Denizli'nin Pamukkale ilçesinde 21 gündür kayıp olan Alzheimer hastasının, ormanlık alanda cesedi bulundu.
Alınan bilgiye göre, Küçükdere Mahallesi'nde 4 Ağustos'ta evinden ayrıldıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan Alzheimer hastası Hüseyin Daştan'ı (90) arama çalışmaları devam ederken, ormanlık alanda koyun otlatan çobanlar, akşam saatlerinde bir erkek cesedi buldu.
İhbar üzerine olay yerine gelen jandarma ekiplerinin yaptığı incelemede, cesedin Hüseyin Daştan'a ait olduğu tespit edildi.
Cumhuriyet savcısının olay yerinde yaptığı incelemenin ardından Daştan'ın cenazesi otopsi için Pamukkale Üniversitesi Hastanesi morguna kaldırıldı.
Küçükdere Mahallesi'nde yaşayan alzaymır hastası Hüseyin Daştan'ın 4 Ağustos'ta evinden ayrıldıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamaması üzerine ailesi ertesi gün kayıp başvurusunda bulunmuştu. Jandarma ile İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ve Arama Kurtarma Derneği (AKUT) ekiplerince arama çalışması başlatılmıştı.
Alzheimer Hastalığı
Bunama zihin işlevlerinde kaybı niteleyen bir kelimedir. Burada önemli olan nokta normal bir zihinsel gelişme sonrasında bu işlevlerin kaybı durumunda bunamanın ortaya çıkmasıdır. Alzheimer hastalığı bunama yapan hastalıklar içinde en sık izlenen bozukluktur. Bu hastalık yeni bir hastalık olmasa da hastaların sayısı giderek artmaktadır. Çünkü hastalık ile ilgili en önemli risk faktörü yaştır ve yaşlanma kaçınılmaz bir durumdur. Günümüzde tüm dünyada (özellikle gelişmiş ülkelerde ve refah toplumlarında) en hızlı artan yaş grubunu 65 yaş ve üstü kişiler oluşturmaktadır. Alzheimer hastalığının görülme sıklığı yaş ile artmaktadır (65 yaş üstü 100 kişiden 8'inde Alzheimer hastalığı görülmektedir). 21. yüzyılda doğal, sosyal veya ekonomik felaketlerle karşılaşılmazsa hastalığın görülme sıklığı daha da artacaktır. Günümüzde Türkiye’de 300 bin civarında Alzheimer hastası olduğu düşünülmektedir. Genç nüfusun giderek yaşlanacağı bir ülke olarak Türkiye’de 30-40 yıl sonra bu hastalığın en önemli sağlık sorunu olacağını söylemek münecimlik olmayacaktır.
Hastalık neden olmaktadır?
Alzheimer hastalığı henüz nedeni tam aydınlatılamayan şekilde beyin hücrelerinin programlanandan daha erken ölmesi nedeniyle olmaktadır (yaşla beraber her kişide beyin hücre ölümü olmaktadır ama Alzheimer hastalığında bu süreç çok hızlı ve erken olmaktadır). Hücre ölümüyle birlikte beyin yavaş büzüşmeye başlar ve küçülür (bkz şekil 1) Alzheimer hastalığı bulaşıcı bir hastalık değildir, bir kanser hastalığı değildir. Çok nadir (yaklaşık 100 hastanın 5'inde) olmakla birlikte ırsi formları da mevcuttur ama bunlara nadir rastlanmaktadır.
Hastalığın nedeni tam olarak bilinmese de bir takım risk yaratan durumlar günümüzde tanımlanmıştır.
Bunlar
1. Yaş (değiştirilemez faktör)
2. Geçmişte depresyon (değiştirilebilir faktör)
3. Damar hastalıkları (Kalp krizi, tansiyon yüksekliği, kolestrol yüksekliği...) değiştirilebilir faktörler
4. Geçmişte ciddi kafa yaralanmaları
5. Düşük eğitim düzeyi
6. APOE4 taşıyıcılığı.
Bunların dışında birçok daha az ehemmiyette olan risk faktörleri tanımlanmıştır fakat bunlara burada değinilmeyecektir.
Hastalıkta ortalama süre 8 yıldır. Buna karşın bazı hastalarda hastalık çok yavaş ilerlerken bazılarında da kısmen daha hızlı ilerlemektedir. Hastalık erken, orta ve ileri evre olarak 3 evreye ayrılabilir.
Hastalık bulguları
UNUTKANLIK!
Hastalığın olmazsa olmaz özelliği unutkanlıktır. Yaşlılıktaki her türlü unutkanlık değerlendirmeyi hak eder. Önemli olan selim yaşlılık unutkanlığı ile hastalık belirtisi olan unutkanlıkların birbirinden ayrılmasıdır. Bu ayrım hastanın muayenesi, hasta yakınlarının verdiği bilgi, beyin işlevlerini değerlendiren nöropsikolojik değerlendirme ve gerekirse diğer yardımcı tetkiklerin (MR,BT, kan testleri....) bir araya getirilerek yorumlanmasıyla yapılmaktadır.
Alzheimer hastalığında başlangıçta hafif bir unutkanlık vardır. Örneğin hasta randevülerini, yemeğin altını, bakkaldan alacaklarını..... unutmaya başlamıştır. Eskiden alışveriş listesi yapmayan bir kişi bu durumu bertaraf etmek için liste tutmaya başlayabilir veya çeşitli notlar alamaya başlayabilir. Zamanla unutkanlık giderek artar ve hasta yeni olayları hiç kaydedemeye başlar. Örneğin 5 dakika önce sorduğu soruyu tekrar tekrar sorabilir. Torunlarının isimlerini unutabilir. Koyduğu eşyaların yerini hatırlamaz. Buna karşın hasta geçmişini özellikle de gençliğini ve 30-40 yaş dönemini şaşırtıcı bir ayrıntıyla anlatabilir. (Sıklıkla hasta yakınları "ne unutkanlığı, 40 yıl öncesini cin gibi hatırlıyor" diyerek yanlış bilgi verebilir ama önemli olan yakın döneme ait unutkanlığın olmasıdır).
Hastalık başlangıçta sinsi bir unutkanlıkla başlayabileceğinden yaşlılıkta izlenen unutkanlık NORMAL OLARAK GÖRÜLMEMELİDİR. Gençlerde görülen unutkanlığın altından ise sıklıkla modern yaşam tarzının getirdiği ruhsal sıkıntılar ve hastalıklar (depresyon, anksiyete, uyum bozukluğu gibi) çıkmaktadır. Bazı vitamin eksiklikleri (B12 ve folat) ve guatr bezi bozuklukları da gençlerde unutkanlığa neden olabilir ve araştırılması gerekli olabilir. Günümüzde özellikle çalışan kişilerde unutkanlık şikayetine sık rastlanmaktadır.
YOL BULAMAMA
Eğer unutkanlığı olan bir yaşlı iyi bildiği yolları bulamıyorsa, daha önceden dolaştığı yerlere artık gidemiyorsa, evin yolunu bulamayıp kayboluyorsa ya da evin yolunu aramaktan dolayı eve geç geliyorsa, evin içinde odaları karıştırıyorsa, bunlar Alzheimer hastalığı ile ilişkili bulgular olabilir.
DİĞER BULGULAR
Hastalar daha önceden olmayan bir şekilde içlerine kapanabilir, isteksiz, şevksiz görülebilirler. Hastalar uğraş ve hobilerini terk edebilir. Örneğin bir hasta arkadaşları ile briç oynamayı bırakabilir. Karmaşık alet kullanımı zorlaşır. Para hesabında güçlük olabilir. Bankamatikten para çekmek hastalar için çok zor bir şey haline gelebilir. Bunlar ile beraber bir takım psikiyatrik bulgular da olabilir. Hastalar olmayan şeylerden bahsedebilir, onları gördüğünü, işittiğini söyleyebilir.
Her ne kadar hastalıkta bir çok bulgu olsa da en önemli bulgu giderek artan bir unutkanlıktır.