Başbakan Yıldırım'ın konuşmasından satır başları;
2017-2018 eğitim öğretim yılı hayırlı olsun. Okula başlayan 17 milyondan fazla öğrencilerimize Allah zihin açıklığı versin. Bugün, okulların açılışı vesilesiyle Şanlıurfa'da sizlerle beraber olmaktan, bu okulun ilk gün heyecanını yaşamaktan çok büyük mutluluk duyuyoruz. Bu güzel günde Peygamberler şehri Şanlıurfa'da olmak ve eğitim öğretim yılını Şanlıurfa'da yapmak bir başka güzel. Dünyanın ilk üniversitesi burada, Harran'da kuruldu. Harran ismi, Hz. İbrahim'in kardeşinin ismi.
Şehit öğretmenler
Biliyorsunuz, bu eğitim öğretim yılında aramızda olmayan öğretmenlerimiz var. Hatırlayın, sosyal bilgiler öğretmeni Yusuf Elitaş, 15 Temmuz'da şehit oldu. Bölücü PKK terör örgütü Şanlıurfalı sınıf öğretmeni Necmettin Yılmaz'ı memleketine giderken şehit etti. Batman'da Şenay Aybüke Yalçın da bölücü terör örgütü tarafından şehit edildi. Şehitlerimizi her zaman saygı ile minnetle yadedeceğiz.
Türkiye olarak 780 bin kilometrekare vatan toprağının her köşesinde, 80 milyon kardeş olarak, millet olarak birlikte yaşıyoruz. Bizim için ikinci sınıf vatandaş yok.
Büyük Türkiye hedefimize sizlerle ulaşacağız. Dünya değişiyor. Bu değişime göre Türkiye'nin de değişimini, dönüşümünü gerçekleştirmek, ülkemizi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün işaret ettiği muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarmak hepimizin görevidir. Bunun sizlerle başaracağız.
Değerli öğretmenlerimizin tahtaya yazdığı her ad, öğrencilerimizin defterine düşülen her not, Türkiye'nin geleceğine değer katacak.
Yeni müfredat
Değişimi okumak, değişime göre kendimizi de gözden geçirmek zorundayız. Bir yandan okulların, dersliklerin fiziki ihtiyaçlarını gidermek, diğer yandan da eğitimin içeriğini geliştirmek mecburiyetindeyiz. 1 yıldır MEB çalıştı. Bütün uzmanlarla, velilerle görüştü. Uzmanlar aylarca çalıştı. Arkasından müfredat son şeklini aldı. Hayatın ihtiyaçlarına cevap veren bilgilerle yeniden oluşturuldu. Uluslararası eğitim standartları esas alınarak yapıldı. Yeni müfredatta yabancı dil eğitimi de yeniden ele alındı. Yıllarca gramer kurallarını öğrenen ancak bir türlü yabancı dili öğretemeyen bir sistem vardı. Artık bu sistem terk ediliyor. Doğrudan pratikten yola çıkılarak, dil öğretme başarısı gösteren ülkelerin uyguladığı yöntem hayata geçiriliyor.
Bazıları diyor ki, "Müfredatı niye değiştiriyorsunuz?". Tabii ki değiştireceğiz. Siz gençlerin ihtiyaçları değişim gerektiriyor da onun için değiştiriyoruz. Bu yeniden yazılmış müfredatla işe başlayacaksınız. Hayırlı olsun.
Velilerden benim istirhamım yeni müfredatın kapağını bile açıp okumamış ama şu da yokmuş bu da yokmuş gibi dedikodu edenlere itibare etmeyin. Bizi bir ve beraber yapan değerlerimizin ne olduğunu biliyoruz ve bunlar da öğretilmeye devam edilecek.
Okullar özgür düşünmenin, sorgulamanın, eleştiri kültürünün de öğrenildiği mekanlardır. Tarihimizi, kültürümüzü, inanç değerlerimizi en güzel şekilde, en doğru şekilde kazandırmanın yolunu bu müfredatta göreceksiniz.
Hükümet olarak, ülkemizin eğitim konusundaki eksikliklerine daha da iyi seviyeye ulaşması için gereken her türlü tedbiri alıyoruz. Okul açıldığında bizim kitaplarımız yoktu.
TEOG açıklaması: zaman içerisinde yarışa döndü, stresinizi artırdı
Bugünlerde TEOG konuşuluyor. Kalksın mı, kalsın mı? İşte bu. Nereye gideceğinize karar vereceksiniz, TEOG denen şey buna yardımcı olacak. Aslında TEOG bir giriş sınavı değil, sizin okulda girdiğiniz imtihanlardan, her sömestr bir tanesini Milli Eğitim Bakanlığımız Türkiye'nin her tarafından merkezi olarak yapıyor. Böylece okullardaki notların yanı sıra aldığınız notların yanı sıra alınan notlar da dikkate alınarak sizin ortaokuldan sonra en uygun, en iyi istediğiniz liseye gitmenizin hazırlığını yapıyor. Ama zaman içerisinde TEOG yarışa döndü. Sizin stresinizi artırdı. Uykularınız kaçırdı değil mi? Sizi stresten kurtaracak şekilde gereken çalışmaları yapacağız, 8. sınıfı bitirdiğinizde hangi tarafa ilgiliniz varsa, "Ben spor okuluna gideceğim" buyur git. "Ben edebiyatçı olacağım" sen de sosyal bilgilere git. "Ben din alimi olacağım" sen de İmam Hatip Lisesi'ne git.
"Okul yönlendirecek"
Ortaokulda yönlendirileceksiniz. Okul yönlendirecek. Öğretmenlerimiz yönlendirecek ve anne, babalarınız yönlendirecek. Mesele bu. Sistem değişikliği diye bir şey yok. Amacımız yavrularımızın ortaokuldan sonra gönül rızası ile istedikleri, kabiliyetlerinin en uygun olduğu lise kısmına devam etmeleri. İstenmeyen aş ya karın ağrıtır ya baş. Onun için istediğiniz yere gideceksiniz.