Başbakan Binali Yıldırım, ABD Senatosu'nun Türkiye'ye F-35 savaş uçaklarının da satışına şerh koyan savunma yasasını onaylamasına ilişkin, "Kiminle iş birliği yapacağımıza kendimiz karar veririz. Rusya'yla da müşterek çalışmalarımız var" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, İzmir'de özel bir televizyon kanalında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Yıldırım, ABD Senatosu'nun Türkiye'ye F-35 savaş uçaklarının da satışına şerh koyan savunma yasasını onaylamasına ilişkin, "Bizimle aynı dostane yaklaşımı ABD'den görmemiz lazım. PYD, YPG'ye her türlü silahı vereceksin yıllardan beri "dostum" dediğin Türkiye'ye gelince ambargo koyacaksın sonra da "NATO'nun sınırlarını koru." Neyle koruyacağım? Türkiye alternatifsiz değil. Kendi silahlarımızı, mühimmat yetiştiriyoruz. Kiminle iş birliği yapacağımıza kendimiz karar veririz. Rusya'yla da müşterek çalışmalarımız var" açıklamasını yaptı.
"Kapı önüne koyup sınır dışı etmeyi her zaman yaparız"
Türkiye'de 3,5 milyon üzerinde Suriyeli olduğunu, yaklaşık 50 bin Suriyelinin oy kullanma hakkı bulunduğunu, müracaat edenlerin sayısının ise 30 bin olduğunu kaydeden Yıldırım, "Bunlardan kaçı oy kullanacak bilmiyorum. Bu insanlar burada sonsuza kadar kalacak değil. Onlar savaştan kaçtılar. Bizde misafirler. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ile 4 bin kilometre alan terörden temizlendi, oraya da dönüşler başladı. Suriye'de kalıcı barış oluştuğu zaman, diğer bölgelerde güvenlik sorunu kalmadığında bu insanlar memleketlerine gidecekler. Hiç kimse kendi memleketinden başka yerde rahat edemez. Bu, Suriye'deki işlerin düzelmesiyle eş zamanlı olacak bir şey. Canını kurtarmak için buraya sığınan bu insanları tekrar ölümün kucağına atamayız. Şu hakkı da vermeyiz; Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti. Türkiye kanunlarına aykırı davranışta bulunan, ticarette haksız rekabet yapanlar, toplumsal huzuru bozanlar, sıkıntı çıkaranlar da kusura bakmasın onları da kapı önüne koyup sınır dışı etmeyi her zaman yaparız. Bunu bilmeleri lazım. Misafir olduğunu bilerek hukuk çerçevesinde yaşayacak" dedi.
Başbakan Yıldırım, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin Suriyelilerin bayram için ülkelerine gitmeleri üzerine sarf ettiği sözlerinin hatırlatılması üzerine, "Muharrem İnce'nin ne dediği çok önemli değil. Sorumluluk bize. Tabii ki memleketine gitmek istiyorsa gider, kalacaksa iradesi ile kalır. Yaşam tehdidi varsa biz bunu göz ardı edemeyiz. İnsanların yüzüne kapı kapatamayız. İnancımızda da, geçmişimizde de bu yok" diye cevap verdi.
"Kısa ama akılda en çok kalacak 2 yıl"
Başbakanlık dönemini değerlendiren Başbakan Yıldırım, "Kısa ama akılda en çok kalacak hakkında en fazla konuşulacak bir 2 yıl. İlk önce darbe, sonra Fırat Kalkanı, sonra terörle savunma esaslı bir mücadele, anayasa değişikliği, referandum, Türkiye'nin 2017'de krize gideceği senaryoları ve 2017'de dünyada en fazla büyümesini sağlayan bir ekonomi" diye konuştu.
"Şahsımla ilgili hiçbir konu konuşmadım"
24 Haziran'dan sonra alabileceği görevler hakkındaki soruya cevap veren Başbakan Yıldırım, şöyle konuştu:
"Şahsımla ilgili hiçbir konu konuşmadım. En önemli görev seçimlerde partimizin en iyi sonucu alması, yeni sistemin ilk cumhurbaşkanı olarak Erdoğan'ın ilk turda seçilmesi. Bundan başka aklımızın köşesinden hiçbir şey geçmez. 36 ilde miting yaptık. Cumhurbaşkanımız da belki daha fazlasını yaptı. İnşallah bu çalışmaların sonuçlarını göreceğiz."
Başbakan Yıldırım, sahadan aldıkları intibalar, sahadaki coşku ile ilk turda seçimi alacaklarını düşündüklerini söyledi.
Tansu Çiller cevabı
Başbakan Yıldırım, eski Başbakan Tansu Çiller'in İstanbul'daki mitinge katılmasının arkasında, kendisine görev verilme ihtimalini olup olmadığıyla ilgili soru üzerine, "Hiç kimseyle hiçbir pozisyon için görüşmesi olmadığını ben biliyorum. Tansu Çiller'in gelmesinin arka planı Tansu Çiller de mevcut sistem içerisinde 28 Şubat'la muhatap olmuş ve millet iradesi elinden zorla alınmış bir başbakan. Bu haksızlığı, bu acıyı yaşamış bir başbakanın feryadıdır. Bugün o süreçlerin vesayet döneminin ortadan kalkması için ben de varım diye oraya gelmiştir" dedi.
"Yıkmak için kendilerini şartlandırmışlar"
Başbakan Yıldırım, Millet İttifakı hakkında da şu yorumu yaptı:
"Kampanyalarında yapıcı bir şey göremiyorum. İstedikleri kadar ittifak kurabilirler. İtirazım yok ama söylemler ülke yararına söylemler değil. İntikam hırsı ile hareket ediyorlar. "Erdoğan'ı devireceğiz" başka şey söylemiyorlar. Millet bununla mı ilgileniyor? Bunlar yıkmak için kendilerini şartlandırmışlar. "İzlerini silelim." Silemezler. Bu izler insanlarımızın zihninde."
"Muharrem İnce bile o köprü sayesinde mitinglere vaktinde yetişti"
Başbakan Yıldırım, köprüden geçişlerde ücret alınması ile ilgili eleştirilerle ilişkin, "Sapla samanı karıştırırsak bir iş çıkmaz. Ücret alınmayan köprü devlet bütçesiyle yapılan köprüdür. O köprünün borcunu bu ülke ödedi. Bizimki öyle değil. Biz, "bu köprüyü yap ücret alacaksın şu kadar işleteceksin" dedik. Yap-işlet-devret. Muharrem İnce bile o köprü sayesinde mitinglere vaktinde yetişti" ifadelerini kullandı.