Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:
Tarihi ile kültürü ile tabiatı ile gölü ile tüm dünyaya kucak açan Van. Özü bir, sözü bir, güzel insanların şehri Van. Bir asır önce kendisini işgal eden düşmanı söküp atan Van. Nice gönül sultanına ev sahipliği yapan Van'ı ben de gönülden selamlıyorum. Van'ın tüm ilçelerini selamlıyorum. Van bugün bambaşka. Havalimanından buraya kadar Vanlı kardeşlerimin sevgisini gördüm, coşkusunu gördüm. Size yetişmek için onlarla çok fazla çay muhabbeti yapamadık. Dönüşte de onlarla yapacağız inşallah.
MASUM İNSANLARIN KANI ÜZERİNDEN PROPAGANDA YAPMAK İÇİN HERKESİ İSTİSMAR ETTİLER
Kardeşlerim Vanla aramıza kimseyi sokmadık, sokmayız. Birileri yıllarca milletimizin içine nifak sokmaya çalıştı, milleti alevi-sünni diye ayırmaya çalıştılar. Bu uğurda nice gençler toprağa düştü. Peki sonuçta ne oldu? Gördük ki bunlar ülkemizde hesabı olanların oyunlarıymış. Biz devletin, hükümetin, milletin tüm imkanlarını kullanarak Van'ı ayağa kaldırmaya çalışırken onlar da bunu engellemeye calıstılar. Ben depremin olduğu gün Erciş'e geldim. Biz dertliydik, buraya geldik. Biz size aşığız, aşık. Onun için bakanlarımla beraber buraya geldim. Biz Van'ı kendi haline bırakamazdık. Bundan 3-4 yıl önce mahallerimizi birbirinden ayırmak için tüneller açtılar, insaların evlerine, mahremlerine girdiler. Masum insanların kanı aksın da onun üzerinden propaganda yapmak için herkesi istismar ettiler.
BİZ ONLARI İNLERİNDE YOK ETMESEK HALA MASUM İNSANLARIN KANINI DÖKECEKLER...
1996 yılında Tatvan'da bunlar katletti. 1998 yılında lise öğrencilerini taşıyan servis aracına bunlar saldırı düzenledi. Hala aynı alçaklığı yapmak istiyorlar. Biz onları inlerinde yok etmesek hala masum insanların kanını dökecekler. Kardeşlerim, neden Cudi'ye, Gabar'a girdik? Benim halkımı rahatsız etmesinler diye. 13-14-15 yaşındaki kızlarımızı Kandil'e kaçıranlar bunlar değil mi? Diyarbakır belediyesi önünde haftalarca ağlayan analar benim annelerim değil mi? Bunlar ben başbakanken geldiler, bana dertlerini anlattılar. Biz ülkemizdeki tüm kesimler gibi, Kürt kardeşlerimizin hak ve özgürlükler konusundaki sorunlarını çözmek için çok çalıştık. Kimsenin yapmadıklarını kimsenin söyleyemediklerini söyledik, riskler aldık.