Kefenleme geride kalanların vefat eden mümine karşı cenaze namazı ile birlikte yerine getirecekleri son iki görevden biridir. Nitekim Peygamberimiz (s.a.s.); “Sizden birisi (ölen) din kardeşinin cenazesinin techiz ve tekfinini üstlendiği zaman bu işi güzelce yapsın. ” (Müslim, Cenaiz, 49; İbn Mâce, Cenâiz, 12) buyurmuştur.
Kefenleme erkekler için gömlek, izâr ve lifâfe olmak üzere üç parça; kadınlar için bunlara ilaveten, başörtüsü ve göğüs örtüsü olmak üzere beş parça bez ile yapılır.
İhtiyaç halinde, erkekler için izâr ve lifâfe olmak üzere iki parça; kadınlar için de bunlarla birlikte başörtüsü olmak üzere üç parça bez ile yetinilir.
Zorunluluk halinde ise, başka bir şey bulunmadığında, bütün vücudunu örtecek bir bez kullanılır (Müslim, Cenaiz, 44; 45). Bu durumda kadın ve erkek kefenlenmesi arasında fark yoktur.
Kefenin parçalarından biri olan gömlek, cenazeyi boyundan ayaklara kadar; “İzâr” baştan ayaklara kadar örten iki bezdir. “Lifâfe” ise, baştan ayağa kadar örten bez olup kefenin en üstüne gelen parçasıdır. Bu, ayak ve baş tarafından bağlanması için biraz daha uzundur.
Kefenin beyaz renkli pamuk bezinden olması daha faziletlidir. Peygamberimiz (s.a.s.): “Ölülerinizi beyaz kefenle kefenleyiniz. ” (İbn Mâce, Cenâiz: 12) buyurmuştur.
Kefen olarak kullanılacak bez, çok basit ve adî veya çok pahalı olmamalı, ölünün mal varlığına uygun olarak alınmalıdır.
Bu itibarla İslâm’a göre, ölü kefenlenmeden üzerindeki elbiseyle gömülemez.
Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı