Suudi Arabistan, gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın konsolosluk içinde yaşanan arbede neticesinde öldüğünü duyurdu. Suudi Arabistan, Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul konsolosluğunda hayatını kaybetmesiyle ilişkili 18 Suudi vatandaşının gözaltına alındığını açıkladı.
Suudi Arabistan, gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın ölümünde parmağı olan herkesten hesap sorulacağını ve adalete teslim edileceğini duyurdu. Suudi Arabistan Genel İstihbarat Başkanlığının yeniden yapılandırılması için bakanlık komitesi kurulması kararlaştırıldı.
ASİRİ GÖREVDEN ALINDI
Suudi Arabistan'da yayımlanan kraliyet kararnamesiyle, Suudi Arabistan Genel İstihbarat Başkan Yardımcısı Ahmed Asiri görevden alındı.
Suudi Arabistan Genel İstihbarat Başkanlığının yeniden yapılandırılması için kurulacak bakanlık komitesinin başında Prens Muhammed bin Selman olacak.
Suudi Arabistan, üst düzey 3 istihbarat görevlisinin görevden alındığını açıkladı.
"CEMAL KAŞIKÇI'NIN ÖLÜMÜNDE PARMAĞI OLAN HERKESTEN HESAP SORULACAK"
Suudi Arabistan, gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın ölümünde parmağı olan herkesten hesap sorulacağını ve adalete teslim edileceğini duyurdu.
ABD Başkanı Donald Trump Suudi Arabistan'a yaptırım uygulayabileceklerini açıklamıştı.
ABD Başkanı Donald Trump, Cemal Kaşıkçı olayıyla ilgili ABD'nin vereceği kararlara ABD Kongresinin de dahil olacağını ve Suudi Arabistan'a yaptırım uygulayabileceklerini belirtti.
Arizona'da seçim kampanyası yürüten Trump, Suudi Arabistan'ın Suudi gazeteci Kaşıkçı'nın öldürüldüğünü duyurmadan önce basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Kaşıkçı'nın akıbetine ilişkin bir soruya yanıt veren Trump, Kaşıkçı'nın "öldürülmüş olmasının" nasıl sonuçlar doğuracağını söylemek için erken olduğunu ve ABD ile başka ülkelerin bu konuyu soruşturduğunu söyledi.
KONGRE DE DAHİL OLACAK
Kaşıkçı olayıyla ilgili pazartesi gününe kadar çok şey öğrenebileceklerini kaydeden Trump, ABD'nin Kaşıkçı konusunda vereceği kararlara Kongrenin de dahil olacağını vurguladı.
Trump, "Suudi Arabistan'a yönelik tedbirler arasında yaptırımların da olup olmadığı" şeklindeki soruya "Olabilir." diye cevap vererek bu ülkeye yaptırım uygulanmasına açık kapı bıraktı.
Trump şu ifadeleri kullandı:
"Çok ciddi bir mevzu ve ne kadar vereceğimiz konusunda Kongreyi de dahil edeceğim. Bazı tavsiyelerde bulunacağım. Çok zengin bir ülkeden, Suudi Arabistan'dan 450 milyar dolar değerinde büyük bir siparişimiz var. Bu 600 bin belki de daha fazla istihdam demek. Size bunları satmayacağız dediğimizde bu ülke için çok zararlı olur. (Onlara karşı) Yapacağımız başka şeyler var. Kongrenin söyleyeceği şeyleri de dinleyeceğim. Onlar da bu konuyla yakından ilgileniyorlar. Bunu Kongre ile yapacağım."
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo da son açıklamasında, Cemal Kaşıkçı'nın ölümünden suçlu bulunması halinde Suudi Arabistan'a karşı birçok seçenekleri olduğunu söylemişti.
KAŞIKÇI OLAYI
Suudi reformistler için önemli bir platform olan Al Watan gazetesine katkı veren ve Batı medyasında Ortadoğu ile ilgili haberleriyle tanınan Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim'de resmi işlemler için Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğuna girdikten sonra ortadan kaybolmuştu.
Emniyet kaynaklarınca yapılan değerlendirmede, Kaşıkçı'nın gittiği Suudi Arabistan Başkonsolosluğundan bir daha çıkmadığı teyit edilirken, başkonsolosluk binasında aynı saatlerde, 2 uçakla İstanbul'a gelen ve aralarında yetkililerin de yer aldığı 15 Suudi vatandaşının bulunduğu, bu kişilerin daha sonra geldikleri ülkelere döndükleri belirlenmişti.
Gazeteci Kaşıkçı'nın Suudi Başkonsolosluğunda kaybolmasının ardından, Suudi Arabistan'a yönelik tepkiler sürüyor.
Cemal Kaşıkçı’nın Son Roportajı
Türkiye'nin Suriye'deki rolü
Kaşıkçı, Türkiye'nin, Suriye halkının en iyi ortağı olduğunu ispat ettiğini belirterek, "Afrin muhteşem bir başarıydı. Sadece uygulanış şekliyle değil, çok temiz savaştı. Hiçbir yıkıntı olmadı. Rakka’daki tahribatı gördünüz. Daha önemlisi de Türkiye o bölgeyi Suriyelilere teslim etti." dedi.
Suriyelilerin Afrin'i yerel meclislerle iyi bir şekilde yönettiğini dile getiren Kaşıkçı, "Bu tecrübe diğer Suriyelilerin gıpta ile bakmasına neden olacak ve belki de İdlib’de mesela, 'Buyurun bu tecrübeyi buraya taşıyın' diyecekler." ifadelerini kullandı.
Kaşıkçı, Türkiye'nin Suriye konusunda maceraya girmeden hareket ettiğine dikkati çekerek, "Mesela önlerinde Münbiç var ama ABD ile çatışmaya girmeden diplomatik yollar ve iletişimle halletmeye çalışıyorlar." diye konuştu.
Türkiye'nin Suriye'de disiplinli bir şekilde hedefe doğru ilerlediğine işaret eden Kaşıkçı, Türkiye'nin Suriyeliler için büyük bir şans olduğunu vurguladı.
Suriye konusunda ABD'nin tutumu ve bölge ülkeleriyle ilişkisi
Kaşıkçı, Suriye konusunda şu ana kadar bir anlaşma olmadığını belirterek, bu konunun Cenevre ve Astana görüşmeleri arasında kaldığını aktardı.
"Bana göre Astana ekibi Suriye’nin geleceğini kuracak." diyen Kaşıkçı, ABD'nin Suriye'deki gelecek planlarına ilişkin şunları kaydetti:
"ABD’nin bugünlerde öncelikleri çok farklı. ABD ileriye dönük planlar yapmak için rahat değil. Trump'ın ABD'de iç savaşı var, bilinen skandalları var. Biz artık eski ABD yönetimiyle karşı karşıya değiliz, değişken, hızlı bir yönetim görüyoruz. ABD yönetiminde piramidin başındakiler değişiyor. CIA, Dışişleri Bakanlığı, ulusal güvenlik biriminin başındakiler hep yeniler. Bunların zamana ihtiyacı var. Ancak Suriye meselesinin bunların istikrarına kavuşmasını bekleme şansı yok."
"Trump'ın ABD'de iç savaşı var, bilinen skandalları var"
Kaşıkçı, ABD yönetimindeki istikrarsızlığın bölge ülkeleriyle ilişkilerine etkisinin sorulması üzerine, "ABD ile Türkiye’nin ilişkilerini etkileyeceğini sanmıyorum. Çünkü aralarında iletişim hattı var. Örneğin Türkiye, Münbiç’e ABD ile anlaşma sonrası girecek. Suudi Arabistan ABD’den, İran’ın Suriye’den çıkarılmasına destek olmasını istiyor. Ancak ABD bu isteği yerine getirmezse Suudi Arabistan kızacak mı? Tabii ki kızmaz. Çünkü elinde güçlü kozu yok. Artık Suudiler, Suriye meselesinin kilit oyuncusu değil." dedi.
"Suudi Arabistan, Türklerle Suriye’de iş birliği yapmadı"
Suudi Arabistan'ın Suriye meselesinde yaptığı hatalara değinen Kaşıkçı, "Suudi Arabistan Suriye'de demokrasi ve özgürlüğe giden değişimin yaşanması konusuna hevesli değildi. Suudi Arabistan Türklerle, Suriye'de iş birliği yapmadı." ifadelerini kullandı.
Kaşıkçı, "Katar ve Suudiler, Suriye’de çekiştiler. Bunların bedelini hem Suriye devrimi hem de Riyad çekiyor." şeklide konuştu.
Suriye'ye "Arap gücünün" gönderilmesi konusu
Daha önce ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye'ye Arap ülkelerinden oluşturulacak bir gücün gönderilmesini gündeme getirmesine ilişkin Kaşıkçı, "Bak bu öneri güzel çünkü Suudilerin Suriye meselesine ilgili olduklarını gösterir. Ancak sorun bunun detaylarında. Mesela Suudi Arabistan ordusu, Mısır veya diğer Arap ülkelerinin katılması için uygun bir altyapı hazırlığı olmalı. Türkiye ile temas kurulmalı ve ilişkilerin yumuşatılması gerekir. Çünkü bu ülkelerin Türkiye ile arasında Suriye temas hatları oluşacak." değerlendirmesinde bulundu.
Kaşıkçı, önerinin hayata geçirilmesinin zor olduğuna dikkati çekerek, "Mısır ordusu da Suriye'ye gidemez. Eğer Fırat'ın doğusuna giderlerse o bölgeyi Beşşar Esed'e teslim ederler. Esed ile anlayış içindeler çünkü." diye konuştu.
Suudi Arabistan'ın İran’la sorunlu olduğunun hatırlatılması üzerine Kaşıkçı, "Suudi Arabistan’ın bölgeye ordu göndermesi onları Türkiye ile anlaşmaya iter. Dolaysıyla bu da Suudi Arabistan-Türkiye iş birliğine yol açar ve Suriye halkı için iyi olur. " ifadelerini kullandı.
Suudilerin Esed'e karşı tutumu
Kaşıkçı, Suudi Arabistan'ın Esed rejimine karşı tutumunu şu sözlerle değerlendirdi:
"Suudi Arabistan, Arap ülkelerindeki eski rejimlerin kalmasını destekliyor. Esed rejiminin İransız kalmasını istiyor. Ancak Beşşar Esed, İran’dan başkasına güvenmiyor. Zaten İran'ın sayesinde var. Suudi Arabistan, 2011'deki sisteme dönülmesini temenni ediyor. Mısır'da olduğu gibi Suriye'de de Arap baharının son bulmasını istiyor. Yemen’de Ali Abdullah Salih'in bir halifesini bulup Yemen’in başına geçirmek istiyor. Ancak bu Suriye'de çok zor çünkü halk ayaklanması devam ediyor."
"İran Suriye'de yeni bir demografik harita çiziyor"
Kaşıkçı, İran'ın Suriye'deki askeri varlığının güçlendiğini belirterek, "İran, Suriye’de yeni bir demografik harita çiziyor. Rejim de buna destek oluyor. Rejim yasa ve kanunlarla milyonlarca insanın evlerine dönmesini engelliyor." diye konuştu.
Rejimin halkın evlerine yeniden dönmesini istemediğini vurgulayan Kaşıkçı, "Beşşar, Suriye’yi işgal ediyor. 6-7 milyon Suriyeli çıkardı. Rejimin son olarak 10 sayılı kararı ise Suriye'deki demografik haritayı değiştirmek içindi." dedi.
Suriye'de İsrail-İran çatışması
Kaşıkçı, İsrail ve İran arasında yaşananların sadece Suriye'deki çatışma alanlarının sınırlarının çizilmesi için olduğuna dikkati çekerek, İran’ın İsrail'in düzenlediği saldırılara yanıt vermediğini dile getirdi.
İran'ın Suriye'de Halep, Humus gibi illeri "işgal ettiğini" belirten Kaşıkçı, "İsrail Suriye'de İran'la çatışmaz ve buna girmez. İran’a karşılık vermek Arap ülkelerine düşer. İsrail bu görevi Arapların yerine yapmaz. Bu işi en son yapacak ülke İsrail." ifadelerini kullandı.
"ABD Rusların Suriye'deki hayatlarını zorlaştırabilir"
ABD'nin Suriye'de itibarını yeniden kazanmak için fırsat olduğunu anlatan Kaşıkçı, "ABD, Rusların Suriye'deki hayatlarını zorlaştırabilir. Bunu da Suriye devrimine destek vererek yapabilir. Türklere destek vererek yapabilir mesela. Ruslar bu kaygılarını dile getirdiler aslında." değerlendirmesinde bulundu.
Kaşıkçı, ABD'nin Fırat'ın doğusunda çok iyi çalışmadığına dikkati çekerek, "Petrol, su ve enerji zengini bir bölgeyi ele geçirdiler. Belki de bu ona yeter. ABD’nin Suriye’deki oyunların kurallarını değiştirmesi için sahada olması gerekir." şeklinde konuştu.
Teorik olarak ABD'nin istemesi durumunda Suriye’de rejimin ve İranlıların hayatını zora sokabileceğine işaret eden Kaşıkçı, şunları söyledi:
"Ama şu var ABD’de şu an ileriye dönük planlar yapacak kurumlar yok. ABD’nin önemli kurumlarında daha bu ay değişikler oldu. Bunlara zaman gerek. Trump’ın üzerindeki baskılardan kurtulması gerek. ABD seçimleri yaklaşıyor. Dolayısıyla ABD’nin 180 derece değişeceğini sanmıyorum."
İsrail'in Esed'e bakışı
Kaşıkçı, İsrailli yetkililerin Esed'i öldürmekle tehdit etmelerinin sadece sözde olduğunu ifade ederek, "İsrail Esed'i öldürse rejimin sonu olur, bunu herkes biliyor. Peki İsrail bunu ister mi? Hazırlar mı? Bence bu tür açıklamalar tehditten ibarettir. Çünkü aynı zamanda İsrail'in Esed'in kalmasından elde ettiği faydalardan bahseden başka İsrail yetkililerinin açıklamaları var." diye konuştu.
Suriye’nin geleceğine dair düşünceleri
Suriyelilerin Türkiye'ye güvenmeleri gerektiğini vurgulayan Kaşıkçı, "Savaşın şartları değişti. Suriye devrimi daha bitmedi. Beklentileri bitmedi. Ancak zor şartlar içerisinde. Suriye devrimi, Türkiye gibi dost bir ülkeye sahip." dedi.
Kaşıkçı, dünyanın Suriye meselesine sessiz kaldığını ve Suriye halkının asrın dramını yaşadığını belirterek, Esed rejiminin kesinlikle değişmesi gerektiğini düşündüğünü söyledi.
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın röportajı Syria TV'nin YouTube kanalında da yayınlandı.