BİNALİ YILDIRIM EKREM İMAMOĞLU CANLI YAYIN SONA ERDİ
Binali Yıldırım Ekrem İmamoğlu, İsmail Küçükkaya moderatörlüğünde canlı yayın sona erdi.
Moderatör İsmail Küçükkaya, adaylara medeni davranışı için teşekkür ederek canlı yayını başlattı.
Adaylar Babalar Günü dolayısıyla birbirlerine hediyeler verdi.
İsmail Küçükkaya, ilk soruyu Binali Yıldırım'a sordu. Küçükkaya, "Biz bu seçime niye gidiyoruz?" diye sordu.
OYLAR ÇALINDI
Binali Yıldırım: "Bazı garip işler oldu. Şaibeli durumlar oldu. YSK bu seçimin yenilenmesine karar verdi. Biz bu seçimin yenilenmesini değil oyların tamamının sayılmasını istedik. Ancak CHP itirazlarımızı kabul etmedi. Keşke CHP de kabul etseydi ve İstanbullular yeniden sandık başına gitmeseydi. Bu seçimde oylar çalındı." dedi.
Ekrem İmamoğlu: Oyların tekrar sayılmasını istedik ama 'CHP istemedi' yorumu tamamıyla yanlış yorum. 31 Mart gecesine dönelim. Hızlıca hatırlayalım. Saat saat hatırlayalım. Öncelikle yaklaşık 1 saat olmadı ki, seçim kapanalı bir televizyon kanallarının bir kısmı burada göründüğü gibi yüzde 63.84, yüzde 33.99 diye yasakları çiğneyerek bir süreç başlattı. Bu süreç devam etti. Veri almama kısmı 12 saate yakın sürdü. AA oylar yüzde 98.8'e geldi. Ne olduysa sayın Yıldırım 'Ben seçimi kazandım' dedi. Tam saat 23.25'de açıklama yapıldı. Ne tesadüf ki AA yayını kesti. Sayın İl Başkanı AK Parti adına açıklama yaptı. "Biz 30 bin 86 sandığa göre 3 bin 870 oyla seçimi kazandık" dedik. Ondan yaklaşık 2 saat önce biz dedik ki 'Hayır bir seçimi kazandık' dedi. YSK Başkanı bizi teyid eden açıklama yaptı. Tutanak burada. 24 bin 57. Şunu unutmamaları lazım. Birkaç aşaması var oy sayımın 23 bin 57 ile başlayan süreç günün sonunda 13 bin 29'a indi.
KÜÇÜKKAYA: Oylar çalındı iddianızda ısrarlı mısınız?
YILDIRIM: Evet oylar çalındı. Yüzde 10'u sayıldı 13 bin 929'a düştü. Geriye kalan yüzde 90 sayılsa farklı sonuç çıkacağı aşikar. Malesef bir dirençle karşılaştığımız için saydıramadık.
Ekrem İmamoğlu ile Binali Yıldırım ortak yayında
KÜÇÜKKAYA: Oyları kim çaldı sorusu...
YILDIRIM: Onu bulacak olan yetkililerdir. Siz yolda gidiyorsunuz birisi cüzdanınızı çekti. Polise gidiyorsunuz 'cüzdanım çalındı' dersiniz. 'Benim cüzdanım yer değiştirdi' demezsiniz. Oyların yer değiştirildi, bu çalınmadır. Nitekim sayımlarda da bu ortaya çıktı. YSK da bu delilleri dikkate alarak seçimin yenilenmesine karar verdi.
KÜÇÜKKAYA: Aynı soruyu size de seçmek isterim. Ben bir İstanbul seçmeniyim. Herhangi bir kusurum yok. Bu seçime niye gidiyorum?
CHP OYLARIN TEKRAR SAYILMASINI İSTEMEDİ
İMAMOĞLU: Oyların tekrar sayılmasını istedik ama CHP istemedi yorumu tamamıyla yanlış yorum. 31 Mart gecesine dönelim. Hızlıca hatırlayalım. Saat saat hatırlayalım. Öncelikle yaklaşık 1 saat olmadı ki, seçim kapanalı bir televizyon kanallarının bir kısmı burada göründüğü gibi yüzde 63.84, yüzde 33.99 diye yasakları çiğneyerek bir süreç başlattı. Bu süreç devam etti. Veri almama kısmı 12 saate yakın sürdü. AA oylar yüzde 98.8'e geldi. Ne olduysa sayın Yıldırım 'Ben seçimi kazandım' dedi. Tam saat 23.25'de açıklama yapıldı. Ne tesadüf ki AA yayını kesti. Sayın İl Başkanı AK Parti adına açıklama yaptı. "Biz 30 bin 86 sandığa göre 3 bin 870 oyla seçimi kazandık" dedik. Ondan yaklaşık 2 saat önce biz dedik ki 'Hayır bir seçimi kazandık' dedi. YSK Başkanı bizi teyid eden açıklama yaptı. Tutanak burada. 24 bin 57. Şunu unutmamaları lazım. Birkaç aşaması var oy sayımın 23 bin 57 ile başlayan süreç günün sonunda 13 bin 29'a indi.
KÜÇÜKKAYA: YSK'nın kararı verildi, biz seçmen olarak zarfın içerisine 4 pusala attık. Nasıl olur da 3'ü geçerli 1'i geçersiz sayılır?
AA VERİYİ NEDEN KESTİ
İMAMOĞLU: AA bu veriyi niye kesti. Sayın Yıldırım'ın bir açıklaması yok. Sayın Bakanlarla görüştüğünü ifade etmişti. Niçin 12 saat veri verilemedi. 20 bin 388'e maddi hatalardan sonra inildi. Geçersiz oylarla beraber sayı 13 bin 888'e indi. Sonra AK Parti yetkilileri sondaj yapacağız dedi. Ve 13 bin 729'a indi. YSK bir karar verdi, 24 binden 14 bin 657'ye inen oy oranı. Şu zarf, 4 oy var burada. Oyları çıkarıyoruz. Muhtarlık seçimi aynı zarfta, ilçe belediyesi meclis üyesi seçimi, pırıl pırıl, ilçe belediye başkanlığı seçimi, 25'i AK Parti kazandı. Bu da pırıl pırıl. Şaibesi Büyükşehir Belediye Başkanlığına dokunuyor. Yani şu 20 TL. Diyorsun ki, 'Senin 20 TL'nin 5 TL'si sahte' Buna hiç kimse inanmaz. Bu süreçte çaldılar, kime? Ben de bilmiyorum olmaz. Bu çaldılar lafı olmaz. Kime söylüyorsunuz? AK Partili sandıkta görev alan kardeşlerime mi söylüyorsunuz? İYİ Parti CHP'lilere mi söylüyorsunuz? Mektupta çaldılar diye bir tarif yok. Meydanlarda, caminin önünde çaldılar sözü var.
KÜÇÜKKAYA: O gün ne oldu?
YILDIRIM: Olayları çarpıtmanın gereği yok. İsmail Bey, halka konuşuyorum. Aradaki nihai fark 13 bin 729. Başlangıçta 29 bin 504 küsür. Kaldı ki Ekrem Bey ilk açıklamasını akşam 9'da yaptı. '9 puan öndeyiz' dediği açıklama. Benim ilk açıklamam 11.25'tir. Eldeki bilgilere göre 'biz seçimi kazandık' dedi.
KÜÇÜKKKAYA: Bu hata mıydı?
YILDIRIM: Hayır orada bir hata yok. AA niye yayını kesti, kesmedi, benim işim değil. Mazbatalar işleniyor ona göre genel merkezimizden teyit de ediyoruz. 4 pusula meselesine gelelim. Bu tamamen aldatmacıdır. 4 ayrı pusula var. Ama itiraz edilen Büyükşehir Belediye Başkanlığı oyu. İlçeler için itiraz var. Maltepe için MHP, Büyükçekmece için AK Parti, Sancaktepe için CHP. Neden tamamını saydırdı? Demek ki orada şüphesi var. İtitaz olan pusula sayılır. Biri niye çalındı gibi işi çarpıtmanın gereği yok.
KÜÇÜKKAYA: Aynı zarftan çıkanlar için yorum yapılıyor
YILDIRIM: Oylar ayrı sayılıyor, tutanaklara ayrı geçiyor. Ayrı pusulularda. Biz buna itiraz ediyoruz."
KÜÇÜKKAYA: Siz de uzun bir kampanya yürütmektesiniz. Sizin de yeni seçimi anlatmanızı isteyeceğim. Yeniden sayımı sayın Yıldırım ve AK Parti söylüyor. Özellikle sizden 23 Haziran'a ilişkin yorumlarınızı istiyorum.
YENİLENEN BİR SEÇİM DEMOKRASİ MÜCADELESİDİR
İMAMOĞLU: Saat 9 gibi açıklama yaptığım doğrudur. AA gibi garabet rezillik yaşıyoruz, bizim oranımız şudur dedik. Yaklaşık 1,5 saatin üzerine televizyon kanalları hukuksuz yayın yapmıştır. Sayın Yıldırım AA beni ilgilendirmez diyor, bakanlarıyla görüşüyor. Saat 2.20'de benim açıkladığım 30 bin 86 sandığa göre kalan sayıya göre, artık seçimin sonucunun değişme imkanı kalmamıştır. 1 Nisan'daki veri burada, birleştirme tutanağı burada. 24 bin 57. İşinize geldiği gibi rakamlarla oynamayın. Yalan, uydurma ifade hoş değil. Gerekçeye göre karar veriyor YSK. Sayımı yapan kişilerin hukuka aykırı olduğunu söylüyor. YSK'nın kararında 'çaldılar' yok. Sadece ve sadece sandık kurulunun üyelerine bakıyor. Sayın Yıldırım ve ekibi, arkadaşları soyadına göre, yüzüne bakıp seçmeni tanıdıklarını söylediler. 2019'da yapılan yenilenen seçim bir demokrasi mücadelesidir. Ben seçilmiş belediye başkanıyım. Yenilenen seçim bir demokrasi mücadelesidir. 16 milyon insanın hakkını, kul hakkını yiyenlere karşı verilen demokrasi mücadelesidir. Beka sorunu var diyenler, kendileri de ifade ettiler. Bu süreçte hiç beka sorunu yok, konu İstanbul'a döndü."
KÜÇÜKKAYA: Ben 31 Mart'ta seçimde oyumu kullandım. Diyelim Binali Yıldırım'a oy verdim veya sandığa gitmedim. Sorum şu; neden size oy vereyim?
İMAMOĞLU: Bakın 31 Mart akşamını geçelim dedi sayın Yıldırım, geçemeyiz. Çok mühimdir, çarpıcıdır. AA'nın veri girişimi, sayın Yıldırım'ın kazandık demesi, daha sonra il başkanının sayı vermesi. Tam o saatlerde bütün İstanbul gönül belediyesi kazandı diye afişler astı. Biz tutunaklarımızı alıp merkemizimize getirmeseydik, onlarca insan o mücadeleyi vermeseydi bu iş biterdi. Gönülden söylüyorum o işte yüz binlerce görev yapan insanın hakkı vardır. Maddi hatalar olur, düzeltilir, karar verilirse, geçersiz oylar sayılır. Yeniden oyların sayılması diye bir şey yok. YSK'nin böyle bir refleksi yok, içtihatı yok. Bu süreç bir kurgudur. AA Genel Müdürüyle görüşmedim demek, ben inanmıyorum. AA yanlış yapmıştır, insanları yanıltmıştır demek verilmesi gereken hesaptır. Gönül belediyeciliği afişleri İstanbul'da niye yaygınlaştı. 23 Haziran'da biz AK Parti'ye diğer partilere oy vermiş olsun, herkes için biz kul hakkı yiyenlere mücadele veriyoruz. Aynı zamanda İstanbul, normalleşme, güleryüzle kucaklaşma, temiz bir yönetim mücadelesi, kibirden arınmış, ben bilirim anlayışı değil. Biz 23 Haziran'da herkesin oyuna talibiz. Biz AK Partili kardeşlmerimizden oy istiyoruz.
KÜÇÜKKAYA: Ben diyelim İmamoğlu'na oy verdim. Ben neden Binali Yıldırım'a oy vereyim efendim buyrun
YILDIRIM: İthamlar var. Kul hakkı yemek, kibir abidesi olmak. Bunlar kimi adresliyor. Bu seçime beraber girdik. Biz açıkça bir seçim sonrası yaşanan olayları bir hukuk mücadelesini vererek hakkımızı aradık. Bu başka yerlerde de oldu. Biz çok istemedik tekrarlanmasını. Bu CHP'nin tamamımın sayılmasına direnmeseydi bu seçim tekrarlanmayacak. Biz bunu yüzde 10'unun sayımından aradaki farkı görünce rahatlıkla söylüyorum. Biz birbirimize yakın oy aldık. Aradaki fark 13 bin 729'dur. Rakamları birbirine karıştırmaya lüzum yok. Hal böyleyken birbirimize yakın oy almışız, niye benim lehime oylar kazanılıyor da Ekrem Bey'inki kazanmıyor. Ben 10 kazanıyorum Ekrem Bey 2 kazanıyor. Bu dürüst bir seçim mi? Ben AA'yla görüşmedim. Görüşseydim görüştüm derim. Benim en tahammül edemeyeceğim şey yalan konuşmak.
KÜÇÜKKAYA: Niye kesilmiş olabilir efendim yayın akışı
YILDIRIM: Ben ne bileyim. Biz elimizdeki sayıları işleyerek açıklamasını yaptık. Onun sebebi araştırılır bulunur ayrı konu. Benim bakanlarla görüşmem, bir algı oluşturulmaya çalışıyor. Ben Bakanlarla her zaman görüşürüm.
KÜÇÜKKAYA: Sayın Soylu ile görüşmüştünüz?
YILDIRIM: Evet her zaman görüşürüm, neyi ima ediliyor, böyle şey olur mu?
VAATLER
KÜÇÜKKAYA: Sizin vaatleriniz var doğalgaz indirimi, dar gelirli ailelere indirim, İSPARK indirimi. Rakibinizin de 18 günlük başkanlığı var. O tarihte başlattığı su indirimi gibi. Hem vaatlerinizden bahsederken şöyle eleştiri geliyor. AK Parti 25 yıldır, çeyrek asırdır İstanbul'un belediyesini yönetiyor. Neden bugüne kadar yapılamadı deniyor. Nasıl yanıtlarsınız?
25 YILDA ÇOK ŞEY KAZANDIRDIK
YILDIRIM: 25 yıldır AK Parti belediyeciliği İstanbul'a çok şey kazandırdı. 94'te kişi başına 14 litre su veriliyordu şimdi 101 litre su veriliyor. Istranca'dan sayın Cumhurbaşkanımızın belediye başkanımızın döneminde İstanbul'a su getirildi. Melen'den, Sakarya'dan su getirildi. Öyle olduğu için gelecek 40 yılın suyu var. Arıtma şu anda yüzde 99,5. Yeşil alan İstanbul'da 10 milyon metrekareden 60 milyon metrekare şu anda. 1500 otobüsü vardı şu anda 6 bin 500 otobüsü var. Şu anda 376 kilometre metro var. Bu sene sonu açılacaklarla birlikte.
KÜÇÜKKAYA: Mesela Ekrem İmamoğlu'nun söz verdiği indirimler vardı ya. Önce karşı çıkıldı.
YILDIRIM: Su indirimi bizim vaadimizde de var. Nitekim AK Parti grubunun önerisiyle ortaya çıktı. Ekrem Bey'in indirim tarzıyla değil bizim tarzımızla kabul edildi.
KÜÇÜKKAYA: Siz 18 gün boyunca İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptınız. Birtakım uygulamalarınız oldu, şeffaf yönetim, su indirim gibi. Bu 18 gün ne oldu?
İMAMAOĞLU: Binali Yıldırım'ın yalan konuşmasına programa saygım gereği müdahale etmedim. Ben yalan konuşmam. 23 Haziran sürecine dair verdiğim sayılar tamamen belge üzerindendir. Birleştirme tutanağından veriyorum. 6 ilçede yapılan, kiminin sandık bölgeleri belli. Oluşan fark 469. Yani artısı, eksisiyle. Sayın Yıldırım'ın anına pozitif fark budur. Esas fark geçersiz oylardandır. Yanlış kampanya yönettiniz. Kampanyada ampüle bas dediniz. Biz 18 günde vaadettiklerimizi tek tek yerine getirdik. Bizim birçok projemiz kopyalanıyor. Biz açıklad ığımızda ulaşım indirimini parayı nereden bulacaksınız dediler. 25 yıldır yaptıkları, elbette yapacaksınız. 25 yıl.
YILDIRIM: Sorduğu için söylüyorum.
KÜÇAKKAYA: Diyalog yok
İMAMOĞLU: 20 saniye alacağım var. Tabii ki yapacaksınız. Sayın Cumhurbaşkanı belediye başkan oldu. İyi de bir dönem geçirdiler o zaman. Bunları inkar etmenin anlamı yok. Su indirimi, ulaşım indirimi bizim önerimiz. Biz taahhüt ettik, yerine getirdik. Bence alkışlasalardı, daha makbuldü. Ama kopyada çekseler, zaten öyle olmalıdır."
KÜÇÜKKAYA: Binali Bey'e bir soru sorar mısınız?
İMAMOĞLU: Tekrar soruyorum, sayın Yıldırım AA o akşam yaptıkları sizin için ne ifade ediyor? Bunun cevabı benim için çok önemli.
KÜÇÜKKAYA: Anladığım şuysa bu açık oturumda 31 Mart'ta ağırlıklı olarak...
İMAMOĞLU: Kısıtlama mı getiriyorsunuz?
KÜÇÜKKAYA: Hayır
İMAMOĞLU: İçinde birkaç soru birleşebilir. Bakanlarla yaptığınız görüşmeleri çok doğal ve normal karşılarken AA ile hiç görüşmediğinizi ifade ediyorsunuz. Sabaha karşı İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin bilboard'ları 'gönül belediyeciliği kazandı' talimatı kimin tarafından verildi? Ben çaldıların kim olduğunu merak ediyorum.
YILDIRIM: Bunu AA açıklamalı. Normal bir şey değil, kabul ediliyorum ama bunu ben değil AA açıklanmalı. 25 tane AK Parti kazanmış İstanbul'da. Büyükşehir Belediye Başkanı meclis üyelerinin 180 tanesini kazanmış. Millet İttifakı 130 tane kazanmış. Seçimi kaybettik mi diyecektik? Ayrıca büyükşehir belediyesinde 50 fazla meclis üyesi kazanmışız. Anlamakta zorlanıyorum.
AFİŞLER NE İÇİN ASILDI
İMAMOĞLU: Sorum anlaşılmadı, bilboardlara afişleri niçin asıldı. Talimatı kim verdi? Bu doğru mudur? Yapılmalı mıydı?
YILDIRIM: Herhalde anlatamadık arkadaşa, Ekrem Bey'e. 39 belediyenin 25'ini AK Parti, nüfusun yüzde 65'ini teşkil ediyor, kazanmışız. 310 üyeliğin 180'ini kazanmış. Çoğunluk Cumhur İttiakı'nın. Sonuç buyken kaybettik mi diyecektik. O afişler partimiz tarafından asıldı. Nitekim bir iki gün sonra onlar da astılar. Daha YSK kararı verilmemişti.
KÜÇÜKKAYA: Şimdi Binali Bey size soracak. 3 dakikalık yanıt verdikten sonra molaya gideceğiz. Siz bir soru sorun, İmamoğlu yanıt versin. Sonra 10 dakikalık araya gideceğiz.
VERİ TABANINI NEDEN KOPYALAMAK İSTEDİNİZ
YILDIRIM: Siz gelir gelmez hemen büyükşehirin veri tabanını kopyalama talimatını neden verdiniz? Bunun Kişisel Verileri Koruma Kanunu'na aykırı olduğunu bilmiyor muydunuz, hukukçularınız sizi yanılttı mı?
İMAMOĞLU: Sayın Yıldırım'a şunu hatırlatmak isterim. Bu soru sayın Yıldırım'a soruldu ve şu cevabı verdi, 'Bir belediye başkanı belediyesiyle ilgili her türlü işlemi yapabilir' dedi.
YILDIRIM: Devamını neden okumuyorsunuz?
İMAMOĞLU: Bu cevabı verdi kendileri. Tekrar izah ediyorum. Bu bir veri yedekleme işlemidir. Veri kopyalaması yapılır ve yapılır. Verdiğimiz talimat da 31 Aralık, 31 Mart yani seçim gecesi. 18 Nisan bize mazbatanın teslim edildiği gün. Bunları milat kabul edilerek veri tabanlarının yedeklenmesi ve korunması. Afaki değişiklik yapılabilir, bize de ihbarlar geliyordu. Kaldı ki yapamadık, yetişmedi. Kaldı ki hukuksuz bir karar. Ancak veri yedekleme, yani bu kadar basit, kolay bir işlemi başka bir yere taşımak.
KÜÇÜKKAYA: Güvenlik açısından riski yok mu?
İMAMOĞLU: Hiçbir riski yok. Bu yine İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde olacaktı. Yani ajanlar basmış vs. yazık günah. Böyle kavramlar üretmek, sayın Yıldırım'a süreci daha iyi analiz etmesini dilerim, talep ederim. Bunu da uyarı olarak söyleyeyim, 'Bir belediye başkanı belediyesiyle ilgili her türlü işlemi, incelemi yapabilir'. Bu basit kavramla kendisine ifade etmek isterim.
YILDIRIM: Ben mutlaka cevap vermek isterim. Çarpıtma var.
KÜÇÜKKAYA: Burada moderasyon var. Ben sizlere adillikle sağlıyorum. Dönüşte size bununla ilgili söz hakkı tanıyacağım. Sevgili Türkiyem 10 dakika ara, daha sonra aynı mantıkla, mümkün olduğu kadar bütün soruların sorulduğu demokrasi meydanı devam edecek.
PROGRAMIN İKİNCİ YARISI
KÜÇÜKKAYA: Bu tarihi günde 16 Haziran 2019 Pazar akşamında demokratik hayatımız bakımından çok önemli kritik bir kavşaktayız. Şimdi ağırlıklı olarak ekonomi konularına da değineceğiz ama İstanbul için önem arzeden konular var. Sayın İmamoğlu'nun 18 günlük belediye başkanlığı süresi içerisinde veri kopyalamasına ilişkin olarak sorulmuştu. Sayın Yıldırım bir söz hakkım var demişti. Sayın Cumhurbaşkanı Tacikistan'da açıklama yaptı. 'Nihayetinde bu bir İstanbul seçimi, kazanan göreve gelecek' dedi. Sonuca herhangi bir itirazınız olacak mı?
YILDIRIM: Vatandaşlarımız bilsin biraz teknolojiyle aram iyidir, bu internet altyapısını biz yaptık. Veri yedekleme ayrı kopyalamak ayrı iştir. İstanbul'un bilgileri yedekleniyor. Veri yedeklemesi yapılmadan hiçbir şekilde veri saklanamaz. Bu güvenlik meselesidir. Bilgisayarınızda bile yedekleme sistemi vardır. Benim söylediğim cümlenin ön kısmını Ekrem Bey ifade etti. Efendim tabii ki belediye başkanı her şeyi inceleme yetkisi var. Ancak devamı var niye kopyalama ihtiyacı duysun. İstediği zaman istediği bilgiyi maiyetindekiler alır getirir. Benim söylediğimle burada ifade edilen aynı şey değil. Kaldı ki mahkeme kararı da onu da tanımıyor gibi şey, öyle de bir algı, o mahkeme kararı da yanlış dedi. Onun ilgisiz dediği, Eyüp'ten seçilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Meclis Üyesi avukat. Bu veri kopyalama işlemi bir FETÖ taktiğidir. Geçmişte bunu FETÖ yaptı. Üç tane dışarıdan uzman da görevlendirme yaptı. Bu başlı başına fecaat bir şeydir. Devlet umurunda böyle bir şey yok. Dışarıdan adam tayin edip en hassas yerlere, kozmik odalara tayin edemezsiniz. Seçim sonrası sayımda da itiraz süreci icap ederse yine olur. Bu sefer belki biz etmeyeceğiz sayın Ekrem Bey edecek. Ben iki taraf için de normal olduğunu düşünüyorum. Umarım itirazı gerektirmeyecek bir fark olur."
ORDU VALİSİNE HAKARET TARTIŞMASI
KÜÇÜKKAYA: Trabzon, Giresun'da kalabalık mitingler düzenlediniz. Trabzon ve Giresun mitinglerini tamamlayıp İstanbul'a dönmek üzereyken Ordu'ya gittiniz. Orada VİP'e girdiniz, milletvekilleri mi vardı, onları da açıklamanızı isteyeceğim. Ne oldu, neler oldu, neden sinirlendiniz, bir valiye hakaret ettiniz mi?
İMAMOĞLU: Duyuruları yapan arkadaşlarım var. Çok nettir. Trabzon'da bayramlaşma çağrısı yaptık. Muazzam bir karşılamaya dönmüştür. Sırasıyla ilçelerinde tabii bu muazzam süreç bence bir tuzakla, ne yazık ki tuzakla sona erdirilmek istenmiştir. Oradaki tavırlarım net, belli, nasıl sükunete çağırdığım belli. Tabii ki annemin orada düştüğü durum. Benim VİP diye bir derdim yok, sıkıntım yok. VİP süreçlerinin çok daha netleşmesi gerekir bu ülkede. Geçenlerin haddi hesabı yok. Dolayısıyla kaldı ki ben Trabzon'da 'beni şuradan geçirin' diye bir kavramım yok. Beni karşılayanlar, yollayanlar bir şey organize ediyor. Trabzon'da geçtik, Ordu'dan niye geçirilmedik, bilemiyorum. Ben ne söylediğimi biliyorum. Sayın Genel Başkan Yardımcısına da ne söylediğimi biliyorum. Buranın sakinleşmesiyle ilgili. Oradaki vali bey de ne söylediğimi biliyor. Ama bu konu İstanbul'un konusu değil.
KÜÇÜKKAYA: Valiye hakaret ettiniz mi efendim?
İMAMOĞLU: Hakaret etmedim. 'Basitleşmiştir' dedim. Valinin 1 ay öncesinden bize hakaretleri var. Bakacağız. Bize Pontuslu dediler buna da cevap verilsin.
KÜÇAKKAYA: Siz İzmir milletvekilliği, belediye başkan adaylığı yaptınız. 31 Mart'ta da seçimi yarıda bıraktınız. Bunun analizini yaptınız mı efendim?
YILDIRIM: Ne bakımdan anlayamadım
KÜÇÜKKAYA: Bu seçim sizi şaşırttı mı?
İMAMOĞLU ÖZÜR DİLEMELİ
YILDIRIM: İzmir seçimi geride kaldı. 17-25 Aralık'ın gölgesinde kaldı. İzmir'de en yüksek oyu aldık. Burada kazanan yok. Her ne kadar Sayın Ekrem İmamoğlu'nun Anıtkabir'e gidip 'belediye başkanı' diye yazdıysa da burada kazanan yok. Hayretle izliyorum, Ekrem Bey alışkanlık haline getirdi artık bu çarpıtmayı. Yalana kızıyor, doğru söylememeyi bir alışkanlık haline getirdi. En son 'soruları İsmail Bey'den aldı' dedi. Ben de 'almadım' dedi. Siz de açıklama yaptınız. Saadet Adayının çocuğu İBB'den çıkarıldı. En yakın arkadaşı Fatih Portakal bile yayınında dedi ki, 'Bu Ordu işi olmamıştır, yanlış olmuştur, bizde görüntüler var, RTÜK'e takılacağız diye yayınlamıyoruz' dedi. Bence Ekrem Bey özür dileseydi. Aslında şimdi validen özür dilemesi gerekir demiştim. Şimdi başka bir şey diyorum, İstanbullulardan, milletten özür dilemesi gerekir. Çünkü millete yalan söylemiştir İsmail Bey. İstanbul seçimlerine gideceğiz, İstanbul'a güveniyorum. Bugüne kadar İstanbul'a çok güzel hizmetler yaptık. 23 Haziran'dan sonra İstanbullu bu yetkiyi bize verince yine yapacağız. İstanbul Türkiye'nin özeti. 81 vilayet var. Demografik yapıya baktığımızda bütün nüfus grupları var. Türkiye'nin ebrusu demek daha iyi.
KÜÇÜKKAYA: Benden bahsettiğiniz için açıklama yapmam gerekiyor. İKSV'nin açılışındaydım. Ekrem Bey, NTV-Star ortak yayınındaydım. Soruların verildiğini, ben kimseye soru vermedim vermem. Lakin daha sonra çıkmak zorunda kaldım. Fatih Altaylı, Habertürk'te benim sizi aradığımı, pardon sizin sorularızı istediğinizi, size soruları verdiğimi sonra Ekrem İmamoğlu'nu aradığımı ve 'size de vereyim mi' dediğimi. Bu absürd. Ne benden kimse soru istedi. Ertesi gün Engin Altay'la Mahir Ünal'ın yanına gittim, 'bu tartışma nereden çıktı' dedim. İki parti yetkilileri buluşmuş, '10 soru AK Parti 10 soru CHP' hazırlasın demiş.
SAYIN YILDIRIM YANLIŞ BİLGİLENDİRİLMİŞ
İMAMOĞLU: Yine sayın Yıldırım yanlış bilgilendirilmiş. Burada ne yazık ki üzücü ifadeler kullanmıştır. Yalan söylediği ifadesini üstüne basa basa kullanmıştır. Bu çok kibirli bir ifadedir. Benim ifademde İsmail Küçükkaya yok. Ama sayın Yıldırım, İsmail Küçükkaya dedi. Bana gelen bilgi soruların belirlenmesi, moderatöre verilmesi, 10 soru siz, 10 soru karşı belirlesin. Siz yoktunuz, dolayısıyla...
YILDIRIM: İsmail Küçükkaya'nın moderatörlüğü belli olmuştu.
İMAMOĞLU: Son sözüm tekrar söylüyorum. Benim oradaki ifadem nettir. 'Yalan söylemiş' cümlesi kötü söz sahibine aittir diye kapatıyorum.
SAYIŞTAY RAPORU
KÜÇÜKKAYA: Bir Sayıştay raporu var. Son 5 yılda 753 milyon bir zarardan bahsediliyor. Son zamanlarda çok tartışma konusu vakıflara ayrılan son 1 yılda 308 milyon lira. Belediye başkanı olunca siz nasıl yapacaksınız?
YILDIRIM: Sayıştay raporunu gördünüz mü İsmail Bey. Sayıştay raporunda öyle bir rakam yok. 108 milyon mu ne. Bu yalan. Yalan olduğu İstanbul Büyükşehir Beledise tarafından açıklandı.
KÜÇÜKKAYA: Sayıştay'dan hiç yalanlama gelmedi.
YILDIRIM: Geldi, onu bilmenizi isterim. Maalesef yeterince bu konu duyurulamadı. Onların yerine biz duyurmak zorunda kaldık. Böyle bir şey yok, kısacası yalan. Hadi doğru değil diyelim, Ekrem Bey alınmasın. Nitekim o televizyon programında bir düzeltmeyi yapınca 'doğru değilmiş' dedi ve geçiş yaptı. Değerli arkadaşımız bu konularda daha ilkeli davranmasını beklerim. Bu güne kadar ortaya atıp, kafa bulandırmaya çalışıp, bütün meselelerin doğru olmadığı ortaya çıktı. Bunları tek tek sayarım. Ama ben zul duyarım. Ama biz İstanbul'u konuşamadık. Vakıflarla ilgili de açıklamalar yapıldı. Zaten belediyeler vakıflara nakit kaynak aktaramaz.
KÜÇÜKKAYA: Arazi verir
YILDIRIM: Bu vakıflar eğitime destek veriyor, sosyal sorumluluk projeleri yapıyor. Yaptıkları iş tamamen kamu yararı. FETÖ'nün beyin yıkamak için gençleri devşirip, 15 Temmuz'u başımıza sardıysa bu vakıflar da o tehlikeyi bir daha yaşamamak için bu işleri yapıyor."
EN BÜYÜK SORUN İSRAF
KÜÇÜKKAYA: Belediye başkanı seçilirseniz bu israf dediğiniz düzen, rakamlar, vakıflara aktarılan para, bunu nasıl çözeceksiniz?
İMAMOĞLU: En büyük sorun yoksulluk, kötü yönetim ve israf. Kul hakkı meselesini çok önemsiyoruz. Ben artık kelimelere takılmıyorum, nasıl söylerse söylesinler. Sayıştay denetiminden çıkan raporu arzu ederlerse sayın Yıldırım'a takdim ederim. Sayıştay raporunda İETT ve İSKİ'de yapılan usulsüzlüklerin 753 milyonu aştığı. Belediye taşınmazları işgal olarak kullandırılıyor, işgaliyenin sadece yüzde 20'si tahsil ediliyor. Yanıltılmış, aldatılmış olabilir. Bence kendisine bilgi verenleri gözden geçirsinler. İhtiyaç fazlası araba kullanımı. Şu an vekalet eden vali beyl var. Buradan sesleniyorum, lütfen mukayyet olun. Bilboardlara bunu kim asıyor? 23 Haziran'dan sonra kim gelirse ona göre hareket edilir. Şu anda bu afişleri oraya kim asıyor. Efendem ambulans, iş makinası, cenaze, iş makinalarıymış. İBB'ye ait, iştiraklar hariç, KİPTAŞ ve bir sürü iştirak var, 28 tane. 1810 araç. 7 personele bir binek araç düşüyor. Sayıştay raporlarına giren rakam değil. Bunun gibi israfı engelleyeceğiz. Tasarruf yapacağız, ekonomik seferberlik başlatacağız.
KÜÇÜKKAYA: Binali Bey FETÖ iması, vurgusu yaptı. Biz FETÖ ile mücadeleyi önemsiyoruz. Siz belediye başkanı olunca bunlarla mücadelede ne yapacaksınız? Siz bunların yurtlarına gittiniz mi, FETÖ elebaşını ziyaret ettiniz mi?
İMAMOĞLU: Benim uzaktan, yakından ilgim, ilişkim. Ben devlete inanırım. İşte FETÖ gibi örgütlerin yok olması adına mevcut vakıflarla işbirliği yapılarak. Ya kardeşim belediye var. Türkiye Gençlik Eğitim Hizmet Vakfı'na 51 milyon 218 lira. Burada yazıyor. Ensar Vakfı'na 29 milyon 797 bin. Esas olan devlettir. Vakıflarla, dernekle tabii ki işbirliği yaparım. Temiz dernekler, vakıflarla işbirliği yaparsınız. Ben her kesimdeki derneklerle, vakıflarla işbirliği yaptım. İHH ile yaptım. İşbirliği yaparsınız, ama yurdu belediye yapacak kardeşim. Zaten başımızda bir bela, bir FETÖ terör örgütü oluştu. İBB olarak yurtlar yapacağız, okula, eğitime destek vereceğiz. O kreş dediğimiz mevzuyu çok önemli görüyoruz. 5 yıllık belediye başkanlığım orada. Bir bina boş duruyor, bizden önce verilmiş, kaçmış gitmişler. Devletine inanan, kalıcı, devletin güçlenmesine inanan bir ahlaktan geliyoruz. Terör örgütlerinin hiçbirisiyle zerre ilişkimiz olamaz.
DETERJANLA YIKAYARAK MI VERECEĞİZ
YILDIRIM: Temiz vakıflara veririm diyor da, yani deterjanla yıkayarak mı vereceğiz? Kim karar verecek? İstanbul'da 23 bin tane vakıf, dernek, hemşehri dernekleri var. Bunların hepsine ilçe belediyeleri ve büyükşehir belediyesi destek oluyor. Hiçbir şekilde belediyeler bu kuruluşlara nakdi destek olamaz. Kendisinin de vakfı var, Batı, İstanbul Vakfı mı neyse. Toplumsal sorumluluk üstleniyorlar, insanları biraraya getiriyorlar. Onların kaynaşmasını sağlıyorlar. Bu vakıflara nakdi bir kuruş yardım yapılamaz. Onun için burada algı operasyonuna gerek yok. Yapılmadığına dair zaten belediye açıklamasını yaptı. FETÖ'ye yönelik beyanatından memnun oldum, doğrusu takdir ediyorum. FETÖ büyük bir terör örgütüdür. 15 Temmuz gecesi yakından yaşadık. Bu FETÖ örgütüyle mücadele de elbette ki devam edecek. Tabii ki hukukun içinde kalarak. Bizi ilgilendiren ihanet kısmıdır.
Ekrem İmamoğlu ile Binali Yıldırım ortak yayında
SEÇİLİRSENİZ İŞSİZLİĞE KARŞI NE YAPACAKSINIZ
KÜÇÜKKAYA: Ekonomide sıkıntılı süreçten geçiyoruz. İşsizlik ciddi problem haline gelmiş. İstanbul gibi dünya metropolü kent yoksulluğu gibi bir kavramla karşı karşıya gelmiş. Siz seçilirseniz ne yapacaksınız?
YILDIRIM: Tabii ki ekonomik sıkıntı çekiyoruz. Bu da insanların hayatına öyle ya da böyle yansıyor. Bu yükü hafifletmek için birçok vaadimiz var. İstanbul Avrupa'nın 13. büyük ekonomisi. İstanbul ihracatı 72 milyar dolar. Milli gelirin 236 milyar dolarını karşılıyor. 5 yıl içerisinde yapacağımız projelerle 500 bin istihdam sağlayacağız. Tuzla'da mesela bioteknoloji vadisi kuracağız, 50 bin kişiye istihdam sağlayacağız. 160 bioteknoloji fabrikası yapacağız. Buradan 27 milyar ekonomiye katkı sağlayacağız. Ayrıca bir teknoloji üssü kuruyoruz. Burada big data dediğimiz büyük verinin işlenmesi. Burada gençler istihdam edilecek. Altyapısını hazırlayacağız, fikir getirecekler. onların akıl terini üretime dönüştüreceğiz. Pendik'te teknoloji geliştirme bölgesi.Burada firmaların AR-GE'leri olacak. Bunun örneği Rotterdam, Singapur'da var. Bu modeli İstanbul'a getireceğiz. Burada 50 bin istihdam öngörüyoruz. Atatürk Havalimanı hem millet bahçesi hem de fuar ve kongre merkezi olacak. Avrupa'daki 50 milyonluk fuar kongre turizminin yüzde 10'undan istifade edelim ve şehrimize katma değer sağlayalım. Bu da 40 milyarlık bir katkı...
200 BİN GENCİMİZE İŞ BULACAĞIZ
KÜÇÜKKAYA: Siz seçilirseniz ne vaad ediyorsunuz?
İMAMOĞLU: Ben temiz vakıflara vereceğim demedim, işbirliği yapacağım dedim. Vakıftan bahsederken her şeyi sayın Yıldırım'a daha önce ziyaret yapmış birisiyim. Herşeyi konuşmaya hazırım. Bana herşeyi sorabilirler, bir büyük olarak sorabilirler. Bu şehrin yoksulluğu var. Üç gençten biri işsiz. 350 bin genç var okutamamışız, meslek sahibi yapamamışız, iş de bulamamışız. Yüzde 15'i aşmış işsizlik oranı var. Bu belediyenin parasını israf ettirmeden, tasarrufla değere dönüştürüp öncelikle bu şehrin yoksulluğu ile mücadele etmek. UCuz ve sağlıklı gıda, ulaşımda indirim, suda indirim. Eğitim, geçim, evlilik, sofra, işsizlik destek paketiyle mevcutun beş katına çıkaracağız. 4 aileden birisi bu şehirde açlık sınırı altında. 2 bin 20 liraya kadar bu sınırın altındaki ailelere maddi destek sunacağız. Evin kadınına sunacağız. Ouklarına yemek getiremeyen ailelerin çocuklarına kumanya desteğimiz var. Biz işsizimizin yanında olacağız. Bölge İstihdam Ofisimize kayıt yaptıran 200 bin işsiz gencimize iş bulacağız. Ücretsiz ulaşım desteği sunacağız. 25 yaş altı öğrenci olmayan gençlere yüzde 40 indirim yapacağız."
KÜÇÜKKAYA: Mesela İstanbul'da yaşayan Kürt kökenli Türkiye Cumhuriyete aşık bir kardeşinizim. Kime oy vereyim? Beni ikna edin. İstanbul'da yaşayan bir Kürt kardeşiniz olarak hangisine oy vereyim?
İMAMOĞLU: Ben Kürt kökenli vatandaşımın çocuğu mu, Türk kökenli mi diyorum. 16 milyon İstanbul'dan bahsediyorum. Sayın genel başkanıma 'Efendim ben İstanbul ittifakının adayı olmak istiyorum' dedim. Partizanlığı bu belediyeden söküp, atacağız. Bunun içinde AK Partili, Saadet Partili, MHP'li elbette HDP'li hemşehrilerim var. Partizanlık bu ülkenin en büyük düşmanlarından biridir. Terör ön büyük sorundur peşinden partizanlık geliyor. Biz bu milleti barıştırmaya geliyoruz, eşitlemeye geliyoruz. Bağcılar'daki çocukla Kadıköy'deki çocuğu eşitlemeye geliyoruz. Ben bu çocuklardan bahsederken kökenini mi söylüyorum. Hepsi benim çocuğum. Biz mahallede demokrasiyi, semtte, ilçede, büyük şehirde sağladığımızda hiçbir sorun kalmaz. Gönül belediyeciliği ile afişler niye asıldı dedim. Bana 25 tane belediyenin kazanıldığını söylüyor. Partizanlıkla sadece ben değil sayın Yıldırım da mücadele etmeli. Ben özgürüm, 16 milyon insandan oy alıp belediye başkanı olacağım.
KÜÇÜKKAYA: Ekrem Bey aynı soruyu size de sorayım.
YILDIRIM: Biz hizmet yaparken İstanbul'da ve Türkiye'de. İnsanların etnik kökenlerine, inançlarına bakmayız. İnsanlarımıza hizmet götürürken herkese aynı hizmet götürürüz. Particilik seçimlerde kampanyada parti vardır. Kampanyada partimizin söylemlerini dillendirirsiniz, seçim bittiğinde rozetinizi çıkarıp hizmet yaparsınız. Biz partizanlık yapıyorsak, adres bizeyse bunu şiddetle reddederim. İzmir'in toplu taşıması İZBAN'ı CHP belediyesiyle beraber yaptık. Çevre yolunu, Konak tünelini yaptık. İzmir-İstanbul yolunu yapıyoruz. Süre 2,5 saate düşecek. Partizanlığı şiddetle reddederim. 81 vilayetten İstanbul'a gelen bütün hemşehrilerimize 780 bin kilometrekare vatan toprağının her köşesinden İstanbul'a gelmiş, burayı evi, işyeri yapmış, çocuklarının geleceğini düşünen 15 milyon İstanbulluya hizmet için varız. İstanbulluya yapılan hizmet asla israf değildir. İstanbul'a 1994'den beri hizmet ediyorum. İDO Genel Müdürü yaptım. 4,5 yılda İDO'yu dünyada kendi sınıfında 1 numara yaptım.
ADAYLARDAN MAL VARLIĞI BEYANI SÖZÜ
KÜÇÜKKAYA: Bu akşam olağanüstü bir iyilik yaptınız. Medeni cesaretinizi gösterdiniz. Sosyal medyada çok konuşulmuş. Her ikisinden mal varlığınızı açıklamanızı istiyorlar. Siyasete girmeden önce ne kadar paranız vardı, şimdi ne kadar. Belediye başkanı seçilirseniz mal varlığı beyanında bulunur musunuz?
YILDIRIM: Mal varlığı beyanında bulundurmak bizim keyfi, ihtiyarımızda değil. Mecbursunuz. Kamu adına hizmet görüyorsanız, memur dahi olsanız, mal varlığı beyanınız olacak. 16 yıldır malvarlığı beyanı veriyorum. Her sene değişiklik olursa yeniliyoruz. Kamuoyuna açıklama diye bir adet yok. Benim açımdan hiç farketmez. Ama herhangi bir dava konusu oldu mu malvarlığı mahkeme tarafından talep edilir, dosyaya konur. Benim açımdan bir sakıncası yok. Çocuklarımın mal varlığının zaten bir koruması falan yok. Onlar ticaretle uğraşıyorlar, onlarınki kamuya da açık. Herkes bakar. Bu konuda davalar da oldu. Birçok davalar kazanıldı. Biz hiçbir şekilde malvarlığımızı, geçmişimizle, yaptıklarımızla her zaman hesap verdik, bundan sonra da vermeye hazırız. Hem burada hem öbür tarafta.
KÜÇÜKKAYA: Siz efendim. Binali Bey, böyle bir adet yok. Siz kamuoyuna açıklar mısınız?
İMAMOĞLU: Sayın Yıldırım'ın açıkladığı gibi kamu görevlisi olmamızdan dolayı mal beyanımızı veriyor. Ben de 5,5 yıldır her yıl yenileyerek veriyoruz. Hatta büyükşehir belediye başkanı seçildikten sonra beyan etmiştim. Yeni bir süreç, yeni bir ahlak anlayışı. Belediye başkanı, milletvekili olmak, bakan olmak bir meslek değil. Hepimiz bir görev yerine getiriyoruz. Başka görevler de nasip olabilir. Erdemli, ahlaklı süreci iyi yönetebilmek, hesap vermek adına dürüstlüğümüzü ortaya koymak adına, bu önerinizi aynen sayın Yıldırım gibi zevkle kabul ediyorum. Tabii ki ailece olmalı. Ben var, eşim var, babam, çocuklarım var.
İSTANBUL'DAKİ SURİYELİLER MESELESİ
KÜÇÜKKAYA: İstanbul'da 500 binden fazla Suriyeli var. Türkiye bu konuda büyük fedakârlık yapıyor. İnsaniyetini gösteriyor. Bu Suriyeli meselesinde ne yapacağınızı merak ediyorum.
İMAMOĞLU: Mülteci konusunu biz iyi yönetemedik. Sadece vicdanla, toplumsal tavırla, davranışla açıklamak doğru değil. Aynı zamanda evrensel hükümler taşır. Güneyimizde yaşanan bu insanlık dışı olaylarda Türkiyemiz yalnız bırakılmıştır. Ben bunu Fransa'da yaptığım konuşmada da söyledim. Siz bizi bu süreçte yalnız bırakarak dünyayı başka yere sürüklüyorsunuz demiştim. 547 bin kayıtlı Suriyeli göçmen var İstanbul'da. Kayıt dışı rakamlarla 1 milyona ulaştığı yönde yoğun gözlemler var. Üç aşamaya bölüyoruz bunu. Mutlaka bir masa kuracağız. İBB'nin bir politikası yok. Sessiz. Siz politika üretmelisiniz. Biz mevcut mülteci insanları, özellikle çocuklarını, kadınlarını envanter çıkaracağız. Sokak sokak geziyorum, çocuk evlilikleri görüyoruz. Çocuğu ve kadını koruyacağız. Bu konuyla özel ilgileneceğiz. Ben insanlık dışı uygulamalara netim. Bizim geçmişten bugüne kapsayıcı duygularımızla hareket edeceğiz. Ülkemiz adına, ulusal politika gelişterme konusunda aktif davranacağız. Bir anda 3,5 milyon mülteci dağılmamalıydı. Üçüncü husus uluslararası alanda da 16 milyonluk kenti yönetiyoruz. Güneyimizde yaşanan olaylarda toprağın altındaki petrolü düşünerek bizi mülteci sorunuyla başbaşa bırakamazsın. İstanbul'un sokakları tehdit altında. Doğudan, Kuzeyden, Batıdan gelen vatandaşlarımız ekmeğinin elinden alındığını düşünüyor.
KÜÇÜKKAYA: Siz ne yapacaksınız efendim?
YILDIRIM: Ekrem Bey ne yapacaklarını anlatmayı unuttu. Ben anlatayım. Bu insanlar ölümden kaçtı, canlarını kurtarmak için bize sığındılar. Biz geleneklerimize, inançlarımıza uygun olarak misafir ettik. Biz ev sahibiyiz, onlar muhacir. Bunlar geçici koruma statüsündeler. Böyle bir kimlikleri var. Bunların hepsinin kaydı, kuydu var. Eğitim, sağlık hizmetleri de veriliyor. Bunlar en temel insanlık hizmetleri. Uluslararası camia bunlara gerekli desteği vermedi. Sadece Türkiye'ye ne kadar güzel yaptığını söylediler ama ellerini taşın altına koymadılar. Onları yoksulluğa terk ettiler, hatta denizde boğuldular. Afrin Harekatı'nı yaptık. Şimdi bir kısmını oraya gönderdik. 500 bine yakın Suriyeli gitti. Şimdi Fırat'ın doğusundaki o bölgeyi temizleyip diğerlerini de oraya göndereceğiz. Bu süre içerisinde İstanbul'da yaşayan, özellikle belli ilçelerde Fatih, Beyoğlu gibi burada bir asayiş sorunları, İstanbulluların huzurunu, rahatını kaçıran olaylara karışırlarsa, kanunsuz işler yaparsa bunların normal seyirde gitmesini beklemeden hiç kusura bakmasınlar tutar göndeririz. Belediyenin bu işi tek başına yapması mümkün değil. Bu iş merkezi hükümetle yapılacak. İçişleri Bakanlığı, Göç İdaresi'yle yapılacak. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde mültecilerle ilgilenen bir birim var. Belki bu birim daha da güçlendirilebilir."
KADININ İŞ HAYATINA KATILMASI
KÜÇÜKKAYA: Kadının toplumsal hayatta güçlendirilmesi meselesi çok önemli. Her ikiniz de eşinizle geldiniz. Kreş mesela.
YILDIRIM: Kadının iş hayatına katılması, toplumda daha etkin yer alması son 16 yıla bakarsanız ciddi artış var. Yüzde 21'di yüzde 34'e çıktı. Siyasette de artış var ama istediğimiz düzeyde değil. Üniversitelerdeki kız öğrencilerin sayısı erkeklerden fazla. Öğretmenlerin sayısı erkeklerden fazla. Asıl bizim yoğunlaşmamız gereken kısım ev kadınlarımız. Ev kadınlarımızın iki türlü sorumluluğu var hem çocuklara hem ev işlerine bakıyorlar. Onların da sosyalleşmeye ihtiyaçları var. Onların el emeği göz nuru emeklerini değerlendireceğiz. Her aileye bin lira katkı sağlayacağız. İstanbul'un 300 mahallesinde kreş yok. Ev kadınları çocuklarını rahat bir şekilde gözü arkada kalmadan bırakacak, dışarı çıkacak tekrar gelip oradan alacaklar. Bu vaadler Ekrem Bey'de olabilir. Bunlar belediyenin sosyal vaadleri diyorum. Mesela Ekrem Bey, Beylikdüzü'nde kreş vaadi vermiş. Zannediyorum 11 tane vermiş. Sadece bir tane yapabilmiş. Keşke 11'ini de yapmış olsaydı ne güzel olurdu. Önemli olan vaadi vermek değil yerine getirmektir. Siyasetçinin kalitesi oradan ortaya çıkar. Ben hiçbir vaadimi karşılıksız bırakmadım.
KÜÇÜKKAYA: Ekrem Bey söz sizde...
İMAMOĞLU: Siyaseti kalitemiz konusunda yine bir yorumda bulundu. Kalite yorumu yapınca incitici oluyor. Bu hoş bir yorum değil. Beylikdüzü halkı bizim neler başardığımız hususta net bir refleks ortaya koymuştur. Bugün vaad verme konusu bize aittir, sayın Yıldırım'a ait değildir.
YILDIRIM: Bu ne biçim laf, ben de belediye başkanı adayıyım.
KÜÇÜKKAYA: Söz vereceğim efendim.
İMAMOĞLU: Siz yönetimdesiniz zaten. O anlamda vaad bize yakışır. Siz bir şey yapmamışsanız, kadınla ilgili eylemleriniz yeterli değilse bunları vaad haline getirirseniz sevindirici. Sayın Yıldırım'ın bizim vaadlerimizi takip etmesi sevindirici. Şu anda bizim söylemlerimiz üzerine oturmuştur. Biz insana, kadına, çocuğa gençlerine oturduk zemini. Hızlıca 150 kreş açacağız. Kadınların söz hakkı olma meselesi. Kadın istihdamı. Kadın emek ofisleri. Satın alma garantisiyle kadınların çalışabilmesine fırsat tanımak. Annelere 0-4 yaş arası bebekleriyle ücretsiz dolaşma hakkı sağlayacağız. Bütün sosyal tesislerimizden yüzde 40 indirimli yararlanma hakkı sağlayacağız. Şiddeti önleme kriz merkezi açacağız. Çocuğu ile beraber kadını özellikle ihmal ve istismar meselesi üzerinden destekleyeceğiz. Mahalle evlerimizde bu aynı zamanda mahalle meclisi kavramı içeriyor, iki sosyolog istihdamı sağlayacağız. Tüm bu söylediklerim özellikle ev kadınlarına olağanüstü bir hizmet yapacağız.
FETÖ SORUSU
KÜÇÜKKAYA: Bir meslektaşım sordu. Siz hayatınızda FETÖ yurtlarında kaldınız mı, örgüt elebaşını gördünüz mü?
YILDIRIM: Yok, ben ne örgüt elemanını ne de FETÖ'yü görmüşlüğüm ne de yurtlarında kalmışlığım yoktur.
KÜÇÜKKAYA: Çarpık kentleşme, yapılaşma ikinizden de bunun yanıtını merakla bekleyeceğim.
İMAMOĞLU: İçeriklere yön çizebilmek adına kaç sorumuz kaldı?
KÜÇÜKKAYA: Son bir soru. Benim bir tane özel sorum var bitiyor.
YILDIRIM: Biz ulaşımı konuşmadık. Trafiği konuşmadık. Çevreyi, otoparkı daha birçok konuyu konuşmadık.
KÜÇÜKKAYA: Devam edebiliriz efendim. İstanbul'un başbaşa kaldığı çarpık kentleşme, betonlaşma, deprem alanları kalmamış, AVM olmuş, rezidans olmuş. Nasıl çözeceksiniz Ekrem Bey?
İSTANBUL ŞEHRİNİN YÖNÜNÜ ÇİZECEĞİZ
İMAMOĞLU: istanbul'un yönü yok. Gittiği yer ile ilgili bir tanım yok. Kaç milyon olacak İstanbul? İstanbul şehrinin yönünü çizeceğiz. İlk 1 yıl içerisinde mevcut durumu belirleyeceğiz. 2030 ve 2050 hedefleri. İstanbul'un kırsal kent planlaması önemli. Yeşil alan konusunda İstanbul Türkiye ve dünyanın en sıkıntılı metropollerinde birisidir. Biz 15 vadide yaşam vadisi açıkladık. Bizim 30 milyon metre karelik bu şehre katma konusunda bütün toplumla anlaştık. Bu şehri yönetenler, 25 yıldır bu kenti yönetenler 'bu kente ihanet ettik' cümlesini ben söylemedim. Bu şehrin birçok ilçesinde yeşil alanların yok edilerek, imara açılması. Özellikle deprem toplanma yerlerin yok edilmesi. Bu şehrin değişmez kurallarını var edeceğiz.
KÜÇÜKKAYA: Sizinle devam edelim efendim...
20 TANE YEŞİL KORİDOR PROJEMİZ VAR
YILDIRIM: Şehrin nefes alması, insanlar binalardan bunaldı, yeşil alana kendini atacak yer bulması lazım. Bizim 20 tane yeşil koridor projemiz var. Silivri'den Pendik'e kadar devam ediyor. İstanbul'un dereleri bunlar. Yapılaşmadan dolayı bir kısmı adı kaldı kendisi yok. Biz bütün bu dereleri ihya edeceğiz. 37 milyon 500 bin metrekare ilave yeşil alan kazanmış olacağız. Bu alan hem derenin etrafında yürüyüş alanları, bisiklet alanları, piknik alanları olacak. Buradan da yatayda millet bahçelerine geçiş olacak. Her mahallede 200 metre mesafede bir çocuk parkı olacak. Sonra semt parkları, millet bahçeleri bu koridorlarla entegre olacak. Kuzey ormanlarına erişimi bu koridorlarla sağlayacağız veya kuzeyden Marmara'ya inişi sağlayacağız. Buralar depremde geçici barınma alanları olarak yapılacak. Bu heyecan verici proje ve çok kolay yapılabilir bir projedir. İstanbul'un kişi başı yeşil alan 10 metre karenin üstüne çıkmış olacak. Dikey yapılaşma hem sosyalleşmeyi hem kentin kimliğini ortadan kaldırıyor. İstanbul'un bu dikey yapılaşmasında ilçeler bazında 22 ilçede yoğunlaşmış ve bu 22 ilçenin 18'i CHP'li belediyeler. 4 tanesinde AK Partili belediyeler var."
GENÇLER KONUSUNDA NE YAPACAKLAR
KÜÇÜKKAYA: Önce gençler. Gençeler konusunda ne yapacaksınız? Bunun içerisine engelli kardeşlerimizi katarsanız çok memnun olurum.
İMAMOĞLU: Bu şehir çocuk kenti ve genç kenti. Bizim 0-4 yaş arası çocuk sayısı 1 milyon 200 binin üzerinde. Kreşle başladığımız o seferberlik süreci gençlerin üniversite eğitimleri bittikten sonra meslek edinme ve hayata katılma konusuna varıncaya kadar takip edilmesi gereken bir süreç. Gençlere yüzde 40 indirim. Üniversite bursu. 75 bin öğrenciye 8 ay boyunca 400 lira. 12 kadın 8 öğrenci yurdu. 10 adet dünya dilleri merkezi, 10 adet gençlik merkezi. Dünya dillerini öğrenen insanlar daha hızlı iş sahibi oluyor. Spor arenaları. Gençler İstanbul'dan başka şehirlere kaçmayacak. 230 milyon dolarlık bir beyin göçü tarifi yapılıyor. Bizim gençlerimiz hayallerini İstanbul'da kuracak. 350 bin gencin Ekrem abisi olmaya geliyorum. Erişelebilir bir kent olacak. Bu kent engelliler için engeller taşıyorsa o zaman bu kentin vicdanı yoktur. Engelliye biz bakayacağız. 10 adet alzheimer bakım evi. Yaşam boyu öğrenme evleri. Yaşlılara acil durum bilekliği. Aktif yaşlanma programını devreye sokacağız.
KÜÇÜKKAYA: Buyrun efendim...
YILDIRIM: Gençler benim kankam. Onları kankam olmaya davet ettim çok güzel tepkiler aldım. 10 GB ücretsiz internet erişimi alacaklar. Müzeler ve tiyatrolar bütün gençlere ücretsiz olacak.
KÜÇÜKKAYA: Belediyelerin?
YILDIRIM: Evet belediyelerin. Öğrencilere kırtasiye desteği var. Öğrencilere kırtasiye desteği. Amatör spor kulüplerine 100 bin liralık tutarında destek vereceğiz her yıl. Şu anda bunun onda biri veriliyor. Spor tesislerinden gençler ücretsiz yararlanacak. Motosikletle geçişler her iki köprüden bedava olacak. Üniversiteye hazırlanan, yani liseden mezun öğrencilik vasfını kaybetmişlere de bu ulaşım indiriminden onlar da yararlanacaklar. İşsizlik maaşı alanlara toplu ulaşım desteği vereceğiz. Öğretmenler bütün toplum ulaşımından bedava yayınlanacak. Gençlere bursu yazmadım. Çünkü belediyeler burs veremiyor. Veriyordu esasında. CHP konuyu Anayasa Mahkemesi'ne götürdü ve belediyelerin burs vermesini artık imkansız hale getirdi. Ekrem Bey nasıl burs verecek merak ediyorum, veremez. Ama Ankara ile beraber iki parti anlaşırsa bunu çözebiliriz. Önce bu engelin aşılması lazım. Ekrem Bey'in daha önce beyanatı var İstanbul, Ankara'dan yönetilmeyecek diye, o da ayrı bir husus.
ULAŞIM BENİM İŞİM
KÜÇÜKKAYA: Ulaşım meselesi. Ne vaadediyorsunuz?
YILDIRIM: Ulaşım benim işim tevazuya lüzum yok. Türkiye'nin her tarafını bölünmüş yolla donattık, havayolunu halkın yolu yaptık. İstanbul'un birinci derdi ulaşımı. Marmaray, Üçünkü Köprü, Avrasya Tüneli, Kuzey Marmara Yolu, Osmangazi Köprüsü'nü, dünyanın en büyük havalimanını yaptık. Biz 2024'e kadar insanların trafikte yarım saat kazanmalarını sağlayacağız. Baba evine yarım saat önce gidecek. Yapacağımız raylı sistemleri. 518 kilometreye çıkaracağız. Her yıl minimum 50 kilometre raylı sistem yapacağız. Metroların payı süre sonunda yüzde 48'e çıkacak. Bugün yüzde 18. Yüzde 30 artmış olacak. Burada ciddi yarıtım var. Ankara metrolarını, İzmir İZBAN'ını yaptık. Edindiğimiz tecrübelerle bunu kolayca yapabiliriz. Bilmiyorum Ekrem Bey Marmaray'ı kullandı mı? Yakın zamanda Marmaray'ın banliyo hattını yaptık. Bu şekilde ciddi anlamda metrobüste biraz rahatlama oldu. Ama asıl metrobüsü rahatlacağımız şey Beylikdüzü'nden Söğütlüçeşme'ye giden hattı otonom ve akıllı araçlarla değiştireceğiz, kapasiteyi yüzde 50 arttıracağız. Bu güzergahta bir otoyol daha yapacağız. Kuzey Marmara ile TEM arasında olacak. Levent'tle Mahmutbey arasındaki metroyu bu sene sonu açmış olacağız.
KÜÇÜKKAYA: Depolarda çürüyen metrodan bahsedilmesi.
YILDIRIM: Külliyen yalan. Bakanlık açıklama yaptı.
KÜÇÜKKAYA: Sayın İmamoğlu buyrun ulaşım konusunda ne yapacaksınız?
İMAMOĞLU: Servis işinde tahdidi biz vaadettik. Şu anda vekaleten benim başkanlığım döneminden sonra vali bey var. Büyükşehir belediyesi süreci bizim sürecimizde. Biz bütün aktörleriyle beraber çalışacağız. Az önce ulaşım indirimlerini söyledik. İBB sorumluluğunda. Hiçbirisi bizim halk otobüslerine, şirketlere mal edilmeyecek. Biz şehir içinde kalan gişelerin şehir dışına aktarılması konusunda fizibilite çalışmalarını değerlendiriyoruz. Sayın Yıldırım 'benim işim' dedi saygıyla karşılıyorum. Sanki sayın Cumhurbaşkanı ve yetkililere haksızlık yaptığını düşünüyorum. Ama İstanbul'u halledemediler. Durakta bekleme süresi 20 dakikayı aşan bir kent. 1 saati aşan yerler var. Günde 91 dakika trafikte geçiyor. İstanbul'u bütünleşik olarak biz çözeceğiz. Evet ben Marmaray'dan geçtim, çok teşekkür ediyorum. 70'lerde fizibiletisi başlayan bir proje çok teşekkür ederim. 2004'de 45 kilometre aldıkları metro hattı 170 kilometreye oluştu. Sadece senede 8,5 kilometre yaptılar. Beylikdüzü metrosu hala biliyor. Deniz ulaşımı yüzde 10'lardan yüzde 3'lere düştü. Bu şehirde 500 kilometre bisiklet hattını, yaşam vadilerinden, fünüküler hatlarıyla destekleyeceğiz. TEM'de kuracağımız megabüsle metrobüs hattını rahatlatacağız."
Binali Yıldırım da canlı yayın için geldi
İmamoğlu çiftinin ardından, Binali Yıldırım da eşi Semiha Yıldırım ile birlikte salona giriş yaptı. Salona giriş yapmadan önce kapıda kendisini bekleyen basın mensuplarıyla tokalaşan Yıldırım, "Babalar gününüz kutlu olsun" mesajı verdi.
Ekrem İmamoğlu canlı yayın için geldi!
CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu'nun ortak yayın yapılacağı Lütfü Kırdar Kongre Merkezi'ne geldi. CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu'nun ortak yayın yapılacağı Lütfü Kırdar Kongre Merkezi'ne geldi. Eşi Dilek İmamoğlu ile birlikte geldiği araçtan inen İmamoğlu, gazetecilere el sallayarak kongre merkezine geçti. Kaynak: Ekrem İmamoğlu ortak yayın için geldi
AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ile CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu'nun katılacağı program bugün saat 21.00'de Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda gerçekleşecek.
CANLI YAYIN SON DAKİKA BİNALİ YILDIRIM EKREM İMAMOĞLU KARŞILAŞMASI İZLE
-Tarih: 16 Haziran 2019 (Pazar)
-Saat: 21.00
-Moderatör: İsmail Küçükkaya
-Yer: İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı
AK PARTİ VE CHP'DEN AÇIKLAMA
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal ile CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, ortak yayının yapılacağı İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda basın toplantısı düzenledi. Yapılan açıklamada iki adayın pazar günü ortak yayında bir araya geleceği belirtildi.
"MODERATÖRLÜĞÜ İSMAİL KÜÇÜKKAYA GERÇEKLEŞTİRECEK"
Mahir Ünal, "Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkan vekili sayın Engin Altay Bey ile yürüttüğümüz çalışmalar tamamlanmıştır. Bugün çalışmaların neticesinde mutabık kaldığımız bir protokolü sizlerle paylaşacağız. Öncelikli olarak 23 Haziran'da gerçekleşecek olan İstanbul seçimlerinin ülkemize hayırlar getirmesini şimdiden temenni ediyorum. Cumhur İttifakı adayı sayın Binali Yıldırım ve Millet İttifakı adayı sayın Ekrem İmamoğlu 16 Haziran 2019 Pazar günü, saat 21.00'de canlı yayında bir araya geleceklerdir. Canlı yayın herhangi bir kanalda değil tüm kanallarda yayınlanacak şekilde ortak yayınla gerçekleştirilecektir. Canlı yayının moderatörlüğünü İsmail Küçükkaya gerçekleştirecektir" dedi.
"6 MADDELİK BİR MUTABAKAT METNİ ORTAYA ÇIKTI"
Engin Altay ise "Tekrar hayırlı olsun. Moderatör sayın İsmail Küçükkaya her bir adaya eşit süre ve aynı soruları sormak suretiyle bu yayını gerçekleştirecek. Eşit süre ve eşit soru ilkesi çerçevesinde bir tartışma programı gerçekleştirilecek. Canlı yayın programı Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde yapılacak. Canlı yayının teknik hizmetlerini AK Parti ve Cumhuriyet Halk Partisi tarafından görevlendirilmiş ortak bir teknik ekip gerçekleştirecektir. Sayın Ünal'ın söylediği gibi hiçbir televizyon kanalına ait olmayan özel bir servis sağlayıcı ekip tarafından canlı yayın süresi boyunca bu uyduya verilecek, Türkiye'deki bütün yayın kuruluşları, sosyal medya, görsel medya dahil bu yayınları alıp servis edecektir. Mahir Bey ile 2 gündür yürüttüğümüz çalışmalar sonrasında 6 maddelik bir mutabakat metni ortaya çıktı. İstanbul'umuza, adaylarımıza, Türkiye'mize hayırlı olsun" diye konuştu.
BÜYÜK BULUŞMANIN FORMATI NASIL OLACAK?
İsmail Küçükkaya, geçen hafta uygulanacak formata dair bilgiler vermiş ve iki adaya farklı soruların yöneltileceğini söylemişti.
İsmail Küçükkaya, “Aynı soruları iki adaya soramam. Bazı sorular İmamoğlu’na, bazı sorular Yıldırım’a” demişti. Küçükkaya ayrıca soruların yayın başlayana kadar iki aday tarafından da bilinmeyeceğini, kendisinin hazırlayacağı soruları başkalarıyla da paylaşmayacağını söylüyor.
Küçükkaya adaylarla görüşmelerin sürdüğünü, kendisinin toplamda 20 soru sormayı planladığını da açıkladı.
ERDOĞAN’DAN İMAMOĞLU – YILDIRIM BULUŞMASI YORUMU
AKP lideri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, pazar akşamı gerçekleştirilecek olan Ekrem İmamoğlu- Binali Yıldırım ortak yayını için konuştu. Erdoğan “Arkadaşlarımız ön hazırlıklarını gayet iyi yaptı. Tüm Türkiye'nin bu tartışmayı izleme imkanı olacak. Son bir haftaya çok ciddi ışık verecek diye inanıyorum” dedi.
Erdoğan “Görevlendirdiğimiz arkadaşlar ön hazırlıkları iyi bir şekilde yaptılar. Sadece Türkiye'de, İstanbul değil tüm Türkiye'nin bu tartışmayı izleme imkanı olacak. İstanbul sadece İstanbul'da yaşayanlara hitap eden bir yer değil. İstanbul adeta 81 vilayetin özeti olan bir ilimiz. O akşam burayı izleyenler, Sivaslı bile İstanbul'daki Sivaslı hemşehrisini arayıp bu müzakerenin kendi arasında müzakeresini yapacak.
İstanbul gibi dünyanın örnek bir şehrini en ideal hangi yönetici yönetebilir, bunu bizzat o akşam ki müzakereden sonra çok daha net güzel bir şekilde değerlendirme fırsatını halkımız bulacak diye inanıyorum ve bunun gerçekten son kırılma noktası olan pazar günü, bir haftaya da çok ciddi bir ışık verecektir diye inanıyorum.” dedi.
İMAMOĞLU VE YILDIRIM YAYINA NASIL HAZIRLANDI
AKP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ile CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde gazeteci İsmail Küçükkaya moderatörlüğünde düzenlenecek tartışma programında bir araya gelecek. Program öncesi Binali Yıldırım, hafta sonu Tuzla´da bulunan konutunda vakit geçirdi. Yıldırım'ın ekibi ile programa hazırlık yaptığı öğrenildi. Yıldırım ayrıca babalar günü dolayısıyla pazar günün konutunda ailesi ile biraraya geldi.
Buna karşılık Ekrem İmamoğlu ise cumartesi geç saatlere kadar seçim çalışmalarına devam etti. İmamoğlu bugün ise Beylikdüzü'nde bulunan konutunda ailesi ile dinlenerek geçirdi.
İSMAİL KÜÇÜKKAYA KİMDİR?
972 yılında Kütahya Simav’da dünyaya gelen İsmail Küçükkaya, ilk ve orta öğrenimini Kütahya’da gördü.Üniversite öğrenimini ise Gazi Üniversitesi Gazetecilik bölümünde tamamladı.
İsmail Küçükkaya, gazetecilik kariyerine 1991 yılında Hürriyet Gazetesi’nde muhabirlik yaparak başladı. Hürriyet Gazetesi’nde çalıştıktan sonra Sabah ve Star gazetelerinde görev aldı. 2000 yılında Akşam gazetesinde köşe yazarlığı yapmaya başlayan gazeteci, 2003 yılında köşe yazarlığını da sürdürerek SkyTürk TV’de Ankara temsilcisi olarak çalışmaya başladı.
Peki İsmail Küçükkaya kimdir? Çalar Saat programı hangi kanalda? İsmail Küçükkaya aslen nereli ve kaç yaşında? İşte İsmail Küçükkaya biyografi bilgileri... 2005-2008 senelerinde Akşam Gazetesi’nin Ankara temsilciliği yürüten Küçükkaya, 2008 yılı Kasım ayında Akşam Gazetesi’nin genel yayın yönetmeni oldu. Haziran 2013 tarihinde Gezi Parkı olaylarının ardından görevinden alındı.
Eylül 2013 tarihinden itibaren de daha önce Fatih Portakal'ın sunduğu FOX Televizyonu'nda Çalar Saat adlı programı sunmaya başladı.
Çok eski bir tarihte evlenip 2002 yılında boşandı, çocuğu yoktur. İstanbul’da annesi ile birlikte yaşamaktadır.
İsmail Küçükkaya, öğretmen Eda Demirci ile 9 Temmuz 2016 tarihinde evlendi.
Kitapları:
2008 - Cumhuriyetimize Dair
2012 - Cumhuriyet’in İlk Yüzyılı (1923-2023) (İlber Ortaylı, İsmail Küçükkaya)
BİNALİ YILDIRIM KİMDİR? NERELİDİR? KAÇ YAŞINDA?
Binali Yıldırım, 20 Aralık 1955 tarihinde Erzincan'ın Refahiye ilçesinde doğdu. İstanbul Teknik Üniversitesi Gemi İnşa ve Deniz Bilimleri Fakültesi'nden mezun oldu ve aynı bölümde yüksek lisans yaptı.1978-1993 yılları arasında Türkiye Gemi Sanayi Genel Müdürlüğü ve Camialtı Tersanesi’nde çeşitli kademelerde yöneticilik yaptı. 1990-1991 yılları arasında İsveç'te bulunan Uluslararası Denizcilik Örgütü'ne ait Dünya Denizcilik Üniversitesinde Denizde Can ve Mal Güvenliği Yönetimi konusunda ihtisas eğitimi aldı. Bu eğitim sırasında toplam 6 ay İskandinavya ülkeleri ve Avrupa'da çeşitli ülke limanlarında Denizcilik İdaresi Uzmanları ile birlikte kontrollerde bulundu.
İTÜ Gemi İnşa ve Deniz Bilimleri Fakültesi'nde asistan ve araştırma görevlisi olarak çalıştı.1994-2000 yılları arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi İstanbul Deniz Otobüsleri İşletmelerinde Genel Müdürlük görevinde bulundu. Başta İstanbul-Yalova ve Bandırma hatlarının açılarak, Adnan Menderes ve Turgut Özal hızlı feribotlarının sefere konulması olmak üzere İstanbul'a kazandırılan toplam 29 iskele/terminal, 22 deniz otobüsü ve 4 feribotla İDO'yu alanında dünyanın en büyük şirketleri arasına soktu.1999 yılında deniz toplu taşımacılığı ve turizme katkılarından dolayı uluslararası "Skal Kulübü" tarafından verilen kalite ödülüne layık görüldü.
Ekrem İmamoğlu Binali Yıldırım ortak yayını ne zaman ve hangi kanalda? İsmail Küçükkaya kimdir? Binali Yıldırım, 58. Hükümet, 59. ve 60. Hükümetler dönemlerinde Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma Bakanlığı ve TBMM 22. Dönem AKP İstanbul ve 23. Dönem AKP Erzincan milletvekilliği görevlerinde bulundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 6 Temmuz 2011’de açıkladığı “Ustalık Kabinesi” olan 61. hükümette Binali Yıldırım, Türkiye'nin 71. Ulaştırma Bakanı olarak görev aldı. Bu göreve 4. kez getirilen ilk bakan oldu.
2007’den bu yana İsveç’te bulunan Dünya Denizcilik Üniversitesi Yönetim Kurulu Üyesi olan Binali Yıldırım’a verilen fahri doktora unvanları şunlardır:
20 Temmuz 2006 Girne Amerikan Üniversitesi,
19 Haziran 2009 Samsun 19 Mayıs Üniversitesi,
7 Mayıs 2010 Cumhuriyet Üniversitesi,
29 Eylül 2010 Yozgat Bozok Üniversitesi,
28 Şubat 2011 Anadolu Üniversitesi.
12 Eylül 2011 Erzincan Üniversitesi,
20 Eylül 2011 Kırklareli Üniversitesi,
23 Aralık 2011 Almanya Berlin Teknik Üniversitesi,
6 Haziran 2012 Pamukkale Üniversitesi,
2 Aralık 2012 Dünya Denizcilik Üniversitesi.
Evli ve 3 çocuk sahibi olan Binali Yıldırım, İngilizce ve Fransızca bilmektedir.
Ekrem İmamoğlu Binali Yıldırım ortak yayını ne zaman ve hangi kanalda? İsmail Küçükkaya kimdir? 1 Kasım 2015 seçimlerinde İzmir Milletvekili seçildi. 24 Kasım 2015 tarihinde Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun hazırlayıp sunduğu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayladığı 64. Hükümet kabinesinde Ulaştırma Bakanı olarak görevlendirildi.
Bakanlığı döneminde gerçekleştirdiği önemli projeleri;
2003 – 2013 yılları arasında 17.500 km bölünmüş yol inşaatı
2002 yılında 26 adet olan aktif havalimanı sayısının 55’e çıkarılması
Ankara – Eskişehir, Ankara – Konya, Ankara – İstanbul Yüksek Hızlı Tren projeleri
Marmaray projesi ile İstanbul’un Asya ve Avrupa yakalarının denizaltından demiryolu ile birbirine bağlanması,
İstanbul’un iki yakasını denizin altından birbirine bağlayacak olan Avrasya Tüneli
3. Boğaz Köprüsü (Yavuz Sultan Selim Köprüsü)
İstanbul – İzmir Otoyolu ve dünyanın en uzun asma köprülerinden biri olan İzmit Körfez Geçişi Köprüsü
1213 km Yüksek Hızlı Tren demiryolu hattı inşası, 9350 km konvansiyonel demiryolu hattının yenilenmesi
Avrupa’nın en büyük konteyner limanlarından biri olan Çandarlı Limanı
Dünya’nın en büyük havalimanlarından biri olacak olan İstanbul 3. Havalimanı
Dünyada %5 büyüyen havacılık sektöründe Türkiye’de %15 lik büyüme
19 Mayıs 2016 tarihinde yapılan AK Parti Merkez Karar Yürütme Kurulu toplantısında, 22 Mayıs 2016 tarihinde yapılacak olan AK parti 2. Olağanüstü Büyük Kongresi'nde Parti Genel Başkanlığa aday gösterildi. AK Parti 2.Olağanüstü Büyük Kongresinde Genel Başkan adayı seçildi. 22 Mayıs 2016 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından hükümet kurma görevi verildi. 24 Mayıs 2016 tarihinde ise 65. Türkiye Hükûmeti kurarak Başbakan oldu. AK Parti 27. dönem İzmir 1. bölge 1. sıra milletvekili adayı oldu. 09 Temmuz 2018'de parlamenter sistemin son Başbakanı olarak görevini tamamladı. 24 Haziran seçimlerinin ardından yeni sistemin ilk TBMM Başkanı seçildi. 13 Temmuz 2018 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kendilerine Devlet Şeref Madalyası verildi.
Binali Yıldırım, 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinde AK Parti'den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu.
Binali Yıldırım Ekrem İmamoğlu ortak yayın hangi kanalda? Ne zaman? İsmail Küçükkaya kimdir?
Ekrem İmamoğlu Binali Yıldırım ortak yayını ne zaman ve hangi kanalda? İsmail Küçükkaya kimdir? soruları 23 Haziran İstanbul seçimleri için yapılacak ortak yayın öncesi merak ediliyor. AK Parti sözcüsü Mahir Ünal, Binali Yıldırım, Ekrem İmamoğlu ortak yayını hakkında merak edilenleri cevapladı. İşte cevaplar haberimizde...
16 Haziran 2019 saat 21:00'da canlı yayında bir araya gelecek. Canlı yayın herhangi bir kanalda değil ortak yayın olacak. Tüm TV kanallarında aynı anda gösterilecek. Moderatör İsmail Küçükkaya olacak.
BİNALİ YILDIRIM KİMDİR? NERELİDİR? KAÇ YAŞINDA?
Binali Yıldırım, 20 Aralık 1955 tarihinde Erzincan'ın Refahiye ilçesinde doğdu. İstanbul Teknik Üniversitesi Gemi İnşa ve Deniz Bilimleri Fakültesi'nden mezun oldu ve aynı bölümde yüksek lisans yaptı.1978-1993 yılları arasında Türkiye Gemi Sanayi Genel Müdürlüğü ve Camialtı Tersanesi’nde çeşitli kademelerde yöneticilik yaptı. 1990-1991 yılları arasında İsveç'te bulunan Uluslararası Denizcilik Örgütü'ne ait Dünya Denizcilik Üniversitesinde Denizde Can ve Mal Güvenliği Yönetimi konusunda ihtisas eğitimi aldı. Bu eğitim sırasında toplam 6 ay İskandinavya ülkeleri ve Avrupa'da çeşitli ülke limanlarında Denizcilik İdaresi Uzmanları ile birlikte kontrollerde bulundu.
İTÜ Gemi İnşa ve Deniz Bilimleri Fakültesi'nde asistan ve araştırma görevlisi olarak çalıştı.1994-2000 yılları arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi İstanbul Deniz Otobüsleri İşletmelerinde Genel Müdürlük görevinde bulundu. Başta İstanbul-Yalova ve Bandırma hatlarının açılarak, Adnan Menderes ve Turgut Özal hızlı feribotlarının sefere konulması olmak üzere İstanbul'a kazandırılan toplam 29 iskele/terminal, 22 deniz otobüsü ve 4 feribotla İDO'yu alanında dünyanın en büyük şirketleri arasına soktu.1999 yılında deniz toplu taşımacılığı ve turizme katkılarından dolayı uluslararası "Skal Kulübü" tarafından verilen kalite ödülüne layık görüldü.
Binali Yıldırım, 58. Hükümet, 59. ve 60. Hükümetler dönemlerinde Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma Bakanlığı ve TBMM 22. Dönem AKP İstanbul ve 23. Dönem AKP Erzincan milletvekilliği görevlerinde bulundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 6 Temmuz 2011’de açıkladığı “Ustalık Kabinesi” olan 61. hükümette Binali Yıldırım, Türkiye'nin 71. Ulaştırma Bakanı olarak görev aldı. Bu göreve 4. kez getirilen ilk bakan oldu.
2007’den bu yana İsveç’te bulunan Dünya Denizcilik Üniversitesi Yönetim Kurulu Üyesi olan Binali Yıldırım’a verilen fahri doktora unvanları şunlardır:
20 Temmuz 2006 Girne Amerikan Üniversitesi,
19 Haziran 2009 Samsun 19 Mayıs Üniversitesi,
7 Mayıs 2010 Cumhuriyet Üniversitesi,
29 Eylül 2010 Yozgat Bozok Üniversitesi,
28 Şubat 2011 Anadolu Üniversitesi.
12 Eylül 2011 Erzincan Üniversitesi,
20 Eylül 2011 Kırklareli Üniversitesi,
23 Aralık 2011 Almanya Berlin Teknik Üniversitesi,
6 Haziran 2012 Pamukkale Üniversitesi,
2 Aralık 2012 Dünya Denizcilik Üniversitesi.
Evli ve 3 çocuk sahibi olan Binali Yıldırım, İngilizce ve Fransızca bilmektedir.
1 Kasım 2015 seçimlerinde İzmir Milletvekili seçildi. 24 Kasım 2015 tarihinde Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun hazırlayıp sunduğu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayladığı 64. Hükümet kabinesinde Ulaştırma Bakanı olarak görevlendirildi.
Bakanlığı döneminde gerçekleştirdiği önemli projeleri;
2003 – 2013 yılları arasında 17.500 km bölünmüş yol inşaatı
2002 yılında 26 adet olan aktif havalimanı sayısının 55’e çıkarılması
Ankara – Eskişehir, Ankara – Konya, Ankara – İstanbul Yüksek Hızlı Tren projeleri
Marmaray projesi ile İstanbul’un Asya ve Avrupa yakalarının denizaltından demiryolu ile birbirine bağlanması,
İstanbul’un iki yakasını denizin altından birbirine bağlayacak olan Avrasya Tüneli
3. Boğaz Köprüsü (Yavuz Sultan Selim Köprüsü)
İstanbul – İzmir Otoyolu ve dünyanın en uzun asma köprülerinden biri olan İzmit Körfez Geçişi Köprüsü
1213 km Yüksek Hızlı Tren demiryolu hattı inşası, 9350 km konvansiyonel demiryolu hattının yenilenmesi
Avrupa’nın en büyük konteyner limanlarından biri olan Çandarlı Limanı
Dünya’nın en büyük havalimanlarından biri olacak olan İstanbul 3. Havalimanı
Dünyada %5 büyüyen havacılık sektöründe Türkiye’de %15 lik büyüme
19 Mayıs 2016 tarihinde yapılan AK Parti Merkez Karar Yürütme Kurulu toplantısında, 22 Mayıs 2016 tarihinde yapılacak olan AK parti 2. Olağanüstü Büyük Kongresi'nde Parti Genel Başkanlığa aday gösterildi. AK Parti 2.Olağanüstü Büyük Kongresinde Genel Başkan adayı seçildi. 22 Mayıs 2016 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından hükümet kurma görevi verildi. 24 Mayıs 2016 tarihinde ise 65. Türkiye Hükûmeti kurarak Başbakan oldu. AK Parti 27. dönem İzmir 1. bölge 1. sıra milletvekili adayı oldu. 09 Temmuz 2018'de parlamenter sistemin son Başbakanı olarak görevini tamamladı. 24 Haziran seçimlerinin ardından yeni sistemin ilk TBMM Başkanı seçildi. 13 Temmuz 2018 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kendilerine Devlet Şeref Madalyası verildi.
Binali Yıldırım, 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinde AK Parti'den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu.
EKREM İMAMOĞLU KİMDİR? NERELİDİR? KAÇ YAŞINDA?
Ekrem İmamoğlu, 1970 yılında Trabzon'un Akçaabat ilçesi Cevizli köyünde dünyaya geldi. Trabzon Lisesi'nde aldığı eğitimin ardından İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü'nden mezun olarak yine İstanbul Üniversitesi'nde İnsan Kaynakları ve Yönetimi bilim dalında Yüksek Lisans eğitimi aldı.
1992 yılında inşaat ve taahhüt işleri yapan aile şirketinde iş hayatına başladı. Bu şirkette Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptı. Okul yıllarında amatör olarak futbol oynadı. Trabzonspor Futbol Kulübü, Trabzonspor Basketbol Kulübü ve Beylikdüzüspor Kulübü'nde yöneticilik yaptı.
2009'da CHP Beylikdüzü İlçe Başkanı oldu. 30 Mart 2014 Yerel Seçimlerinde Beylikdüzü Belediye Başkanı seçildi. Beylikdüzü'nün sosyal ve kültürel hayatında etkin rol oynayan İmamoğlu, birçok sivil toplum kuruluşuna üyedir.
Evli ve 3 çocuk babası olan İmamoğlu, 1991'den bu yana Beylikdüzü'nde yaşıyor.
18 Aralık tarihinde yerel seçimler için CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak gösterildi.