CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Ordu'da halka seslendi. İnce'nin hedefinde Cumhurbaşkanı Erdoğan vardı.
CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Ordu Cumhuriyet Meydanı'nda halka yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fındık politikasını eleştirdi. İnce, "Şu kadar kez Ordu'ya geldi, miting yaptı. Size bir kez olsun fındık dedi mi? Ayın 18'inde yine gelecek. Ama bu sefer diyecek. Allah'ın izni milletin isteğiyle Cumhurbaşkanı olduğumda fındık 15 lira olacak. Buraya gelip bir kez olsun fındık diyemedin. 8 milyon insan bundan ekmek yiyor. Bunu bir kez bile konuşamadın. Ama emin ol "ince" hastalık sebebiyle bu sefer diyeceksin" dedi.
"MİT, Muharrem'i izleme teşkilatı mı?"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Diyarbakır mitingine katılanların çoğunluğu HDP'liydi" sözüne tepki gösteren İnce, "Hem diyor ki, Diyarbakır mitinginde kimsenin elinde Türk bayrağı yoktur diyor. Allah'tan korkmaz, kuldan utanmaz nasıl bir yalancısın. İstihbarata sormuş, alana gelen herkes HDP'liymiş. MİT, Muharrem'i izleme teşkilatı mı? Mitingde AK Parti'li kardeşlerimiz de vardı. Demek ki sen herkesi fişledin Türkiye'de. Yani bu ülkenin istihbaratı benim mitingleri mi takip ediyor? Muharrem İnce'nin mitinglerini takip edeceğine bomba patlatanları takip et. Sen daha yanındaki 5 tane yaveri bile doğru düzgün seçememişsin, FETÖ'cü çıktı, sen istihbarattan bahsediyorsun. Ne istihbaratı. Darbeyi enişteden öğrenen adam istihbarattan bahsedemez" diye konuştu.
"TV'de tartışalım söz siyaseti bırakacağım"
İnce, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bay Muharrem diyor bana. Aynen şöyle diyor: "Sen diyor, birinci çıkamazsan siyaseti bırakır mısın" diyor. "Bay Kemal de rahatlasın" diyor. Bir, kere Kemal Kılıçdaroğlu rahat, rahatsız olan sensin. Gidici olan sensin. Birinci çıkamazsan siyaseti bırakacakmış. Bırakma daha yeni başladık. Bırakırım, söz veriyorum ama bir şartla benim televizyonda karşıma çık tartışalım ondan sonra, söz. Karşıma çık. Kaçak güreşme. Kaçma. Bak her yerde diyorsun ki ben ustayım diyorsun, bana da "çırak" diyorsun. Sen nasıl bir çakma ustasın ki çıraktan kaçıyorsun. Ben üretim diyorum, ben fındığı marka yapacağım diyorum, ben fabrika açacağım diyorum, sen kıraathane açacağım diyorsun. Ben aş, iş diyorum, sen kıraathane diyorsun."
"2.5 milyon Suriyeli daha gelebilir"
Türkiye'de Suriyeli göçmenlere 40 milyar dolar harcandığını vurgulayan İnce, "BM'nin açıklaması var. 2,5 milyon Suriyeli daha gelebilirmiş. 4 milyon Suriyeli'ye 4 milyar dolar para harcadık. Eğer Erdoğan bir daha kazanırsa yandık. Dolar yükselir, 2,5 milyon Suriyeli daha gelir ve dünyada saygınlığımız yerle bir olur. Türkiye'nin düze çıkması için yorgun bir adama değil taze kana ihtiyaç var" şeklinde konuştu.
Hükümetin İsrail politikasını da eleştiren İnce, bu konuda şu görüşlere yer verdi:
"Erdoğan, sana soruyorum. İsrail ile gizli anlaşma imzaladın mı, yalan söyleme imzaladın. Petrol taşımacılığı devam ediyor mu, yalan söyleme ediyor. İsrail'den tohum almaya devam ediyor musun, yalan söyleme ediyorsun. İsrail mallarını boykot etmeyin diye ekonomi birliklerine yazı gönderdin mi? Filistinli Türkiye'ye gelirken vize alıyor, İsrail almıyor. Bırak bu işleri sen, gerçeğe gel gerçeğe. İsrail politikasını tartışmak için gel televizyona çık karşıma niye korkuyorsun. Korkak mısın sen?"
"OHAL'i 48 saatte kaldıracağım"
Cumhurbaşkanı olduğunda 48 saat içinde OHAL'i kaldıracağını, her mahalleye kreş açacağını, çocukların iyi eğitim alacağını söyleyen İnce, kalabalığa "Sizin çocuklarınıza büyük hayaller kurduracağım" dedi.
İnce konuşmasını şu sözlerle bitirdi:
"Benim en büyük projem huzur barış mutluluk. Barışacağız milleti barıştıracağız. Ayrı gayrı yok, başı açık başı kapalı yok. Alevi, Sünni yok, Türk-Kürt yok. 81 milyonu barıştıracağız. Ekonomi güçlendireceğiz, üretime yatırım yapacağız. Güven veren, hukuk devleti olan saygın bir yatırımcının cazip gördüğü saygın bir Türkiye ortaya çıkaracağız. Dönüşeceğiz. Adil dönüşeceğiz. En düşük maaşı 840 lira, en büyük emekli maaşı 6 bin 400 lira, olmaz. Bunu düzelteceğiz. Türkiye geleceğe umutla bakan neşe dolu olan huzurlu insanların ülkesi olacak. Bunu başaracağız."