Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Endonezya Bali Adası'ndaki Apurva Kempinski'de gerçekleştirilen G-20 Liderler Zirvesi'nin "Gıda ve Enerji Güvenliği" oturumuna katıldı.
Oturumdaki konuşmasına misafirperverliği için Endonezya Devlet Başkanı Joko Widodo'ya teşekkür ederek başlayan Erdoğan, geçen sene tüm meydan okumalara rağmen küresel ekonominin yüzde 6 büyüdüğüne dikkati çekti. Erdoğan, ne var ki, artan talep, tedarik zincirlerinde yaşanan bozulma, emtia fiyatlarındaki yükseliş ve hammadde sıkıntılarının dünyayı yüksek enflasyonla karşı karşıya bıraktığını belirtti.
Rusya-Ukrayna Savaşı'nın ise gıda ve enerji kulvarında tıkanmaya, bunun da emtia fiyatlarında ilave artışlara yol açtığını dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"2015 yılındaki G20 dönem başkanlığımız sırasında gıda güvenliğini önceliklerimizden biri olarak gündemimize almıştık. Antalya'da sizleri misafir ettiğimizde Gıda Güvenliği ve Sürdürülebilir Gıda Sistemleri başlıklı eylem planımıza imza atmıştık. Aradan geçen süre zarfında yedi sene önce gündeme getirdiğimiz hususların isabeti görüldü. Eşim Emine Erdoğan'ın öncülüğünde yürüyen Sıfır Atık Projesi kapsamında bu sene Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na sunduğumuz '2030 Gündeminin Geliştirilmesi için Sıfır Atık Yaklaşımlarının Teşvik Edilmesi' başlıklı Karar Taslağına kıymetli desteklerinizi bekliyorum."
"DÜNYA KRİZ YAŞANMASI İHTİMALİYLE KARŞI KARŞIYADIR"
Dünyadaki gıda krizine işaret eden Erdoğan, "Mevcutta, dünya, buğday, ayçiçeği yağı ve mısırda olduğu gibi pirinçte de kriz yaşanması ihtimaliyle karşı karşıyadır. Keza, dünya gübre piyasası da süratle istikrara kavuşturulmalıdır. Aksi takdirde, önümüzdeki yıl daha büyük bir gıda krizi yaşayacağız." ifadesini kullandı.
"10 MİLYON TONUN ÜZERİNDE TAHILIN SEVKİYATI SAĞLANDI"
Afrika'nın kuraklığın da etkisiyle kıtlık riski içinde bulunduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Dünya beşten büyüktür' şiarıyla, Afrika'nın sesinin küresel ve bölgesel meselelerde yankı bulmasını önemsiyoruz. Türkiye olarak küresel gıda güvenliğinin temini için yoğun çaba sarf ettik. Tarafların yapıcı yaklaşımları sayesinde Birleşmiş Milletlerle birlikte Karadeniz'de tesis ettiğimiz koridordan şimdiye kadar 10 milyon tonun üzerinde tahılın sevkiyatı sağlandı. İstanbul Mutabakatı, savaşa rağmen tarafların uzlaşıya varabildiklerini de gösterdi. Tabii mekanizmanın işlemeye devam etmesi için sizlerin de desteğiyle, sıkıntıya yol açan engellerin esnetilmesi noktasında adım atılması lazım. Ayrıca ihraç edilen tahılın Afrika başta olmak üzere acil ihtiyaç duyan az gelişmiş bölgelere ulaştırılması için de harekete geçmeliyiz."
"TEMİZ ENERJİ DÖNÜŞÜMÜNÜ İDARE ETMEMİZ HAYATİDİR"
Bu süreçte küresel enerji güvenliğinin tesisi ile tüketicilerin ucuz ve sürdürülebilir şekilde enerjiye erişimlerinin de öncelikli hal aldığını vurgulayan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Gerçekçi, ayakları yere basan ve akılcı bir şekilde temiz enerji dönüşümünü idare etmemiz hayatidir. Gıda krizinin idaresinde olduğu gibi bir enerji merkezi olarak Avrupa başta olmak üzere yakın bölgemizin güvenliğine net katkı sağlıyoruz. Hatırlanacağı üzere G20 tarihindeki ilk enerji bakanları toplantısı, 2015 yılında ülkemizin dönem başkanlığı sırasında düzenlenmişti. Türkiye, kendisinin ve bölgesinin enerji arz güvenliğine destek verecek hamleleri uzun süredir kesintisiz şekilde hayata geçirmektedir."
"DÜNYA G20'NİN YOL GÖSTERİCİLİĞİNE VE BİRLİKTELİĞİNE DAHA FAZLA İHTİYAÇ DUYUYOR"
Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi'nin (TANAP), Güney Koridorunun işlerliği bakımından hayati öneme haiz olduğunu bir kere daha gösterdiğini aktaran Erdoğan, "Küresel ekonominin büyük sarsıntılar geçirdiği böyle bir dönemde dünya G20'nin yol göstericiliğine ve birlikteliğine daha fazla ihtiyaç duyuyor. Bu düşüncelerle toplantımızın ve alacağımız kararların tüm insanlık için hayırlı olmasını diliyor, ev sahibimiz Endonezya'ya teşekkür ediyorum." diye konuştu.