Yerel kaynaklardan edindiği bilgiye göre rejim yanlısı güçler, sabah saatlerinde Fırat'ın doğusunda ve Deyrizor ilinin batı kırsalında yer alan Cenine Caya Hisan ve Şakra köylerine saldırı düzenleyerek buraları ele geçirdi.
Terör örgütü PYD/PKK, bunun üzerine bölgedeki kamplarından takviye göndererek bölgeye saldırı düzenledi.
Terör örgütü PYD/PKK, ABD savaş uçakları ve Apaçi helikopterleri ile hava desteği de alarak söz konusu köyleri geri aldı.
İki grup arasında çıkan çatışmalarda, rejim yanlısı güçlerden en az 20 kişi ile PYD/PKK'lı 5 terörist öldü.
Deyrizor ve enerji kaynakları
Irak sınırına hakim Deyrizor, ülkenin en büyük enerji kaynaklarına ev sahipliği yapıyor. PYD/PKK, geçen yılın son çeyreğinde, rejim güçleriyle eş zamanlı olarak Deyrizor kırsalının enerji kaynaklarının yoğun olduğu kuzeydoğusunda, yani Fırat Nehri'nin doğusunda ilerlemişti.
Halihazırda Deyrizor'da Fırat Nehri'nin doğusuna PYD/PKK, batısına Esed rejimi, güneyindeki dar bir alana ise DEAŞ hakim.
Deyrizor’da geçmiş yıllardaki saha hakimiyeti
3 Kasım 2017: Rejim güçleri şehrin tamamen IŞİD’den temizlendiğini duyurdu. (Yeşil bölgeler YPG’nin işgal ettiği petrol yatakları)
24 Ekim 2017: Rejim güçleri IŞİD kontrolündeki Deyri Zor kentini kuşatma aşamasında.
8 Ekim 2017: ABD destekli YPG unsurları petrol sahaları ile birlikte şehrin kuzeyinde Fırat kıyılarında ilerleyişini sürdürüyor.
20 Eylül 2017: Rusya, ABD destekli SDG’nin iki defa Suriye ordusuna saldırdığını, SDG’nin saldırılarına anında her türlü yanıtın verileceğini açıkladı.
18 Eylül 2017: Rejim güçleri Fırat’ın doğusuna geçti.
12 Eylül 2017: ABD desteğiyle ilerleyen YPG unsurları Deyri Zor şehir merkezine yaklaşık 6-7 kilometre mesafeye ulaştı. 5 günde hızlı bir şekilde ilerleyen YPG unsurlarına karşı IŞİD’in kırsal bölgelerden çekildiği iddia ediliyor.
09 Eylül 2017: Deyri Zor’da rejim güçlerine bağlı güneyde kuşatma altında kalan askeri hava üssünün bulunduğu bölgede de IŞİD kuşatması kırıldı.
07 Eylül 2017: Rejim güçleri IŞİD kuşatmasını tamamen kırdı.
03 Eylül 2017: Rejim güçlerine bağlı özel birliklerinin Deyri Zor’daki kuşatmayı kırdığı ve bölgede şiddetli çatışmaların devam ettiği belirtiliyor. Kesinlik kazanmasa da yerel kaynaklar IŞİD’in kuşatmasının kırıldığını ifade ediyor.
18 Ocak 2017: Çevresi IŞİD tarafından sarılı olan rejim kontrolündeki bölgede, örgütün 16 Ocak saldırısıyla ele geçirdiği(koyu siyah) yerleşim birimleriyle rejim toprakları ikiye ayrıldı.
16 Ocak 2017: Suriye’de IŞİD’in kuşatması altında bulunan Deyrizor bölgesindeki rejim kontrollü bölgeye, son iki günde örgütün yoğun saldırısı gerçekleşti. Daha önce ABD’nin yanlışlıkla 50’den fazla rejim askerini vurduğu bölgedeki Deyrizor’da, havalimanı ve çevresi tamamen kuşatmaya alındı.
Deyrizor nerede?
Deyrizor’da kaç kişi yaşamaktaydı?
Deyrizor ya da Der-ez Zor Suriye'nin kuzeydoğusunda Fırat Nehri üzerinde yer alan bir şehirdir. Deyrizor İli'nin başkenti olan şehir Şam'dan 450 km uzaklıkta olup, şehirde 2004 nüfus sayımına göre 239,000 kişi yaşamaktadır.
Deyrizor nüfusunun çoğunluğu kimlerden oluşmaktadır
Deyrizor ya da Der-ez Zor Suriye'nin kuzeydoğusunda Fırat Nehri üzerinde yer alan bir şehirdir. Deyrizor İli'nin başkenti olan şehir Şam'dan 450 km uzaklıkta olup, şehirde 2004 nüfus sayımına göre 239,000 kişi yaşamaktadır. Deyrizor 1867 yılına kadar küçük bir kasabaydı. O yıldan sonra Osmanlı döneminde büyüdü. 1915 yılında Anadolu'dan tehcir edilen çok sayıda Osmanlı Ermenileri Deyrizor'a getirildi. Günümüzde Deyrizor'da bir Ermeni Kırımı müzesi ve anıtı bulunmaktadır. Fırat Nehri kenarında bulunan kent bir tarım ve hayvancılık merkezidir. Civarda tahıl ve pamuk yetiştirilir. Kentin nüfusunun çoğunluğu Sünni Araplardan oluşur. Ayrıca kentte bir miktar Kürt, Ermeni ve Süryani de yaşamaktadır.
Deyrizor İlçesi
Deyrizor İlçesi () Suriye'in doğusunda yer alan Deyrizor İli'nin merkez ilçesidir (mıntıka). 2004 nüfus sayımına göre ilçenin nüfusu 492.434'tür.
Deyrizor Mahalleleri
Deyrizor 7 nahiyeye bölünmüştür (2004 nüfus sayımına göre): * Deyrizor (nüfus 239.196) * Kasra (nüfus 63.226). * Busayra (nüfus 40.236). * Muhasan (nüfus 35.113). * El-Tibni (nüfus 48.393) * Heşam (nüfus 28.718) * Sour (nüfus 37.552)
Deyrizor Havaalanı
Deyrizor Havaalanı Suriye'nin kuzeydoğusunda, Fırat Nehrinin kenarında kurulan Deyrizor Valiliği'ne bağlı Deyrizor şehrine hizmet vermekte olan 600,000 yolcu kapasiteli bir havaalanıdır. 10/28 yönünde, 3,000 m (9,843ft) uzunluğunda ve 45m (148ft) genişliğinde asfalt yüzeyli bir pist bulunmaktadır.
Osmanlı Devleti zamanında Derziyor?
osmanlı imparatorluğu'nun en düşük nüfusuna sahip yerlerinden biridir. 1897'de 122.096 kilometrekarelik bir yer demekti der zor. ve burada belirtilen tarihte 151.260 kişi yaşardı. yani kilometrekareye 1.2 kişi düşmektedir.
1907 sayımında ise 66.294'tür.
bugün suriye sınırları içinde bulunan derzor'un nüfusu, 1994 sayımına göre sınırlarının küçülmesinden kaynaklanan azalmayı gözönünde bulundurursak hemen hemen aynıdır: 133.000.
1915 tehciri'nde ermenilere ayrılan ana bölge 78.000 kilometrekarelik bir yerdir.
bir çöl vilayetidir. göçebelik hakim sosyal yaşam türüdür. yazları cehennem gibi sıcaktır. kuraklığın sık rastlanıldığı (yıllık yağış ortalaması 200 mm'yi geçmez) bir yer aynı zamanda. hatta bu sıcak ve susuzluktan dolayı adım başı hayvan leşlerine rastlanıldığı kayıtlara geçmiştir.
tarıma elverişli yer neredeyse yoktur. nüfusun düşüklüğü bundan kaynaklanır daha çok. doğal korunak ve yükselti de çok az sayıdadır.
1839 tanzimat fermanı'ından sonra buraya medeniyet götürmek, topraklarını tarıma açmak ile 1870'lerden itibaren kafkasya'dan gelen çerkezleri bölgeye yerleştirerek, merkezin adlandırmasıyla vahşi aşiretlere [aşair-i mütevahhişenin] karşı kullanmak, bölgenin arazisini tarima elverişli hale getirilmesi amaçlanmışsa da istenilen başarı sağlanamamıştır.
ittihat ve terakki cemiyeti aralıklarla ikitidarda olduğu 1908-1913 yılları arasında bölgeyi yerleşime açmak için inceleme raporları hazırlatmış, bölgenin ulaşımı için yol yapımı, baraj gibi altyapı çalışmaları düşünülmüşse de bunlar hayata geçirilememiştir.
yani der zor, imparatorluğun iklim ve topografisinden dolayı yaşamın, yerleşmenin en zor olduğu bölgelerin başında gelmektedir.
21 mart 1912 tarihinde istanbul'un bölgeyi anadolu'ya gelen muhacirlere açma, yerleştirme planları doğrultusunda bölge hakkında derzor eski mutasarıfı lütfi efendi bölgenin genişliğinin her yere asker yerleştirilse bile "vahşetle me'luf olan bir halk" olan- bedevileri kontrol altına almayı imkansız kıldığını, güvenliğin sağlanamayacağını, çok ciddi altyapı çalışmaları yapılmadan bölgeye muhacir yerleştirilemeyeceğini söyleyen bir rapor yazar. Bu rapordan iki yıl sonra 6 temmuz 1914'de meclis-i mebusanda bir tartışmada Talat paşa, bölgenin yaşamaya elverişli olmadığını açıkça ortaya koyan bir konuşma yapar; konu, ege kıyılarındaki rumların kovulmasıdır. aydın mebusu emmanouil emanüelidi efendi söz alarak, rum bölgelerindeki terörün kaynağının, köylere yapılan muhacir iskanı olduğunun bilinmesine rağmen, iskanın hangi niyetlerle yapıldığını hükümete sorar, çünkü der, bu iskan yüzünden rumlar kaçmaktadır. oysa der, "üsküdar'dan ta basra körfezi'ne kadar hali[sahipsiz, tenha] arazi pek çoktur" neden bu bölgelere muhacirler iskan edilmeyip, rum köyleri seçilmektedir."
Talat paşa'nın cevabı bu rapor(lar)dan haberdar olduğunu ama çok daha önemlisi ermenilerin niçin der zor'a sürüldüğünün bir kanıtıdır. tehcir kararı bu konuşmadan 10 ay sonra alınır:
"gerçi hali[sahipsiz,tenha] arazi pek çoktur, fakat emanüelidi efendi'nin dediği gibi üsküdar'dan basra'ya kadar olan boş arazilere bu islamları yerleştirmek için evvela 15-20 milyon liraya ihtiyaç vardı. bizde de yoktu. bu muhacirleri dedikleri gibi, oralara gönderip çöllere serpecek olsaydık oralarda cümlesi açlıktan öleceklerdi..." ( entryde, fuat dündar'ın epey özenli bir emek verildiği belli olan doktora tezinin kitaplaşmış hali modern türkiye'nin şifresi kitabından yararlanılmıştır.)