Kadıköy-Kartal metrosunda ellerindeki çantayı yere atarak "bomba" diye bağıran 3 lise öğrencisinin yargılanmalarına başlandı. Mahkemede ifade veren SSÇ (Suça Sürüklenen Çocuk) M.O.Ö. "Ben arkadaşıma topu almasını söyleyerek çantayı içeriye bıraktım. Bu anda hiçbir panik yoktu, arkadaşım çantayı yerinden aldı, vagonun sonlarına doğru binen bir yolcu bomba diye bağırdı. Hakkımdaki suçlamaları reddediyorum." dedi.
İstanbul'daki Kadıköy-Kartal metrosunda 5 Mart'ta metroya binen Kadıköy Anadolu Lisesi'nde okuyan 3 öğrenci, haklarında 'halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit' ve 'ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması' suçlarından 2'şer yıldan 4'er yıl 8'er aya kadar hapis cezası istemiyle açılan davanın ilk duruşmasında ifade verdi.
İstanbul Anadolu Çocuk Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz yargılanan suça sürüklenen çocuklar M.O.Ö, Y.K. A.Y. bir özel avukat ile birlikte hazır bulundu. Müşteki İstanbul Ulaşım San. ve Tic. A.Ş. avukatı da duruşmaya katıldı.
Suça sürüklenen çocukların kimlik tespitinin yapılması işleminin ardından haklarında düzenlenen iddianame ile ekleri okundu ve kendilerine yüklenen suçlar anlatıldı. Yasal haklarını anladıklarını ve savunma yapmak istediklerini ifade etmelerinin ardından savunmalarının alınmasına geçildi.
"VAGON SONUNDAKİ YOLCU BOMBA DİYE BAĞIRDI"
Suça sürüklenen çocuk M.O.Ö., avukatı huzurunda yaptığı savunmasında, hakkındaki suçlamaları reddettiğini belirterek "Olay bu şekilde değildir. Biz üçümüz İstanbul Kadıköy Lisesi'nde okuyoruz. Okuldan çıkmıştık, basket maçımız vardı ve eve gitmek için metroya binecektik. Çanta bendeydi, Kartal yönüne doğru giden metroya bindik. Karşılıklı oturduk, çantayı birbirimize doğru yuvarlıyorduk. Çantanın içini de açtık, perondaki yolcular içinde top olduğunu da gördüler. Bizim bulunduğumuz peronda herhangi bir gerginlik yoktu. Ünalan durağına geldiğimizde antrenmanım olduğu için inecektim, terli olduğum için kapşonum da kapalıydı. Metro Ünalan'da durduğunda kapılar açıldı, ben çıktım, arkadaşlarım vagondaydılar. Toplar arkadaşım A.Y.'ye zimmetliydi, onun eve götürmesi gerekiyordu. Kapıdan A.Y.'ye 'al topu' diye çantayı içeriye bıraktım. Bu anda hiçbir panik yoktu. A.Y. çantayı yerden aldı, vagonun sonlarına doğru binen bir yolcu bomba diye bağırdı, ben ordan çıktım." diye konuştu.
"ELİMİZDEKİ ÇANTAYLA ŞAKALAŞIYORDUK"
Ardından avukatı huzurunda savunma yapan diğer S.S.Ç. Y.K., basketbol maçından çıktıklarını ve metroyla eve döndüklerini söyleyerek, "Elimizdeki çantayla kendi aramızda şakalaşıyorduk, ayrıca etraftakiler de bunu görmüştür. Hatta içlerinden bazıları şakamıza da güldü, bu çanta antrenörümüz tarafından A.Y. isimli arkadaşımıza zimmetlenmişti fakat çanta M.O.Ö. de kaldı. O da Ünalan durağında indi, çantanın kendisinde kaldığını fark edince de 'al çantayı' diyerek bize doğru attı. O sırada sonradan isminin Büşra olduğunu öğrendiğimiz bayan bomba diye bağırdı" dedi.
"ALLAHU EKBER DİYE BAĞIRMADI"
Mahkeme hakiminin, savcılıktaki ifadesinde M.O.Ö'nün ne şekilde bağırdığını sorması üzerine S.S.Ç. Y.K. "Savcılıktaki ifademi kabul etmiyorum. Bize çok bir şey sormadılar, M.O.Ö. orada 'Allahu ekber' demedi, 'hay Allah al çantanı' dedi" şeklinde cevap verdi.
"BİZİM VAGONDA DEĞİL DİĞER VAGONLARDA PANİK OLDU"
Avukatı huzurunda ifadesi alınan bir diğer S.S.Ç. A.Y. ise olay günü maçtan çıktıkları ve eve gitmek istedikleri için metroya bindiklerini, metroda yolculuk boyunca sürekli birbirleriyle şakalaştıklarını belirterek, "Çantayı birbirimize yuvarladık, M.O.Ö. arkadaşımız Ünalan durağında inecekti, çanta onda kalmıştı. O indikten sonra halen konuşuyorduk, metronun kapı kapanması sesi çalınca M.O.Ö. çantayı fark edip bana doğru fırlattı, 'al topu sende kalacak' diye söyledi. Ben çantayı aldım, başta pek bir şey olmamıştı, sanırım bomba diye bir ses geldi. Göztepe istasyonuna kadar normal bir şekilde devam ettik. Bizim vagonda bir şey yoktu, diğer vagonlarda panik oldu, atılı suçu kabul etmiyorum." dedi.
Savcılıkta verdikleri ifadeleri mahkemede kabul etmeyen S.S.Ç.'lerin avukatı ise savunmalara katıldığını, müvekkillerinin hepsinin savcılık beyanının özellikle tanık olan bayanın söylemleri ve çevreden duyumlarla oluşturulduğu ve müvekkillerinin de okumadan bu beyanları imzaladıklarını belirtti.
"SAVUNMALAR TAMAMEN CEZADAN KAÇMAYA YÖNELİK"
Müşteki İstanbul Ulaşım San. ve Tic. A.Ş. avukatı ise davaya katılma taleplerinin bulunduğunu ve S.S.Ç.'lerin savcılık savunmalarının avukatları eşliğinde verildiğini ifade ederek "Savcılık savunmaları sanıkları bağlar, huzurdaki savunmaları tamamen cezadan kaçma amacına yöneliktir, şikayetçiyiz. Olay nedeniyle metro işletmesinin toplamda 51 dakika sefer tehiri olmuştur. Bir araç da seferden kaldırılmış, bu nedenle maddi zarar oluşmuştur" diye konuştu.
Bunun üzerine söz alan Suça Sürüklenen Çocukların avukatı bu olaydaki bomba iddiasının tanık Büşra Y. tarafından ortaya atıldığını ve oluşan zararın S.S.Ç.'lerden kaynaklanmadığını iddia ettiklerini, sistemi müvekkilerinin değil otomatik olarak oradaki güvenlik görevlisinin durdurduğunu bu sebepten İstanbul Ulaşım San. ve Tic. A.Ş.'nin davaya katılma taleplerini kabul etmediklerini söyledi.
Duruşma sonunda ara kararını açıklayan mahkeme, İstanbul Ulaşım San. ve Tic. A.Ş.'nin davaya katılma taleplerinin kabulüne karar verdi. Suça Sürüklenen Çocukların Sosyal İnceleme Raporlarının düzenlenmesi için mahkemenin psikoloğu ile görüştürülmelerine ve tanık olarak adı geçen Büşra Y.'nin bir sonraki celsede tanık olarak dinlenmesine hükmeden mahkeme, duruşmayı Kasım ayına erteledi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul'daki Kadıköy-Kartal metrosunda ellerindeki çantayı yere atıp "bomba" diye bağırdıkları iddia edilen 3 lise öğrencisi hakkında Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma sonunda İstanbul Anadolu Çocuk Mahkemesi'ne gönderilen iddianame kabul edildi.
İddianamede, Kadıköy Anadolu Lisesi'nde okuyan 3 öğrencinin olay tarihinde Kadıköy merkezden Kartal istikametine giden 8 nolu metro trenine bindikleri, öğrencilerden M.O.Ö'nün yanında taşıdığı çantada okula ait 3 adet basketbol topunun olduğu belirtildi. İddianamede öğrencilerin, metro Ünalan istasyonuna gelmeden lise öğrencilerinin aralarında plan yaptıkları şeklinde de ifadeler yer aldı.
Plan gereği metro Ünalan durağında durduğu sırada öğrencilerden M.O.Ö'nün metrodan inerek vagon kapısı kapanmadan önce elindeki çantayı "Allahu ekber" diyerek vagon içerisine fırlattığı ve metroya binmeden peronda yoluna devam ettiğinin kaydedildiği iddianamede, olay sırasında metroda bulunan yolcular arasında büyük panik yaşandığı da aktarıldı. İddianamede, yolcuların park halindeki ön vagonlara doğru kaçmaya başladıkları, bu sırada metronun hareket ederek Göztepe İstasyonu'nda durduğu bilgisi yer aldı.
Kadıköy-Kartal Metro hattı Göztepe İstasyon Amiri H.G. ile İstanbul Ulaşım A.Ş.'nin öğrencilerden şikayetçi olduğu kaydedilen iddianamede, M.O.Ö, Y.K. ve A.Y'nin "halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit" ve "ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması" suçlarından 2'şer yıldan 4'er yıl 8'er aya kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.