Araç Kiralamacıları Konfederasyonu Başkanı Asım Kızmaz, kiraladıkları araçlarla doğu illerinde insan kaçakçılığı yapıldığını ifade ederek, "Suçu nihayetinde bu arabayı kiralayan kişiler işliyor. Dolayısıyla kanun maddelerini buna göre düzenlemek gerekiyor” dedi.
Araç Kiralamacıları Konfederasyonu Başkanı Asım Kızmaz, konfederasyona bağlı rent a car firmalarından araçların ‘düğün ve cenaze’ gibi bahanelerle kiralandığını belirterek, bu araçlarla doğu illerinde insan kaçakçılığı yapıldığını iddia etti. Kızmaz, 7 kişilik araca 17 göçmenin bindirildiğini, göçmenlerden kişi başı para alındığını, yakalanmaları halinde ise arabalarının 9 ay boyunca bağlandığını dile getirdi.
Kızmaz, İhlas Haber Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada bu tür olayların başlarına sık sık geldiğini ifade ederek, “Rent a car firmasına şahıs araç kiralamak için geliyor. Gerekli kriterlere ve güvenlik prosedürlerine bakıyoruz ve aracı kendilerine teslim ediyoruz. Fakat bu işi artık alışkanlık haline getirdikleri için onlar da başka birisiyle anlaşmışlar; bizden kiraladığı aracı başka birine teslim ediyor ve doğu illerine aracın gideceğini beyan ediyorlar. ‘Van’da düğüne gidiyorum ya da cenazeye gidiyorum’ gibi bahanelerle araçlar kiralanıyor” diye konuştu.
“Aracımız 7 kişilik fakat bu arabanın içerisine 17 kişi sığdırmışlar”
Kaçakçıların arabaları aracı kişilerle anlaşıp kiraladıklarını ve arabayı kiralayan kişilerden belli bir miktar para karşılığında devraldıklarını söyleyen Kızmaz, “Bunlar doğuda bu işi ticaret haline getirmişler. Son edindiğim bilgiye göre kişi başı 3 bin dolar civarında bir rakama insanları kaçırıyorlarmış. Bunu da orada öğrendik. Bizim aracımız 7 kişilik fakat bu arabanın içerisine 17 kişi sığdırmışlar. Bunu 3 bin dolar çarpı 17 üzerinden hesap ettiğimizde bu kişiler bizim gibi 25 rent a car’dan daha fazla para kazanmış oluyor. Biz aracımızı günlük bin ile bin 500 lira civarında kiralıyoruz ama bu adamlar kişi başı 3 bin dolar karşılığında 17 kişi kaçırabiliyor” ifadelerini kullandı.
“Suçu bizim arabamız işlemiyor”
Kızmaz, 7 yıl içerisinde doğu illerinde kaçakçılık nedeniyle günde ortalama 5 kiralık araca el konulduğuna vurgu yaparak, “Bunu sadece doğu illerinde değil de Türkiye geneline bakarsak en son bir arabamız Gebze’den kiralandı ve Van’a gitti. Bundan önceki araç Ankara’dan kiralanarak Diyarbakır’a gitti. Orada da sigara kaçakçılığından bağlandı arabamız. Birisi göçmen kaçakçılığı yapıyor, diğeri sigara kaçakçılığı yapıyor. Bu suçu da bizim rent a car arabamız işlemiyor. Nihayetinde bu arabayı kiralayan kişiler işliyor. Dolayısıyla kanun maddelerini buna göre düzenlemek gerekiyor” açıklamasında bulundu.
“Arabalarımız bağlandığında aylık 25-30 bin lira zarar ediyoruz”
Kızmaz, yaşanan olaylarda en çok mağdur olan tarafın araç kiralama şirketleri olduğunu söyleyerek, “Aylık fiyatta eğer araçlarımızı hesap edersek 25 ile 30 bin lira civarında kiralık araçlarımızın bedeli var. Arabamız 9 ay yattığında bu rakam ortaya çıkıyor. Bu sadece bizim zararımız. 9 ay sonra arabaya ulaştığımızda arabanın ya tekeri patlamış oluyor ya aküsü bitmiş oluyor ya da motoru karıncalanmış oluyor. Yani orada bir masraf daha çıkmış oluyor. Bundan tabii devlet de zarar görüyor. Devlete 9 ay boyunca firma tarafından KDV vergisi gibi ödenemiyor” dedi.
Kızmaz, bu tür olaylarda araç kiralama şirketlerinin mağduriyetinin giderilmesi için yani yasaların çıkarılması gerektiğini söyleyerek, kiralanan araçla yapılacak herhangi bir yasa dışı eylemde ruhsat sahibinin değil, sadece aracı kiralayan kişinin sorumlu olması gerektiğini kaydetti.