Bakan Çavuşoğlu: "ABD İle İlişkiler Konusunda Ne Dedi

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD ile ortak mekanizma oluşturma kararı alındığını açıkladığı basın toplantısında iki ülke arasındaki tüm meseleleri ve Türkiye'nin endişelerini masaya yatırdı.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD ile ortak mekanizma oluşturma kararı alındığını açıkladığı basın toplantısında iki ülke arasındaki tüm meseleleri ve Türkiye'nin endişelerini masaya yatırdı. Çavuşoğlu, "Menbiç ve diğer şehirlerin istikrara kavuşabilmesi için bu şehirleri kimin yöneteceği, güvenliğini kimin sağlayacağı çok önemli. Menbiç yüzde 95 Arap şehriyse, YPG unsurlarının burayı yönetmesi ya da güvenliğini tesis etmesi buranın hiçbir zaman istikrara kavuşmaması demektir" dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson Ankara'da bir araya geldi. Çavuşoğlu sabah saatlerinde Ankara Palas'ın girişinde mevkidaşını karşıladı ve baş başa görüşmeye geçtiler. Yaklaşık 3 saat süren görüşme sonrası ikili ortak basın toplantısı düzenledi. Çavuşoğlu, ikili ilişkilerin çok kritik bir aşamada olduğu dönemde bu ziyareti faydalı bulduğunu ifade etti. Çavuşoğlu, "Dün akşam Cumhurbaşkanımızın kabulünde yaptığımız toplantıda aynı samimi ortamda her iki tarafta düşüncelerini, beklentilerini, kaygılarını belirtmiştir. Sadece ikili ilişkiler değil, bölgesel konulardaki iş birliğimiz ve yaklaşımlarımız da değerlendirildi. İlişkilerimiz kritik bir aşamada. Bu ilişkileri ya yoluna koyacaktık ya da daha kötüye gidecekti. İlişkilerimizi tekrar normalleştirme konusunda anlayışa vardık. Bunun için atılması gereken adımlar var. Her iki tarafın da beklentileri var. FETÖ ile mücadele konusunda, ABD'nin YPG'ye verdiği destek konusunda, PKK ile mücadele konusunda beklentilerimizi dile getirdik. Elbette bu yaşamsal güvenlik kaygılarımızın ciddiye alındığını düşünmek istiyoruz. Bugüne kadar verilen sözler oldu, konuştuğumuz konular oldu. Bundan sonra sonuç odaklı adımları nasıl atabiliriz, konuştuğumuz konuların sözde kalmaması için birlikte neler yapabiliriz diye konuştuk. Tüm bu konuları kapsayacak ve birlikte değerlendireceğimiz mekanizmalar oluşturma kararı aldık. Dün ve bugün yaptığımız toplantılar, ikili ilişkilerimizin geleceği bakımından, endişelerimizin karşılanması bakımından, bölgesel konulardaki iş birliğimiz bakımından kritik bir ziyaret ve kritik bir görüşme olmuştur. İlişkilerimizin tekrar yoluna girmesi için önemli olan bu ziyaret çerçevesinde birlikte geleceğe yönelik ortak adımlar atar ve neticeleri alırız. İki müttefik gibi güveni yeniden tesis ederiz ve ikili iş birliğimizi ve bölgesel iş birliğimizi güçlendiririz" açıklamasında bulundu.

"Menbiç konusunda emin olursak ABD ile adım atabiliriz"

Açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çavuşoğlu ABD ile anlaşmaya varılmak istenen konularda endişelerini dile getirdiklerini aktararak, "Dün akşamdan bu yana yaptığımız görüşmelerde bizim beklentilerimizin nasıl karşılanacağı, ABD'nin vatandaşları ile ilgili, konsolosluk konuları ile ilgili daha öncede bildirdiği beklentiler de var. Bu konsolosluk işleriyle ilgili komisyonumuzda da çalışıyoruz. Fakat bizim endişelerimiz doğrudan bize yönelik tehditlerle ilgili. YPG'nin bize saldırıları ile ilgili, insanlarımız ölüyor. Bugüne kadar 100 civarında bizim vatandaşımız veya ülkemizde yaşayan Suriyeliler, Afrin bölgesinden gelen silahlarla, roketlerle öldürüldü. Elbette tüm bu bizim endişelerimizi de kapsayan bu çalışma grubu ve bu çerçevede atılacak somut adımlar çok önemli. Bu YPG ile ilgili de, DEAŞ'la da, FETÖ ile ilgili de önemli. Menbiç ile ilgili cevabı Tillerson verdi. 2016 yılında ABD'nin Türkiye'ye sözü vardı. Bu sözler tutulmadı. Bu süreçte önce Menbiç'ten başlayacağız ve bundan emin olacağız. Atacağımız adımlar konusunda da, YPG'nin Fırat'ın Doğusuna gitme konusunda da emin olmamız lazım. Buraların istikrara kavuşabilmesi için bu şehirleri kimin yöneteceği, güvenliğini kimin sağlayacağı çok önemli. Menbiç yüzde 95 Arap şehriyse, YPG unsurlarının burayı yönetmesi ya da güvenliğini tesis etmesi buranın hiçbir zaman istikrara kavuşmaması demektir. Tüm Menbiç ve diğer şehirleri istikrara kavuşturabilmek için bu anlayışla çalışacağız ve bundan emin olacağız. YPG buradan çıktıktan ve güven oluştuktan sonra ABD ile bu konuda adım atabiliriz. Ama önce YPG'nin buradan çıkması lazım" şeklinde konuştu.

"Türkiye'deki tutuklamaların OHAL'le ilgili yok"

Yabancı basının Türkiye'deki yargı süreçlerinin OHAL kapsamında yapılmasına ilişkin sorusunu yanıtlayan Çavuşoğlu, "Türkiye'deki yargı süreçlerinin, Türkiye'deki OHAL'le alakası yoktur. OHAL'le FETÖ terör örgütüne karşı hızlı adımlar atmamız gerekiyor. Yargı evrensel kurallarla yürür. OHAL vatandaşlarımızın haklarını kısıtlamıyor. İktidara geldiğimizde attığımız ilk adımlardan birisiydi. OHAL içinde bu yargılama süreçlerini belirleyecek bir kanun kabul edilmedi. Bağımsız mahkemeler, Avrupa ve evrensel kriterlerle yürür. Yargılama süreci içerisinde bizim yapabileceğimiz yargılama sürecini hızlandırma konusunda tavsiyedir. Sonuçta bağımsız yargı karar veriyor. Biz AYM'ye de bağlıyız" diye konuştu.

"Osmanlı tokadı gerektirmeyecek bir aşamaya neden gelinmedi?"

Çavuşoğlu, "Suriye konusunda Osmanlı tokadı gerektirmeyecek bir aşamaya neden gelinmedi, neden bu gecikme yaşandı?" sorusuna, "Sorunları bizden gelen açıklamalara bağlarsanız gerçekçi olmaz. Bizim açıklamamız düşmanlık yapmak için yapılan açıklamalar değil. Biz siyasetçiler olarak bazen attığımız adımlarla kamuoyunun duygularını pozitif anlamda yönlendirebiliriz" yanıtını verdi.

"Bazı müttefiklerimiz patriotları çekti"

Türkiye'nin Rusya'dan S-400 almasına ilişkin soruyu da yanıtlayan Çavuşoğlu şu açıklamalarda bulundu:

"Rex'in de söylediği gibi sadece bu akşam konuşmadık. Sık sık telefonda da görüşüyoruz. Elbette kongrede çıkan bir yasa var, onu bize izah ettiler. Fakat diğer taraftan da bir konu var ki bu da bizim ulusal güvenliğimiz için çok önemli. Benim hava savunma sistemine acil olarak ihtiyacım var. Müttefiklerimizden almak istiyoruz, yok. Basit silahları bile alırken yok kongreydi, şuydu, buydu bahanelerle karşılaşıyoruz. Rusya bu konuda bize cazip önerilerde bulundu. En son Erdoğan'ın ziyaretinde ortak üretim konusunda bir ön anlaşma yaptık. Demek ki müttefiklerimizle ilgili bir sorun var. Niye NATO içerisinde karşılamayalım? Bunlar karşılanmazsa başka seçeneklere bakmak zorundaydık. Bazı müttefiklerimiz patriotları çekti. Sadece İspanya'nın var. Biz Rusya ile görüşmelerimizi kongredeki görüşmeden önce tamamladık."

Siyaset Haberleri