Bauhaus Akımı nedir? Google'nin Doodle'si Bauhaus Akımı ne demek?

Google, Bauhaus Akımı'nın 100. yılı nedeniyle özel bir Doodle hazırladı. Google'nin, 12 Nisan 2019 için hazırladığı Doodle, büyük merak konusu oldu. Milyonlarca kullanıcı, Bauhaus Akımını araştırmaya başladı. Peki Bauhaus Akımı nedir? İşte Bauhaus Akımı hakkında merak edilen ayrıntılar...

Anlamlı günler ve önemli yıl dönümlerinde yaptığı Doodle'lerle kullanıcılarına sürprizler yapan Google'nin, 12 Nisan 2019'da yani bugün için hazırladığı Doodle, büyük merak konusu oldu.

Google, Bauhaus Akımı'nın 100. yılı nedeniyle Doodle hazırlarken milyonlarca kullanıcı Bauhaus Akımı'nı araştırmaya başladı. Peki Bauhaus Akımı ne demek ve ne anlama geliyor? İşte detaylar...

BAUHAUS NE DEMEK?

Bauhaus 1919 yılından itibaren 20. yüzyıl boyunca sanatın özellikle mimari alanında yeni akımlar yaratmış bir okuldur. Almanya'nın Weimar kentinde kurulduğu zaman dünyanın en seçkin mimarlarını ve sanatçılarını bir araya getiren Bauhaus, bu sayede yalnızca bir eğitim kurumu olmaktan çıkmış yeni bir sanat akımının öncülüğünü yapmıştır. Mimari alanda açılan bir okuldan sanat ekolüne dönüşen Bauhaus, sanatsal üretimin merkezlerinden biri haline gelmiştir.

Bauhaus, sanatın konuşulup tartışıldığı ve yeniden yorumlandığı bir ekol olarak, 21'nci yüzyılı da etkilemiştir. Bauhaus mimaride olduğu kadar endüstriyel tasarım ve şehir planlama gibi konularda yenilikler getirmiş, yeni bir mimari akım yaratarak, sanatın tüm dallarını etkilemiştir.

BAUHAUS AKIMI NEDİR?

Bauhaus Akımı'na göre mimarlık, ressamlık, heykeltıraşlık ve zanaatkârlık iç içe olmalıydı. Bu sanat akımının temelinde sanatsal ve uygulamalı öğretim yatıyordu. Bir önceki yüzyıla damga vuran Sanayi Devrimi'nin en önemli ürünlerinden olan makine, Bauhausçular tarafından önemli eleman olarak görülüyordu.

Bauhaus Akımı öncüleri; sanat ve zanaat konusunda yaşanan ikileme son verme amacında oldukları için endüstri ürünleri tasarımına da önem veriyorlardı. Her öğrenci kendi seçtiği çalışma atölyesine katılıp bitirdikten sonra, mecburi hazırlık kursunu tamamlamak zorundaydı. Böylelikle sanat, zanaat bilgisi, tasarım, endüstri, teknoloji ve uygulama bir araya getirilmişti.

Bauhaus'ta özgünlük yaklaşımı benimsenmişti. Her sanatçıdan stil taklidi veya tekrarı yerine kendi tarzlarını oluşturması bekleniyordu. 

Sağlam temeller üzerinde kurulan ve ilkelerinden taviz vermeyerek varlığını devam ettiren Bauhaus Akımı, mimarinin yanında diğer sanat dallarını etkilemeye ve hatta yön vermeye devam ediyor. 

BAUHAUS AKIMI TÜRKİYE'DE NASIL BAŞLADI?

BAUHAS AKIMI: İLK SERGİ 1923 YILINDA AÇILMIŞTIR

1923 yılında Waimer’de ilk Bauhaus sergisi açılmış, sergi sanat ve teknoloji birliğinin savunulduğu bir anlayışı ortaya koymasıyla, uluslararası büyük bir beğeni kazanmıştır

 Bauhaus’un estetik düşüncesinin önemli referansları olmuştur. Ayrıca bu dönemde ortaya çıkan prototip ürünleri endüstriye satabilmek için Bauhaus Anonim Şirketi kurulmuş, Bauhaus’un geliştirdiği yeni fikir, 20.yüzyıl yaşam tasarımını, ürün tasarımını, çelik mobilya, işlevsel mimari ve litografi alanlarını da etkilemiştir.1920 yılında da düz çatı modern mimarinin simgesi sayılmış, Gropius bu temel üzerinden, yola çıkarak yapılarda düz çatı uygulanmasına karar vermiştir. 1927 yılında da Hannes Mayer’in İsviçre’den gelişiyle Bauhaus bünyesinde mimarlık bölümü açılmış, 1928 yılında Gropius’un müdürlük görevinden ayrılmasıyla, yerine Hannes Meyer geçmiştir. Böylelikle Bauhaus Okulu mimarlık eğitimine başlamıştır. Rastyonalist-pürist formlar,işlevselcilik ve teknolojiyi vurgulamak gibi bakışlardan hareketle, 1930’larda Bauhaus mimarlıkta, uluslararası üslubunun ortaya çıkışında önemli bir rol oynamıştır (Özgüven,
1988: 103). Ancak Meyer, 1930 yılında yerel yönetimlerle sürtüşmesi sonucu istifa etmiş, yerini, Berlin’li Mimar Mies Van Der Rohe’ye bırakmıştır.Van Der Rohe de “az ve öz” sloganını kullanarak Bauhaus’un ve 20. yüzyıl mimarisinin başlıca tavrını oluşturmuştur (Bektaş, 1991: 81; Normand vd., 1996: 152-153). Van Der Rohe’nin endüstriyel tasarımlarından “Metal İskeleler”, Gropius’un, “sosyal konut projeleri “ ve Adler Marka “otomobil dizaynları”, Marchel Breuer’in “krome kurşun borulu, kolçakları sırtı ve oturma yeri deri olan koltuğu, çocuk sandalyesi ve masası” gibi endüstriyel etkilerden dolayı Bauhaus, “Toplum için Sanat” ve en “üstün estetik ile en ucuz fiyat”, sloganlarını ve çağdaş endüstri dizaynlarının ilk ortaya konan örneklerini oluşturmuşlardır. Bütün bu çalışmalar, Rietvelt’in 1917 yılında yaptığı iskemlesinde de görüldüğü üzere, “makine endüstrisi” hareket noktasından yola çıkmış, makine yapısı çeşitli eşyaları, bütün bu örneklerden sonra geçerli hale gelmiş ve “faydalı sanat” sloganı tüm dünyaya yayılmıştır

BAUHAS AKIMI: TÜRKİYE'DE 1957 YILINDA ETKİSİNİ GÖSTERMİŞTİR

Bauhaus, mimari, ürün ve görsel iletişimi etkileyen ve yaşama geçiren, modern bir tasarım üslubu yaratmıştır. Görsel eğitime modernist bir tavırla yaklaşan bu okul, sınıflara hazırlık sistemi getirmesi ve özgün öğretim yöntemleriyle, görsel teoriye büyük katkıda bulunmuştur. Bauhaus, güzel sanatlarla, uygulamalı sanatlar arasındaki sınırları da ortadan kaldırarak, sanatı tasarım yoluyla, yaşamla yakın bir ilişki içerisine sokmayı amaçlamıştır. Baskıcı düzenin kapattırdığı Bauhaus Okulu, dünyanın birçok ülkesinde aynı düşünceden hareketle yeni oluşumlara kaynaklık etmiştir. Bauhaus’un Türkiye bağlantısı ise, 1957 yılında İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu ile olmuş, bu okulun başına, Bauhaus kökenli Alman Prof. Adolf G. Schneck getirilmiştir. 1971-1976 yılları arasında da öğretim yönetmeliğinde ve programlarında, lisans düzeyinde çağdaş bir öğretimin gerektirdiği düzenlemeler gerçekleştirilerek, Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu, Güzel Sanatlar Fakültesi adı ile Marmara Üniversitesine bağlanmıştır  Bu ekolun diğer bir uzantısı da, Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi olmuştur.


Bauhaus’un temel düşüncesi ve tasarım anlayışı bir eksen olarak önce kendi dönemini, daha sonra Ulm Tasarım Yüksek Okulu ve Alman endüstrisinin katkılarıyla Alman tasarım kültürünü, dolaylı olarak da modern çağın tasarım kültürünü etkilemiştir. Bauhaus hareketi, geçmişte olduğu gibi bugün de sanatın radikal bir biçimde modernize edilmesi amacını taşımaktadır. Bauhaus aslında, geleceğin inşası olan bir ütopyanın, bütün sanat
alanlarını aynı potada buluşturmasıdır. Sanat ve zanaat bir uyum içerisinde birbirlerine bağlanmasıyla serbest ve uygulamalı sanat arasındaki ayrım da ortadan kalkmıştır. Bauhaus akademik eğitim sistemine sırt çevirmek suretiyle ve biçimlendirme esaslarını yeniden düzenleyerek, özellikle atölyeyi modern endüstri biçimindeki yapılandırmalar için öne çıkartarak ve favori olarak göstererek, sanat eğitimi alanını reforme etmesiyle, gerçek sanatsal tavrı ortaya koyabilmişlerdir. Bauhaus’dan bugüne dek tasarım alanında büyük bir gelişme göze çarpmaktadır. O da bugünün koşullarında, sanatçıların topluma karşı belli bir sorumluluk taşıma dönemidir. Bauhaus’un yüklendiği, estetiği endüstriye kabul ettirip, topluma yayma dönemi başını alarak gitmiş ve biraz da aşırı bir biçimciliğe dönüşmüştür. Bauhaus zamanında, sanatçıların yarattıkları modellere tedbirli yaklaşan endüstri, günümüzde biçimci tasarımları adeta paylaşamamaktadır. Mimar Van Der Rohe’nin 1957’de söylediği, “Bauhaus bir fikirdi. Onun dünyadaki tüm ilerici okullar üzerindeki büyük etkisinin temelinde, onun bir fikir olma gerçeğinde yatmaktadır. Böyle bir etkiye ne bir organizasyonla, ne de propagandayla ulaşılabilir. Yanlızca bir fikrin böyle bir etki yapma gücü vardır ki, geniş yankılar uyandırabilsin” sözleri bu olguyu en iyi özetleyen ifadelerdir.

Kaynak: Serap BULAT - Mustafa BULAT - Barış AYDIN

Gündem Haberleri