Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti 27. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda açılış konuşmasını yaptı. Erdoğan, 2 ayı bulmadan dövizdeki dalgalanmayı kontrol altına aldıklarını söyledi.
AK Parti 27. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı Kızılcıhamam'da yapılıyor. "Tevazu, Samimiyet, Gayret ile Önce Millet Önce Memleket" temasıyla düzenlenen toplantının açılış konuşmasını Cumhurbaşkanı Erdoğan yapıyor. Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan özetle şöyle: Gençlerimize özellikle seslenmek istiyorum. Sizlerden kendinizi AK Parti’nin ve ülkemizin geleceğine en iyi şekilde hazırlamanızı istiyorum. Gençlerimizin iktisattan hukuka kadar her alanda en iyileri arasına girmesi de önemlidir. 16 Nisan halk oylaması ve 24 Haziran seçimleri milletimizle aramızdaki güçlü ilişkiyi bir kez daha görmemize vesile oldu.
Türkiye tarihinin en büyük ekonomik saldırılarına maruz kalmasına rağmen 2 ayı bulmadan durumu büyük ölçüde kontrol altına aldık. Döviz kurunun bir anda böyle bir artış göstermesini ekonomik sebeplerle izah mümkün değildir. Ekonomide eksiklerimiz, sıkıntılarımız elbette var. Seçimlerin hemen ardından zaten kolları sıvamış, ekonomik reformlar için hazırlıklara başlamıştır. Gerçeklerle yaşananlar arasında büyük orantısızlık var ki işin altında başka şeyler aramak durumunda kalıyoruz. Her kriz beraberinde bir çok fırsatı da getirir.
'MİLLETİMİZİ FIRSATÇILARIN İNSAFINA TERK ETMEYECEĞİZ'
Bizler ilk göreve geldiğimizde ülkemizin hali ekonomik olarak neydi hatırlayın. Ülkemizi çok kısa sürede nereye getirdiğimizi unutmayın. Bu işin tedavi yollarını da biliyoruz. Kısa zamanda bu işi toparladık ve yolumuza devam ediyoruz. Özel sektörümüzün bu krizi fırsata çevirecek maharete sahip olduğuna inanıyorum. 2 aydan sonra yeniden bir toparlama ve yükseliş dönemine girdiğimizi görüyorum. Bazıları krizi fırsata çevirmekle fırsatçılığı birbirine karıştırıyor. Milletime sesleniyorum. Bunun adı fırsatçılıktır. Milletimizi fırsatçıların insafına terk etmeyeceğiz, bunu böyle bilsinler. Serbest piyasa kuralları içinde bu fırsatçılarla mücadele edip kendilerine gereken yaptırımları uygulayacağız. Ekonomi reçetemizde üretim, tasarım, teknolojiyi geliştirmek, ihracat, istihdam vardır.
'HİÇ KİMSE TÜRKİYE'Yİ YENİDEN ULUSLARARASI KURULUŞLARIN BOYUNDURUĞU ALTINA SOKAMAZ'
Her türlü desteğe, katkıya açığız. Bunun bedelini egemenliğimize ve geleceğimize göz dikerek ödetmeye çalışmasınlar. Türkiye borcuna sadıktır, yeter ki işi diyet borcuna döndürmesinler. İşte o zaman külahları değişiriz. Ak Parti döneminde ülkemizi diyet borçlarından kurtarana kadar çok mücadeleler ettik. Son günlerde finansal danışmanlık hizmeti alınan bir şirket üzerinden yapılan tartışmalar güya bizi töhmet altında bırakarak aslında örtülü bir şekilde ülkemizi aynı cendereye sokma girişiminden ibarettir. Ama biz bu oyuna gelmeyiz Bu can bu tende oldukça hiç kimse Türkiye’yi yeniden uluslararası kuruluşların boyunduruğu altına sokamaz. Ana muhalefetin başındaki zat şunu da çok iyi bilsin Sınırlarımız içinde bayrağımızın dalgalanması konusunda ne kadar kararlıysak bu konuda da aynı hassasiyete sahibiz, onu seninle de paylaşmayız. Ekonomik bağımsızlık olmadan siyasi bağımsızlığın olmayacağını biz çok iyi biliyoruz.
"PARA İSTEMEK BAŞKA YATIRIM DAVETİ BAŞKA ŞEY"
Filistin'den girdi sonra rotayı krize çevirdi. Türkiye'de bir defa kriz yok. Önce bir ekonomiyi öğren. Türkiye'de ekonomiyle alakalı bir manipülasyon var, manipülatif bir hareket var. Bununla bir fatura kesmeye çalışıyorlar, sen de bu faturanın aktörleri arasında yerini alıyorsun. Güya resmi ziyaret yaptığımız ülkelere bize para vermeleri için yalvarıyormuşuz. Biz yatırımcı davet etme çalışmaları yapıyoruz. Bir insan ekonomiden bu kadar habersiz olursa böyle saçmalar. Bu işin yöntemi mecraları kuralları bellidir. Biz ülkemizin potansiyelini anlatıyoruz. Yatırım daveti başka şey para istemek başka şeydir.