Ekonomistler ve iş adamlarından borcu ya da alacağı olan sıradan vatandaşa kadar günlük yaşantısında bir şekilde ucundan kıyısından ilgisi olan herkes şu sıralar işi gücü bıraktı doları yakından takip etmeye başladı.
Beklentilerin aksine aldığı faiz kararlarından ötürü son bir kaç aydır eleştiri oklarının hedefi haline dönüşen Merkez Bankası'nın 4 Şubat'ta gerçekleştireceği ara toplantıyı iptal etmesi ve 24 Şubattaki olağan toplantıda da çeyrek puanlık faiz indirimine gitmesi Merkez üzerinden yapılan tartışmaların fitilini yeniden ateşlemişti.
KORKULAN OLDU!
Ancak son yapılan tartışmalara Ali Babacan ve Erdem Başçı'nın istifa edeceğine yönelik dedikodular ve Başçı'nın sağlık sorunlarından ötürü Merkez'in toplantısına katılmadığı yönündeki bilgi de eklenince korkulan oldu.
BiR GÜNDE 3-4 ZİRVE
Uzun zamandan beri süregelen faiz tartışmalarından ötürü zaman zaman zirve yapan dolar bir anda rekor üstüne rekor kırmaya başladı. Her ne kadar Merkez'den istifa iddialarına yalanlama ve Başçı'yla ilgili "Görevinin başında" açıklamaları gelse de yurtdışından gelen veriler ile Amerikan Merkez Bankası'nın yaklaşmakta olan kritik faiz kararı da sürece eklenince dolar bir gün içinde 3-4 zirve birden görmeye başladı.
MÜDAHALE SONRASI TARİHİ REKOR!
Dolarda yaşanan inanılmaz artışa dur demek için harekete geçen Merkez Bankası'nın günlük olarak arttırma kararı aldığı döviz silahı da doların ateşini söndürmeye yetmedi. Dün sabah saatlerinde 2,55 seviyeleri ile zirveye çıkan dolar Merkez'in piyasaya sürdüğü 60 milyon dolar sonrasında beklenenin aksine düşüş yerine 2,57 seviyeleri ile tarihinin en yüksek zirvesine ulaştı.
Dolarda 1,5 aydır yaşanan ve son günlerde iyice önü alınamaz bir hale dönüşen artışların perde arkasında yaşanan gelişmeleri haber7 konunun uzmanlarına sordu...
SADECE İÇERiDEN KAYNAKLI DEĞİL
Yaşanan artışın sadece içerideki gelişmelerden kaynaklanmadığını söyleyen uzmanlar, Doların yurtdışında da değer kazandığını çünkü ciddi bir talep olduğuna dikkat çekiyor.
TL BAZINDA TEDiRGİNLİK SÜRÜYOR
Merkez Bankası’nın dolardaki artış sonrasında döviz satım ihaleleri ile ilgili aldığı kararların kurda pek fazla etki yapmadığına da değinen uzmanlar, bunun sebebini ise enflasyon rakamları sonrasında enflasyonun toparlanacağına yönelik umut edici gelişmeler olsa da halen TL bazında tedirginlik olmasına bağlıyor.
MERKEZ'İN DURUŞU TANSİYONU DÜŞÜRMEKTEN UZAK
Merkez Bankası’nın şu anki duruşunun ve yeni adım atmayışının TL’ye değer kazandırmaktan çok uzak olduğunu ve Merkez’in bundan sonraki politikasıyla ilgili gelişmelerin TL’nin biraz daha zayıf kalmasını sağladığını belirten piyasa uzmanları, döviz satım miktarlarının arttırılması, daha fazla direk döviz satışı ya da Merkez Bankası’nın sözlü yönlendirmesinin Dolar/TL’deki tansiyonu düşürmekten oldukça uzak olduğunu düşünüyor.
KRiTİK İKİ HAFTA
Dolar için kritik iki hafta içerisinde olduğumuzun da altını çizen uzmanlar, Cuma günü açıklanacak olan ABD tarım dışı istihdam rakamları ile FED’in özellikle 18 Marttaki toplantısında ‘’Sabırlı’’ ifadesini kaldırıp kaldırmayacağının bu noktada çok önemli olacağını aktararak, yurtdışındaki bir tansiyon artışının ve dolardaki bir zayıflamanın ancak burayı toparlayabileceğini vurguluyor.
2,40'LARA GERİ GELEBİLİR
Kurun nereye gideceği ile ilgili soru üzerine; gelinen noktada bunun artık kestirilemeyeceğini belirten uzmanlar, yurtdışından gelen verilerin iyileşmesi ve içerideki tansiyonun düşmesi halinde Dolar/TL kurunun yeniden hızlı bir şekilde 2,40'lı seviyelere gerileyebileceğini öngörüyor.
MERKEZ 2,60'I BEKLİYOR
Dolardaki yükselişin 2,57 seviyelerine ulaşmasına rağmen sınırlı müdahalede bulunan Merkez Bankası'nın çok daha sert müdahale için kurun 2,60 seviyelerine gelmesini beklediğini vurgulayan uzmanlar, kurun 2,60'ları görmesi halinde milyar dolarlık müdahalenin gelebileceğinin sinyalini verirken piyasaların Merkez’in TL’nin arkasında durduğuna yönelik bir sözlü ya da yazılı açıklamaya da ihtiyacı olduğunun altını çiziyor.
GİZLİ YAPILMALI
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı arasında önümüzdeki günlerde yapılması öngörülen görüşmeyi de değerlendiren uzmanlar bu görüşmenin telefonla ya da gizli yapılması gerektiğini düşünüyor.
SPEKÜLASYONA YOL AÇABiLiR
Merkez Bankası'nın doğrudan Cumhurbaşkanı'na bağlı olmadığını ve yapılacak görüşmenin olağan olmadığı için piyasaları daha fazla tedirgin edeceğini savunan uzmanlar, görüşmenin gizli yapılmaması halinde yapılacak görüşmenin içeriği ile ilgili ortaya atılacak farklı farklı spekülatif yorumların birilerinin ekmeğine yağ süreceğini o yüzden buna asla izin verilmemesi gerektiğini söylüyor.