Venezuela'ya resmi ziyaret gerçekleştiren Erdoğan, başkent Caracas'taki temaslarına başladı.Bu doğrultuda ilk olarak Simon Bolivar Anıt Mezarı'nı ziyaret eden Erdoğan, burada Venezuela Devlet Başkan Yardımcısı Delcy Rodriguez tarafından karşılandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, anıt önünde ellerindeki Türk ve Venezuela bayraklarıyla kendisini bekleyen çocukları selamlayarak hatıra fotoğrafı çektirdi.
Anıt mezarın bulunduğu binaya geçen Erdoğan, Venezuela Senfoni Orkestrası tarafından iki ülke milli marşlarının icrası sonrasında anıt mezara çelenk bıraktı.
Anıt hakkında yetkililerden bilgi alan ve şeref defterini imzalayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şeref defterine şunları yazdı:
"Türkiye'den Venezuela'ya Cumhurbaşkanı düzeyindeki ilk resmi ziyareti gerçekleştiriyor olmanın büyük onur ve mutluluğunu yaşıyorum. Latin Amerika'nın bağımsızlık mücadelesinin sembolü Venezuela halkının efsanevi lideri Simon Bolivar'ı anıt mezarının başında saygıyla yad ediyorum.
ERDOĞAN'DAN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR
Erdoğan daha sonra ise Türkiye-Venezuela İş Forumu'nda açıklamalarda bulundu.
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:
5 Ağustos'ta meydana gelen elim hadise, Sayın Maduro ile beraber Venezuela halkının bağımsızlık iradesine yönelik kalleşçe bir saldırıdır.
Venezuela'nın mazlum ve mağdurla sergilediği güçlü dayanışmasının bazı çevreleri rahatsız ettiğinin farkındayım.
Ülkelerimiz adına tarihi bir ziyarete şahitlik ediyoruz.
İşbirliğimize ve dostluğumuza büyük önem veriyoruz.
Ekonomik ilişkilerimiz güçlü bir potansiyel barındırıyor. Kazan kazan anlayışı ile ilişkilerimizi derinleştirmeye çalışıyoruz.
İki ülke olarak bu aşamaya gelene kadar pek çok badireler atlattık.
Sadece ekonomi alanında değil bölgemizi ve tüm dünyayı ilgilendiren konularda da Başkan Maduro ile yakın işbirliği içinde olacağız.
İslam düşmanlığının arttığı bir dönemde sayın başkanın örnek tavrının son derece kıymetli olduğunu düşünüyorum. Venezuela'nın güçlü dayanışması bazı çevreleri rahatsız ediyor.
Altımızda bürokratik oligarşi var. Bizlerin başkanlar olarak buna fırsat vermememiz lazım.
Türkiye yükselen ekonomisi ile büyük fırsatlar sunuyor. Türk ekonomisi 2002'den beri yaklaşık 200 milyar dolar yabancı yatırımcı çekti.
Türk ekonomisi tüm engelleme girişimlerine ve saldırılara karşı güçlü bir duruş sergiliyor.
Açılım politikamız uzun vadeli ve çok yönlüdür. Latin Amerika ve Karayipler bölgesinde ticari faaliyetimizde son 10 yılda önemli mesafe aldık.
Türkiye PKK, PYD, DEAŞ ve FETÖ ile mücadele ediyor. Bunlar sadece Türkiye için değil dünya için de büyük tehdit oluşturuyor.