Türkiye yeni tip koronavirüsle mücadele ederken Sağlık Bakanlığı bünyesinde kurulan Bilim Kurulu üyesi doktorlar, vatandaşları virüse karşı uyarmaya devam ediyor.
Prof. Dr. İlhami Çelik, koronavirüs tedbirleri ile ilgili DHA muhabirine açıklamalarda bulundu. Kayseri Şehir Hastanesi'nde tüm önlemleri aldıklarını kaydeden Prof. Dr. Çelik, "Bu tür virüsü taşıyan insanlarımızın diğer insanlara bulaşmasını engellemeye yönelik bütün tedbirlerimizi aldık. Dolayısıyla hastalarımızı muayene ettiğimiz alanlar, gezeceği alanlar ve yatacağı alanlar diğer hastalardan tamamıyla farklı. Ayrıca diğer hastaların sayısının azaltılmasına yönelik çalışmalar yapıldı. Bütün vatandaşlarımıza bakanlığımızın genelgeleri doğrultusunda acil durumu söz konusu değilse hastaneye gelmemeleri konusunda uyarıları yapıldı. Biz de bu çerçevede düzenlememizi yaptık. Hasta sayımız eskiye oranla çok düştü. Bu salgın için istediğimiz bir şey. Eğer uzun vadede ameliyatı olacak bir hastaysa bu kişilerin şu an için hastaneye gelmemelerini rica ediyoruz. Acil durumlarda kendilerini diğer hastalardan olası vakalardan ayırt etmek için tüm çabalarımızı sarf ettik. Onların muayene alanları farklı, diğer hastaların muayene alanları farklı" diye konuştu.
"PERSONELİMİZİN İHTİYAÇLARINI GİDERMEYE ÇALIŞIYORUZ"
Prof. Dr. Çelik, hastane personelinin koruyucu ekipmanı olduğunu söyleyerek, "Hepsinin çalıştığı alanlara göre önlüğü, maskesi ve gözlüğü hazır. Bununla ilgili personelimize mümkün olduğu kadar koruyucu malzemeleri yetiştirmeye çalışıyoruz. Elbette bu süreçte kullanımın daha fazla arttığını kabul etmek lazım. Ancak biz de hastane yönetimi olarak bu konuda elimizden geleni yapıyoruz. Gerek maske gerekse de önlük üretimi konusunda diğer kuruluşlarla çalışmalarımız devam ediyor. Personelimizin dezenfektan ve diğer ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyoruz" dedi.
"YAŞAM ŞEKLİMİZİ DEĞİŞTİRMEMİZ GEREKİYOR"
Halka koronavirüs tedbirlerine ilişkin önerilerde bulunan Çelik, "1,5- 2 aylık süreçte çok fazla kapalı alanlara girmemelerini öneriyoruz. Hava sirkülasyonunun çok az olduğu alanlardan kaçınmamız gerekiyor. Hava sirkülasyonunun fazla olduğu yerlerde bulunmalarının bir sakıncası yok. İnsanlar dağda, tepede dolaşabilir ama buradaki amaç insanların diğer insanlardan uzak durmasıdır. Bilindiği üzere tokalaşmamak öneriliyor. Bu süreçte yaşam şeklimizi değiştirmemiz ve dikkatli olmamız gerekiyor. İnsanlarla en az 1 metre mesafesini korumalıyız. Evlerde insanlar eğer ki sıkıldılarsa mümkünse asansörleri kullanmadan dışarı çıkabilirler. Ancak kesinlikle kapalı alanlara girmemelerini öneriyoruz" diye konuştu.
ELLER, YÜZE VE GÖZLERE ÇOK FAZLA DOKUNDURULMAMALI
Hijyen konusunda aşırıya kaçılmaması gerektiğini de belirten Prof. Dr. Çelik, "Bununla ilgili aşırı kimyasalları kullanmanın bir faydası yok. Bu sadece daha fazla toksit malzemelere maruz kalmamıza neden oluyor. Bu konuda kesinlikle aşırıya kaçmamak gerekiyor. Her şeyin ölçüsü var. Çünkü 'ilaç' denen şey doza bağlıdır. Azı fayda vermezken, çoğu da fayda vermez. Vatandaşlarımız su ve sabunla kendilerini korumaları gerekiyor. Eğer su ve sabun bulamıyorlarsa kolonya ve diğer dezenfektanları kullanabilirler. Bir de vatandaşlarımız ellerini yüzlerine ve gözlerine çok fazla dokundurmasın" dedi.