapta bu çelişkinin neden ibaret olduğunu araştırmaya başladık. Daha ilk akşamdan başlayarak maddi hataları düzeltmeye başladık.
"ŞÜPHEYİ GİDEREMEDİK"
Gördük ki sadece maddi hata düzeltimi yoluyla başka yere kaydırılan oylar olduğunu gördük. Geçersiz oylarda da bizim olması gereken yaklaşık 6 bin oy başka yerlere kaydırılmış. Burada ilginç bir nokta var.
Birkaç örnek vermek gerekirse; sayım döküm cetvellerindeki usulsüzlükler. Bu seçimlerin temeli dediğimiz sayım döküm çizelgelerinden 5 bin 388'i mühürsüz. 694'ünün imzasız olduğunu gördük. İkincisi kısıtlılar var seçimde yanına şerh düşülmemiş oy kullanımaz diye. Cezaevinde olanlar var. Cezaevini adres olarak gösterip oy verenler var. Hükümlü olanlar var. Yanına oy kullanamaz şerhi düşmeden 5 bin 287 hükümlü seçmen kayıtlarında yer almış. Üçüncüsü kayıp oylar var. Eksik veya fazla olan sayı burada 25 bin kadar bir sayı. Eksik veya fazla çıkan imzadan ve kayda geçen sayı 25 binleri buluyor. Sandık başkanları ve memur üyelerin durumu var. "
"ÇELİŞKİ FARK ETTİK"
Seçim akşamından beri tüm Türkiye İstanbul seçimlerine kilitlenmiş gözüküyor. Peki ne olmuştu? Bir parça özet yapalım. Biliyorsunuz sıcağı sıcağına partiler ve YSK açıklamalarda bulunmuşlardı. Her bir parti, seçimin sonucuna ilişkin bir takım aktarımlarda bulunmuştu. YSK 28 bin farkla CHP’nin lehine seçim bittiğine dair açıklamada bulunmuştu. CHP 29 bin oy ile ifade etmişti. AK Parti de özellikle İstanbul il başkanımız 3870 oy farkıyla AK Parti’nin seçimleri aldığını dile getirmişti.
Bunun üzerine rakamlar her bir yerden ayrı görününce ve bizim kendi kayıtlarımıza göre de çelişki fark edince biz meselenin takipçisi olmak üzere İstanbul’a gittik. Hemen bu farkın ve çelişkinin neden olduğunu araştırmaya başladık. Seçim sonuçlarını SAS diye tanımladığımız, sonuç alım sistemi olarak ifade ettiğimiz bir sistem üzerinden Türkiye’de en hızlı şekilde sonuçları elde etmek, elde ederken de lehimize aleyhimize hataları fark etmek üzere sistem kurgulamıştık. Bunun çok daha güçlü yazılımlarla güçlendirildiğini ifade etmiştik.
Bunun dışında ikinci iş olarak da ilçe seçim kurullarına, geçersiz oyların yeniden sayılmasına ilişkin talebimiz oldu. Üçüncü talebimiz, tüm oylar yeniden sayılsın. Bir takım usulsüzlüklerin yapıldığını ortaya çıkartıyordu. Bunun üzerine biz üç çalışmayı gerçekleştirdik. Sadece maddi hata düzeltme yoluyla 8-9 binlere varan, başka yere kaydırılan oyların olduğu gördük. Geçersiz oyları gördük ki 6 bin oy başka yerlere kaydırılmış, bizim olması gereken oy AK Parti’nin lehine sandığa giren oy, ya iptal olarak kayda geçmiş ya da başka partilerin hanesine yazılmış.
Burada ilginç bir nokta var özellikle aktarmak istiyorum. Oyların sadece yüzde 10’u sayıldı. Kalanına ilçe seçim kurulları müsaade etmedi. İl seçim kurulu ve YSK’ya geldik. YSK da oyların tamamının sayılmasına müsaade etmedi. Ama ortada bir şüphe var ve gideremedik açıkçası. Daha tüm oyların yüzde 10’u sayılmışken, bu fark 13 bin 900’lere indi. Biz iddia ediyoruz, bunların tamamı sayılsaydı, şüpheleri ortadan kaldıracak adımlar atılsaydı bizim rakamlar gerçekti. Ve lehimize sonuçlanacaktı.
"O KADAR SEBEP VAR Kİ"
Çalışma ve sayım sonucunda elbette CHP lehine yazılanlar var ama yüzde 85,6 oranında AK Parti’nin aleyhine sayılmış bu oylar. Sadece yüzde 14,5 kadarı CHP’nin aleyhine olacak şekilde. Başa baş giden seçim var, ama düşünebiliyor musunuz geçersizlere gelince, maddi hatalara gelince yüzde 85,5 oranında kayda geçme söz konusu. Biz bunun çok daha vahim olduğunu düşünüyoruz. Olanlar seçmen iradesinin gerçekten iç edildiğini bize gösteriyoruz. O kadar sebep var ki olağanüstü itirazda bulunmak için…
Gerekçelerden birisi; sayım döküm cetvellerindeki usulsüzlükler. Seçimlerin temelini sayım döküm çizelgeleri oluşturur. Seçimlerin temeli dediğimiz sayım döküm çizelgelerinden 5 bin 388’i mühürsüz. Bakınız bunu dediğimde oy pusulaları, zarflar geçmişte mühürsüz olduğuna ilişkin iddialarda bulunuldu. Sayım döküm cetvellerinin 5 binden daha fazla oranda mühürsüz olduğunu gördük. 694’ünün imzasız, 294’ünün boş olduğunu gördük.
İkincisi, kısıtlılar var yanına şerh düşülmemiş oy kullanamaz diye. Cezaevi seçmeni var, normal ilçelerde, yanına şerh düşmeyenler var. yine cezaevini birinci adres olarak göstererek seçmen olarak gösterilen aslında oy vermemesi gerekirken veren seçmenler var. yine Türkiye'nin birçok cezaevinde hükümlü olanlar var. Ama ne hikmetse ve nasılsa gerçekten izahı zor, yanına oy kullanamaz şerhi düşmeden 5 bin 187 hükümlü kayıtlarda yer almış. Üçüncüsü, kayıp oylar var. Dördüncüsü, oy kullanan seçmen ile oy pusulası arasında çok büyük fark var.
"14 BİNLİ RAKAMLARDAN BAHSEDİYORUZ"
Aradaki fark 13 bin 900’lere düşmüş. Hem de sandığın sadece yüzde 10’u sayılmış. Ama diyorum ki burada bir şeyler olmuş. Eksik veya fazla çıkan, geçerli olarak kabul eden sayı 25 binleri buluyor. Ve yine son olarak sandık başkanları ve memur üyeleri durumu var. Bu da çok enteresandır. 298 sayılı yasanın 22-23’üncü maddesi sandık başkanlarının ve memur üyelerin kimler tarafından nasıl belirleneceğini çok açık şekilde ifade ediyor. “Kamu görevlisi olarak, mülki idare teslim edecek…” Onların içerisinde çekilenler sonucunda engelli varsa ayrılacak ve sandık başkanlarına yerleştirilecek. Böyle mi olmuş? Böyle olmamış…
62 bin 560 kişinin 19 bini kamu görevlisi arasından seçilmemiştir. Ben size 300-500 demiyorum ki… 19 bin kadar kişi bu listede görev yapamazların arasından tespit edilmiş. Bunların arasında çok ilginç; mesela ihraç edilmiş KHK ile ihraç edilmiş olanlar var, hiçbir şekilde sandığın başında görev yapamayacak, memur üye olarak görev alamayacak kişiler var. Biz olağanüstü itirazımızı açıkladık. Ayrıntılarını yarın daha geniş teferruatlı şekilde sizlere ve kamuoyu ile paylaşacağımız üzere İBB seçimlerinin iptali ve yeniden yapılması için olağanüstü itiraz dilekçemizi verdik.
16 bin 884 oy AK Parti lehine yazılması gerekirken başka yerlere yazılmış. Bunları kim düzeltiyor? Biz düzeltmiyoruz. Biz tespit ediyoruz, ilçe seçim kurullarına iletiyoruz. Kesinleşen rakam 16 bin 884, başka tarafa yazılmış. Farkı ifade etmek istiyorum 14 binli rakamlardan bahsediyoruz. Aradaki fark 13 bin 900’lere inmeye başladı.''
ALİ İHSAN YAVUZ SOSYAL MEDYADAN AÇIKLAMA YAPMIŞTI
Ali İhsan Yavuz, Twitter hesabından yaptığı açıklamada yaptığı açıklamada "Birazdan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptali ve yenilenmesi talepli Olağanüstü İtirazımızı Yüksek Seçim Kuruluna sunmuş olacağız inşallah." ifadelerini kullanmıştı.