Dini nikahla evli olan kadın boşanmak istediğinde ne yapmalıdır?

Dini nikahla evli olan kadın boşanmak istediğinde ne yapmalıdır? Erkeğin, sırf kadına zarar vermek amacıyla kadını boşamamakta ısrar etmesi dinen doğru değildir (Bakara, 2/231). Söz konusu durumda erkeğin kadını boşaması için sözüne değer verilen birisini

Erkeğin, sırf kadına zarar vermek amacıyla kadını boşamamakta ısrar etmesi dinen doğru değildir (Bakara, 2/231). Söz konusu durumda erkeğin kadını boşaması için sözüne değer verilen birisinin aracılığına müracaat edilebilir. Erkek boşamamakta ısrar ederse, resmi nikah bulunmadığı için mahkemeye de başvurulmayacağına göre, kadın ve erkeğin aileleri bu konuda bir sonuca varmak üzere birer hakem seçerler. Ayette bu konuda; “Eğer karı-kocanın arasının açılmasından endişe ederseniz erkeğin ailesinden bir hakem, kadının ailesinden bir hakem gönderin. ” (Nisâ, 4/35) buyrulmaktadır.

Ailelerden biri hakem seçmeye yanaşmazsa karşı taraf onun yerine adil ve tarafsız bir hakem seçebilir. Hakemlerin yetkisi konusunda âlimler farklı görüşler ortaya koymuşlardır. Ebû Hanîfe ve İmam Şâfiî’ye göre hakemlerin görevi arabuluculuk olup, tarafların iradesi dışında bir çözüme gidemezler. İmam Mâlik’in görüşüne göre ise, hakemler duruma göre evliliğin devamına ya da sona erdirilmesine hükmedebilirler (Cessâs, Ahkâmu’l-Kur’an, Beyrut, III, 152; İbn Rüşd, Bidâyetü’l-müctehid, Kahire, II, 123). Hukûk-ı Âile Kararnâmesi de bu ictihadı kanunlaştırmıştır (md. 130).
Buna göre söz konusu durumda erkek boşamaya yanaşmazsa kadının ayrılması hakemler aracılığıyla gerçekleşebilir.

Bir kimsenin, boşamayı başka birinin fiiline bağlaması durumunda hüküm ne olur?

Boşamanın meydana gelmesini “şayet, ise, zaman” gibi şart edatlarından birini kullanarak bir işin olup olmamasına bağlamak mümkündür. Buna ta’liku’t-talâk denir. Ta’lîk kocanın kendi fiiline olabileceği gibi eşinin veya bir başka şahsın fiiline ya da bir olayın vukuuna da olabilir. Mesela; bir kişinin, hanımına “falanın evine gidersen boşsun.”, “falan ile konuşursam boşsun.” demesi gibi. Boşama bu şekilde bir şarta bağlanmışsa fıkıh âlimlerinin çoğunluğuna göre şartın yerine gelmesiyle bir boşama gerçekleşmiş olur.

(Merğinânî, el-Hidâye, Beyrut, I, 273, II, 284; Şirbînî, Muğni’l- muhtâc, Mekke, III, 314; İbn Kudâme, el-Muğnî, Mısır, VIII, 353 vd, 392; İbn Hümâm, Fethu’ l-Kadîr, Mısır, IV, 14). Bazı âlimlere göre ise adamın niyeti boşama olmayıp, kadının o işi yapmasını önlemeye yönelik ise bu durumda boşanma meydana gelmez. Erkeğin yemin kefareti vermesi gerekir (İbn Teymiyye, Mecmu’u’l-Fetâvâ, XXXIII, 108).


Buna göre, söz konusu durumdaki kişi bu ifadeleri eşini boşama kastı ile söylemiş ise talak meydana gelir. Ancak muhatabını bir işi yapmaktan men etmek ya da bir işi yapmaya teşvik etmek kastı ile söylemiş ve muhatap da sözün aksini yapmış ise yemin kefareti gerekir.

Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı

Din Haberleri