Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi'nin tutuklu gazeteciler Şahin Alpay ve Mehmet Altan hakkındaki kararını işaret ederek, "Bugün Türkiye'nin geldiği nokta bir parti devletini aşmış, bir aile devletine dönüşmüştür. Siyasi otorite yargı üzerindeki gücünü o kadar ileri bir noktaya götürmüştür ki en alttaki hakim en üstteki hakime "ben seni tanımam" diyor" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sarıyer'de bir otelde düzenlenen "Yerel Yönetimler ve Adalet Sempozyumu" na katıldı.
"Bu ülkede adalet yok, en büyük sorunumuz bu"
Sempozyumda konuşan Kılıçdaroğlu adalet mücadelesinin dünyanın en köklü mücadelelerinden biri olduğunu vurgulayarak, "Eğer yöneten adaleti hakime değil de kendisine bırakmışsa, "adaleti ben dağıtırım" noktasına gelmişse adalet iflas etmiştir. Suçluyu belirleyecek olan hakimdir. Savcı avukat değildir. Günümüz Türkiyesi'nde suçluyu belirleyen siyasi otorite. Bir kişi diyor ki "falan kişi suçludur, haindir'. Savcılar harekete geçiyor. Yargıç onun söylemlerini kararına geçiriyor. Bu ülkede adalet yok, en büyük sorunumuz bu. Emin olun hangi partiden olursa olsun, hangi inançtan olursa olsun bütün vatandaşların üzerinde mutabık kaldığı konu bu ülkede adalet yok. Biz adaletin mücadelesini veriyoruz. Adaletin iflas ettiği bir ülkede bırakın demokrasiyi devlet yoktur" ifadelerini kullandı.
"Türkiye BM'ye gönderdiği dilekçe ile "Ben OHAL döneminde adil yargılama yapmayacağım" diyor"
Türkiye'nin 15 Temmuz ardından Birleşmiş Milletlere gönderdiği bir yazı ile Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme'nin 13 maddesine çekince koyduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu, "Dedik ki "13 maddeyi OHAL döneminde askıya alıyoruz'. İki madde var ki çok önemli. Nedir onlardan birisi. Adil yargılama. Diyor ki Türkiye Cumhuriyet hükümeti BM'ye verdiği dilekçeyle diyor ki "ben OHAL döneminde adil yargılama yapmayacağım'. Ben söylemiyorum. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti söylüyor 21 Temmmuz 2016'da. Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Halit Çelik imzasıyla veriliyor. Biz uygar dünyaya dönüp "ülkemizde adalet var" diyebilir miyiz. Kendimiz altına kapı gibi imza atmışız. Bir başka madde daha var. Tutulanlara insanlara insanca davranmayacağız deniyor. Yani hapse atılanlara, yanı sanık olanlara insanca davranma kuralı var. "Ben tutulanlara insanca davranmayacağım" diyor. "İşkence yapacağım" diyor. Bunun üzerinde de durulmadı. Gerçekten de son derece acı ve dramatik" şeklinde konuştu.
"Türkiye bir parti devletini aşmış, bir aile devletine dönüşmüştür"
Anayasa Mahkemesi'nin tutuklu gazeteciler Şahin Alpay ve Mehmet Altan ile ilgili kararını işaret eden Kılıçdaroğlu, "Devlet kinle öfkeyle, ön yargıyla yönetilmez. Eğer devletin bütün kurumlarını bir kişinin iki dudağından çıkacak bir söze teslim ediyorsanız orada parti devleti de yoktur. Bugün Türkiye'nin geldiği nokta bir parti devletini aşmış, bir aile devletine dönüşmüştür. Siyasi otorite yargı üzerindeki gücünü o kadar ileri bir noktaya götürmüştür ki en alttaki hakim en üstteki hakime "ben seni tanımam" diyor. Efendim "Anayasa böyle yazıyormuş" iyi de anayasa askıda. Anayasası yürürlükte olmayan bir Türkiye'deyiz şu anda" şeklinde konuştu.
"Afrin harekatını desteklememizden beyler rahatsızlar"
Konuşmasında "Zeytin Dalı" harekatına da değinen Kılıçdaroğlu, "Afrin'de operasyonlar yapılıyor. Yapılmalı mı evet. Kahraman ordumuza sonuna kadar güveniyoruz. Mücadele ediyorlar karda kışta. Kimin için terörü önlemek için. Bu mücadelenin yanındayız ama beyler bundan rahatsızlar bunu gayet iyi biliyorum. Biz önce Türkiye diyoruz. Türkiye Cumhuriyeti sınırları pergelle cetvelle çizilen bir ülke değildir. Her karışında bu ülke insanlarının kanı acısı vardır. Milli kurtuluş savaşı boşuna verilmemiştir" dedi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD Başkanı Trump ile yaptığı telefon görüşmesi ardından medyaya yansıyan farklı açıklamaları da değerlendirerek şunları söyledi:
"Orası farklı açıklama yapıyor burası farklı. Eğer açıklamada bir farklılık varsa bantları yayınlayın Amerikalıları mahcup edin. "Ey Trump sen yanlış söylüyorsun bantlar burada" deyin. Niye gizliyorsunuz"
Kemal Kılıçdaroğlu 15 Temmuz sonrası hapishanelerin dolduğunu belirterek, " 15 Temmuz'dan bu yana hala iddianamesi olmayan yüzlerce kişi hapiste. Bunlar kalkıyorlar adaletten söz ediyorlar, bizim de inanacağımızı sanıyorlrar. Siz adalet değil bu ülkeye adaletsizlik getirdiniz. Bizim görevimiz adalet için mücadele etmektir. Biz asla susmayacağız. Biz dilsiz şeytan asla olmayacağız" ifadelerini kullandı.