Osmanlı ve Selçuklu devletlerinin düzenlediği birçok seferin galibiyete giden kilit noktası olarak anılan Denizli'nin Çivril ilçesinde tarihi Çıtak Köprüsünün yok olmaya yüz tutulması hem bölge halkının hem de tarihçilerin tepkisini topluyor.
KANUNİ'Yİ RODOS SEFERİNE GÖTÜREN KÖPRÜNÜN SON HALİ
Çivril ilçesine bağlı Çıtak Mahallesi'nin sınırlarında bulunan ve Osmanlı padişahlarından Kanuni Sultan Süleyman'ın 1522 yılında Rodos seferine giderken ordusunu üzerinden geçirdiği rivayet edilen tarihi Çıtak Köprüsü, son haliyle tartışma konusu oldu. Büyük Menderes Nehri üzerinde bulunan ve antik dönemde Peltai -Apameia yol güzergahına yapılan Çıtak Köprüsü, Selçuklu döneminde, 1807 yılında Osmanlı tarafından ve son olarak 1976 yılında Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından yenilendi.
ALTIN DEDİKODUSU DEFİNECİLERİN HEDEFİ HALİNDE GETİRDİ
Tarihe tanıklık etmiş ancak kitabesi günümüze kadar ulaşamayan, 62.10 metre uzunluğunda, 3.50 metre enindeki taş köprü, definecilerin hedefi haline geldi. Tarihi taş köprünün ayak kısımlarında "altın var" dedikodusu sonrası, kaçak kazı ve defineciler köprüye büyük zarar verdi. Selçuklu ve Osmanlı dönemlerin gerçekleşen birçok seferi sırtlayan taş köprü, yeniden restore ve onarım çalışması yapılmadığı takdirde son kalıntılarında yok olacağı iddia edildi.
5 gözlü olan köprünün 1 gözü tamamen yıkılmış ve diğer bir gözü de çökmüş durumda. Çevre halkı her ne kadar kendi aralarında para toplayıp köprüyü tamir ettirmek istese de Koruma Kurulu kararı nedeniyle tarihi köprüye dokunmaları mümkün olmadı. Büyük Menderes'in suyunun şu anda az olmasının köprüyü ayakta tuttuğunu belirten vatandaşlar, sular yükselip akış hızlanırsa köprünün yıkılabileceğini öne sürdü.
"İNANIN BU CANIMIZI ÇOK YAKIYOR"
Duruma üzüldüğü kadar sitem de etmekten de kendini alamayan Ali Çelik, "Birçok yerde okuyoruz, görüyoruz. Tarihi köprüler restore ediliyor. Ancak ne yazık ki, bizim köprümüze sıra bir türlü gelmiyor. Köy olarak aramızda para toplayıp yaptıralım dedik, "olmaz yapamazsınız" dendi. Çivril ilçesi için bu kadar önemli olan bir tarihi eser, göz göre göre yok olup gidiyor. İnanın bu canımızı çok yakıyor. Tarihi emanetlerimize ne zaman sahip çıkacağız" diye konuştu.