Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Samsun’da konuştu. Erdoğan, "Şu anda Menbiç'te ne dedik? "Terör örgütleri çıkacak" dedik. Başladı mı çıkmaya. İş bilenin kılıç kuşananın" dedi.
İşte Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:
Havalimanından buraya gelene kadar yollar bir alemdi. Bugün kabına sığmıyor Samsun. Biz birileri gibi Samsun’u sadece seçim zamanlarında hatırlayanlardan değiliz. Biz muhalefetin adayları gibi Samsun’un yolunu yalnızca ufukta seçim sandığını görünce öğrenenlerden değiliz. Son 4 yıl içerisinde 5 kez Samsun’a geldim. Sizlerle dertleştim, hasbihal ettim. En son 24 Mart’ta şehrimize gelerek partimizin il kongresini gerçekleştirdik. Hamdolsun Samsun da bugüne kadar bizi asla yarı yolda bırakmadı. Samsun hiçbir zaman bizi sahipsiz yalnız koymadı. 2002’den beri girdiğimiz tüm seçimlerde Samsun AK Parti’nin en güçlü destekçilerinden biri oldu.
Şimdi önümüzde çok daha tarihi, kritik bir seçim var. Biz Samsun’dan tıpkı bir asır önce olduğu gibi Yeni Türkiye’nin kuruluşuna da öncülük yapmasını istiyoruz. Milli iradenin şehri Samsun’dan biz yine rekor bekliyoruz. Samsun 24 Haziran’da bir kez daha rekora koşuyor muyuz? 24 Haziran’da Cumhur ittifakını rekora taşıyor muyuz? 24 Haziran’da güçlü hükümet için, cumhurbaşkanlığında şahsımı Meclis’te AK Parti’yi destekliyor muyuz?
Dün İstanbul’u izlediniz mi? Acayip bir sağanak vardı. Dedik ki herhâlde gelmeyecekler. Fakat bu dava var ya bu dava. Bu gönül davası. Kar boran fırtına hiç dinlemediler. Ve bu davaya gönül veren tüm kardeşlerim, bak resmi rakamı açıklıyorum 1 milyon 300 bin kişi Yenikapı’yı doldurdu. Konuşuyorlar, inşallah sandıkları patlatmaya hazır mıyız? Samsun’da kendi ölçeğine göre bugün bu meydanı doldurdu. Nasıl son 16 yılda Samsun bize sahip çıkmışsa, bizler de Samsun’un sevgisine layık olmanın mücadelesini verdik. Sahnede şov yapmanın değil, icraat yapmanın peşinde koştuk. Siyasetimize yalanı iftirayı bulaştırmadık.
Üç beş oy uğruna bölücü terör örgütünün siyasi uzantılarına, yoldaşlık, arkadaşlık yapmadık. İcazeti Edirne’deki provokatörün kapısında nöbet tutmakta değil, milletimize hizmetkar olmakta aradık. Senin ne işin var Edirne’de? Kim bu adam? Bu adam 7 Haziran seçimlerinde ‘dökülün sokağa’ deyip de benim Kürt kardeşlerimi sokağa dökerek, orada 53 vatandaşımızın ölümüne neden olan kişi değil mi? Bu Yasin Börü’nün öldürülmesine yol açan kişi değil mi? Ne işin var senin orada? Bu parti bu kişiden başka aday mı bulamadı? İlla genel başkanlar oluyorsa, senin genel başkanın niye aday olmadı?
Şimdi yeni bir adım atıyoruz. Samsun’da Londra, New York, Paris gibi dünya şehirlerinde örneklerini gördüğümüz yeni bir eseri Samsun’a kazandırıyoruz. Ne yapıyoruz? Samsun eski stadını yaklaşık 102 bin metrekarelik devasa o alanı inşallah millet bahçesine dönüştürüyoruz. Gayet güzel bir proje. Talimatı TOKİ’ye verdim, süratle yapılıyor. Çoluk çocuk hep beraber gideceksiniz, pikniğinizi orada yapacaksınız. Ve Samsun yeşille zaten iç içe. Böyle bir millet bahçesi yemyeşil olacak. Hayırlı uğurlu olsun.
Bundan sonra da doktorlarımızın, hemşirelerimizin ve diğer sağlık personelimizin güvenliğini en üst seviyede tutmaya devam edeceğiz. Ne hastalarımız kötü davranılmasına ne de sağlık çalışanlarımıza şiddet uygulanmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Dedik ki, yetmez. Samsun’a bir de şehir hastanesi yakışır dedik. Şimdi 900 yataklı bir şehir hastanesini de inşallah Samsunumuza bir marka şehir olmanın gereği olarak yapacağız.
Bakıyorsunuz muhalefet bundan da rahatsız. Bir de benim için o diyor artık yorgun diyor. Bay Muharrem, ben antrenmanlıyım. Hayatımın 16 yılı futbolla geçti. 16 yıl futbol oynadım ben. 40 yıl siyasette tecrübem var. Ve biz bugüne kadar şunu gördüğümüz zaman aldığımız sinerji bizi yormaz. Ama sen daha başlamadan bittin, bittin. Niye? Ya senin yalandan başka sermayen yok ki. Biz millet kıraathanelerinde çay, simit, kahve, kek bunlar verilecek diyoruz. Sen yalan söylüyorsun. Yok bilmem tatar böreği de verecekmiş, Arnavut ciğeri de verecekmiş… Nerede söyledim? Çorbayı zaten Zeytinburnu belediyemiz veriyor be gafil. Ama sen bunları takip edecek yürek yok. 5 gün kaldı, 5 gün sonra benim milletim sizin defterinizi düzecek.
Ben diyor ben gelmeden yapmış.. Neymiş 3400 katsayıyı o söylemiş, neymiş OHAL’i 48 saat içinde kaldıracakmış. Ya be gafil, biz iktidar olduğumuzda biz doğruyu konuştuk. Geldik biz bir ayda OHAL’i kaldırdık. Yeni dönemde terörle mücadelenin gereği olarak inşallah OHAL’i süre bittiğinde kaldıracağız. Ama bu demek değil ki, bundan sonra yine gelmeyebilir. Teröre yönelik en ufak bir şey olursa yine getirebiliriz. Bizim OHAL’imizin Samsun’a bir zararı var mı? Sanayiye bir zararı var mı? Eğitime bir zararı var mı? Eee niye rahatsız oluyorsun? Dert başka, manipülasyon… “Acaba buralardan bir şey elde edebilir miyim?” Edemeyeceksin. Bugün ülkemizde huzur varsa bu OHAL’i en güzel şekilde kullandığımız için.
Bunların emirlerindeki medya organları aracılığıyla şehir hastanelerimiz için masa başı haberler yaptırıyorlar. Muhalefet rahatsız olsa da Samsun’u şehir hastanelerimizin beş yıldızlı konforla tanıştıracağız.
Devamı geliyor…