Basit unutkanlıklar kafaya takılmıyor olabilir. Ancak; unutkanlıklar hayatta dönüşü olmayan tehlikeli bir hastalık yoluna sürüklüyor olabilir.
Alzheirmer; Bellek ve düşünce yeteneğini yavaşça harap eden ilerleyici bir beyin hastalığıdır. Beyinde bir akson ve birçok dentrite sahip milyonlarca neron vardır. Sağlıklı kalabilmek için, nöronlar birbiri ile ilişki içerisindedirler, metabolizmayı sağlayıp, kendilerini tamir ederler. Alzheirmer hastalığı bu görevlerin tümünü bozar. Hastalığın ilk belirtisi bellek bozukluğudur. Hastalık ilerledikçe bellek bozukluğu artar, kişileri tanımada problem, konuşma ve düşüncede güçlük, huzursuzluk, tekrarlayan cümleler tabloya eklenir.
Yapılan çalışmalarda; özellikle diyabet ve kötü beslenmenin alzheirmeri tetiklediği yönündedir. Vücutta insülin direncine yol açan şeker içeriği yüksek besinler, gazlı içecekler, işlenmiş besinler ve içerisindeki zararlı yağların olduğu kızartmalar, kolestrol ve doymuş yağ ve enerji içeriği yüksek: posa ve meyve sebze içeriği düşük besinler vücudun damar duvarlarında ve sinir hücrelerinde tahribata yol açar. Bu durumda hafıza ve bellekle ilgili birçok sorun da kendini göstermeye başlar ve bu tarz beslenmeye sahip bireylerde Alzheirmer riskinin arttığı gösterilmiştir. Bu tarz beslenmede düzeni, hastalığa neden olan beyindeki Beta amiloid adlı proteinin birikimini arttırmakta ve sinir hücrelerine zarar vermektedir. B vitamini yetersizliği de demans neden olduğu kanıtlanmıştır. Vücutta B12, B6 ve folik asit düzeyinde azalma Alzhermir riskini 3 kat daha arttırmaktadır. Bu nedenle bu vitaminlerden zengin besinlerin tüketimi hastalığın önlenmesi açısından faydalıdır.
Son yapılan çalışmalar doğru beslenmenin alzheirmer hastalığına yakalanma riskini üçte bir oranda azalttığını gösteriyor. Yani çalışmalar bu korkutucu hastalığı önlemenin yolunun yediğimiz yiyecekler olabileceğini gösteriyor. Folik asit, E vitamini ve Omega - 3 yağ asitleri Alzheirmer hastalarında önemli rol oynadığı düşünülen inflamasyonu azalttığına inanılıyor. ( İnflamasyon sürecinde bağışıklık sistemi enfeksiyona karşılık olarak harekete geçer ve Alzheimer gibi kronik hastalığa neden olur.)
Tereyağ, margarin gibi doymuş yağ ve trans yağ içeren yağlar yerine bitkisel yağ içeren (ayçiçeği yağı, zeytinyağı, fındık, kanola yağı) yağlar tercih edilmeli.
Omega- 3 yağ asitinden zengin somon ve sardalya gibi soğuk su balıkları haftada iki gün tercih edilmeli ve günlük 1 tatlı kaşığı keten tohumu tüketilmeli.
E vitamininden zengin besinler: badem, fındık gibi yemişler, ayçiçeği, yer elması,
(Günlük 2 adet ceviz veya 5 adet badem tüketilmeli)
Folik asit, B12 ve B6 dan zengin besinler tüketilmeli. Bu besinler; ıspanak, semizotu, brokoli, koyu yeşil yapraklı sebzeler, börülce, beyaz fasulye ve diğer baklagiller
A, C, E gibi antioksidan vitaminler beyin sağlığını korumak açısından önemlidir. Özellikle taze sebze ve meyvelerden alınmalıdır.
Alkolden uzak durulmalı, Uzun süreli alkol alımı beyin hücrelerinde tahribata neden olmaktadır.
Soğan, sarımsak gibi besinler içerdiği sülfür bileşenleri sayesinde beyindeki toksinleri uzaklaştırarak koruyucu etki göstermektedir.(Zerdeçalın etken maddesi kurkumin Alzheimer riskini azatlığı bulunmuştur. Zerdeçalı yemeklerinizin içerisine 1 tatlı kaşığı tüketilebilir)
Düzenli beslen, unutkan olma..