Anne-baba sağlıklarında mallarını çocuklarına bağışlayabilirler mi?

Kişi, mülkiyetinde bulunan mal üzerinde dilediği gibi tasarruf hakkına sahip olduğundan, çocuklarından birine bağışta bulunurken diğerlerinin muvafakatını almak zorunda değildir.

Bununla birlikte, anne babanın çocuklarına karşı başlıca görevlerinden biri de aralarında herhangi bir ayırım yapmaksızın onlara karşı eşit muamelede bulunmaktır. Böyle bir davranış, onların görevi olduğu kadar çocuğun da tabii hakkıdır. Çocukların kız-erkek, büyük-küçük olması sonucu değiştirmez.

Hz. Peygamber (s.a.s.), “Allah’a karşı sorumluluk bilinci içinde olun ve çocuklarınız arasında adaletli davranın. ” (Buhârî, Hibe, 12-13; Müslim, Hibât, 13) buyurmuştur. Ayrıca bir başka rivayette belirtildiğine göre, sahabeden Beşîr b. Sa’d, oğlu Nu’mân’a bir hibede bulunmak ve Hz. Peygamber’i (s.a.s.) de buna şahit tutmak istemişti. Ancak Hz. Peygamber (s.a.s.); “Öteki çocuklarına da bir şey bağışladın mı? “ diye sormuş, hayır, cevabını alınca da, “Allah ’tan korkun ve çocuklarınız arasında adaletli davranın. ” (Buhârî, Hibe, 12-13; Müslim, Hibât, 9-19) buyurmuştur.

Buna göre anne-baba, çocuklarına bağışta bulunurken eşitliğe riayet etmelidir. Çocuklardan biri veya bir kısmının, tedavisi imkânsız bir hastalığa yakalanması, engelli olması, büyük bir borç yükü altında bulunması, ailesi kalabalık olup geçim sıkıntısı çekmesi, ilmi faaliyetlerde bulunup da ihtiyaç içinde olması gibi sebeplerle bazılarının ötekilerden daha muhtaç durumda olmaları halinde, kendilerine ihtiyaçları oranında fazla verilebilir.

Şu kadar var ki, mümkün olduğu takdirde bu konuda diğer çocukların da rızalarının alınması daha uygun olur. Bütün bunlara rağmen, doğru olmamakla birlikte kişi çocuklarından sadece birisine veya bazılarına mal vermiş ise bu tasarruf hukuken geçerlidir (Mâverdî, el-Hâvî, VII, 544-545; Kâsânî, Bedâi, VI, 127; İbn Kudâme, el-Muğnî, VI, 298-300; Şirbînî, Muğni’l-Muhtâc, II, 401).

Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı

Din Haberleri