Kış mevsimine sayılı günler kala havaların soğumasıyla gribal enfeksiyon vakaları da arttı. Özellikle bu dönemde, yeni tip koronavirüsle mücadele kapsamında bir de boğaz ağrısıyla uğraşmak istemeyen kişiler için 'Grip mi oldum yoksa korona mı?' sorusunun aklınızı karıştırmasına engel olacak bilgileri sizin için derledik. İşte detaylar...
BOĞAZ AĞRISI NEDEN OLUR?
Bir ağrıyı geçirmenin en önemli ve ilk adımı ağrının nedenini bilmektir. Birçok farklı sebebe bağlanabilen boğaz ağrısının soğuk içecek tüketmekten virüse dek birçok sebebi bulunuyor.
İşte boğaz ağrısının en sık görülen nedenleri:
- Virüs, bakteri ve diğer mikropların neden olduğu yeni ve eski (kalıcılaşmış) enfeksiyonlar,
- Tütün ürünleri,
- Tahriş edici gazlar, dumanlar,
- Aşırı sıcak- soğuk, sert yapılı ya da asitli yiyecek- içecek,
- Sürekli ve dinlenmeden konuşmak,
- Yabancı cisimle zedelenmeler (Ceviz kabuğu vs...),
- Su ve sıvı tüketme alışkanlığında eksiklik,
- Burun tıkanıklığı nedeniyle ağızdan nefes alıp, verme,
- Mide asidinin boğaza ulaşıp tahriş etmesi
Eğer bademcik ameliyatı da olmadıysanız boğaz ağrısı kadar basit görünen bu rahatsızlık tam bir kabusa dönüşebilir. Boğaz ağrısıyla birlikte görülen ve bademciğinizin şiştiğinin göstergesi olan belirtiler ise şunlar:
- Boğaz ağrısı ve yutkunma sırasında ağrı
- Baş ağrısı ve kulak ağrısı
- Ateş
- Öksürme
- Bademciklerin kızarıklığı
- Bademcikler üzerinde beyaz veya sarı bir kaplama
- Boğazdaki kabarcıklar veya ülserler
- İştah kaybı
- Boyun veya çene bölgesinde şişmiş bezler
- Ağız kokusu
BOĞAZ AĞRISINA NE İYİ GELİR?
Öncelikle boğaz ağrısı, eğer ciddi bir sebebi yoksa, sıklıkla tekrarlanmıyorsa ve basit belirtiler dışında başka bir rahatsızlığınız olduğuna dair herhangi bir bulgu yoksa, evde uygulayabileceğiniz basit kürlerle giderilebilecek bir sağlık sorunudur. İlaç kullanmadan önce, evinizde bulunan malzemelere göre bu yöntemlerden birisini uygulamanızı öneririz. İşte o yöntemler:
TUZLU SU GARGARASI
Tuzlu su boğaz ağrısı için hızlı en temel ve güçlü ev ilaçlarından birisidir. Ağzındaki salin solüsyonunu söndürmek, toksinlerin ağız boşluğundan çıkarılmasına ve aynı zamanda bölgenin dezenfekte edilmesine yardımcı olmak için tuzlu su oldukça faydalı olacaktır. Ayrıca bademciklerdeki şişmeyi de azaltmaya yardımcı olur. Boğazınızın pH'ı iltihap nedeniyle bozulmuştur. Bu durumda tuzlu su boğaz pH'ını eski haline getirmeye yardımcı olacaktır.
Tarifi:
- 1 çay kaşığı tuzu 1 bardak ılık suya ekleyin ve karıştırın.
- 10 ila 15 saniye boyunca gargara yapın ve tükürüp atın.
- Bardaktaki su boşayana kadar tekrarlayın.
- Tamamen rahatlamak için 3-4 gün devam edin.
HİNDİSTAN CEVİZİ YAĞI ŞURUBU
Şifalı özelliklere sahip olduğu ileri sürülen hindistancevizi yağı, boğaz ağrısında ve bademcik iltihabında ilaç olarak kullanılabilir. Hindistan cevizi yağı, Anti-bakteriyel özellik barındırmasından dolayı zararlı patojenlerin bademcikler yüzeyinden ayrılmasına yardımcı olur. Aynı zamanda anti-inflamatuar özellikleri sayesinde boğaz ağrısındandan anında kurtulmanızı sağlar.
Tarifi:
- 2 çorba kaşığı hindistan cevizi yağı
- ¼ fincan ham bal
- 2 yemek kaşığı taze limon suyu
- Tencereye 2 çorba kaşığı hindistan cevizi yağı yağı dökün.
- 3 çorba kaşığı taze sıkılmış limon suyu ekleyin.
- Ayrıca, ¼ fincan çiğ bal ekleyin.
- Bunları birlikte karıştırın ve düşük sıcaklıkta ısıtın. Sadece malzemelerin erimesini ve harmanlanmasını istiyorsanız, çok uzun süre pişirmeyin.
- Hazırlanan öksürük şurubu bir kaba aktarılır ve bir süre soğumasına izin verilir.
- Şurubu hava geçirmez bir şişede saklayınız.
- 1 tatlı kaşığı hindistancevizi şurubunu 1 fincan ılık suda karıştırıp seyreltin.
- Boğaz ağrısının gidermek için günde 3 defa içebilirsiniz.
EKİNEZYA ÇAYI
Bir çay kaşığı ekinezya ile bir çay kaşığı adaçayını karıştırın.
Bu karışımı demleyip tüketerek boğaz ağrısı problemini giderebilirsiniz.
BOĞAZ AĞRISI İÇİN İLAÇ
İlaçlar doktor kontrolünde kullanılması gereken medikal ürünlerdir. Bilinçsiz şekilde ağrı kesiciler kullanmak vücudunuzun bağışıklığını artırarak çok daha büyük problemlere neden olabilir. Bu nedenle ilaçlar tavsiye ile kullanılamaz. Lütfen, basit bir ağrı kesici dahi olsa, kullanmadan önce doktor, eczane veya size en yakın sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Viral enfeksiyonlardan kaynaklanan boğaz ağrıları yaklaşık bir hafta sonra kendiliğinden iyileşir ve tıbbi bir müdahale gerektirmez. Ancak meydana gelen ağrı ve ateşi önlemek amacıyla ağrı kesici ve ateş düşürücüler kullanılabilir.
Çocuklarda ise semptomları hafifletmek amacıyla, çocuklar için üretilmiş olan ilaçların kullanılması gerekir. Yetişkinlerde kullanılan ilaçlar çocuklarda daha ciddi yan etkilere yol açabilir. Boğaz ağrılarında aspirin kullanılması önerilmez. Çünkü karaciğer ve beyinde şişmeye neden olan nadir rastlanan fakat hayati tehlikeye yol açabilecek bir durum olan Reye Sendromu ortaya çıkabilir.
Boğaz ağrısının sebebi bakteriyel enfeksiyonlardan kaynaklanıyorsa tedavi yöntemi olarak antibiyotiklere başvurulur. Antibiyotikler çok ciddi ilaçlardır ve tedavinin tamamlanmaması vücudun bakterilere karşı oluşturduğu bağışıklığı zayıflatır. Bu nedenle antibiyotik kullanırken boğaz ağrısı geçmiş olsa dahi doktorun önerdiği antibiyotik bitene kadar kullanılmalıdır.
İlaçların belirtilen zaman aralıklarında ve belirtilen dozunda alınmaması enfeksiyonun vücudun diğer bölgelerine yayılmasına neden olabilir. Yine antibiyotik tedavisini tamamlamamak çocuklarda romatizmal ateşe veya ciddi böbrek iltihabı riskine yol açabilir. Antibiyotiğin bir dozunun unutulması durumunda doktora başvurulmasında fayda vardır.
KORONAVİRÜSTE BOĞAZ AĞRISI
Tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs sürecinde pozirif vaka sayısı ülkemizde ve tüm dünyada her geçen gün hızla artmaktayken, grip mevsiminin gelişiyle birlikte mevsimsel gribe mi yoksa koronavirüse mi yakalandığı sorusu birçok insanın aklını kurcalıyor. Peki boğaz ağrısında mevsimsel grip ile koronavirüs farkı nedir?
Faranjitte boğaz kuruluğu, yutma güçlüğü ve geniz akıntısı şikayetleri olduğu için bu durumdaki boğazdaki gıcık hissine bağlı olarak kuru öksürük görülebilir. Kronik farenjiti olanlarda da bu dönemde artan kuru öksürük nedeniyle "Acaba koronavirüs mü kaptım?" endişesi yaşanabiliyor. Bu durum da ateşi mutlaka kontrol etmek gerekiyor; ateşin 37.5-38’in üzeri olması durumlarında mutlaka ateş düşürücü ile takip edip ek bulgular da varsa (kuru öksürük ve nefes darlığı gibi) o zaman sağlık kuruluşuna müracaat etmekte fayda var.