Kudüs İsrail'in başkentidir kararı 23 ekim 1995'te senatodan 24 ekim 1995'te de temsilciler meclisinden geçmiş . Kararın onaylanması için imzalar o dönemden bugüne kadar tüm ABD başkanlarının önüne gelmiş ama hiç biri tarafından imzalanmamıştı. Ta ki 20 Kasım 2016'daki ABD seçimlerinde başkanlığa seçilen ve 20 0cak 2017'de görevine başlayan Trump'ın önüne gelene kadar. Trump, 8 Aralık'ta "Kudüs İsrail'in başkentidir ABD Hükümeti olarak Büyükelçiliğimizi Kudüs'e taşıyoruz" diyerek bu kararı imzaladı. Trump'ın bu kararı başta Türkiye olmak üzere tüm dünyada şok etkisi yarattı.
Peki bayram değil seyran değil Donald Trump bu kararı neden verdi? Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dediği gibi " Dünyada o kadar çok çözülecek sorunlar varken sorun olarak bir bu mu kalmıştı"
TRUMP BU KARARA TEPKİ GELECEĞİNİ BİLMESİNE RAĞMEN NEDEN İMZALADI
İşte işin püf noktası da burası. ABD seçimlerine bir dönelim. Yapılan seçimlerde iki aday çekişiyordu. Demokratların adayı Hillary Clinton ile Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump yarışıyordu. Herkes ABD'nin yeni başkanının Hillary Clinton olmasını bekliyordu. Ama Trump büyük bir sürprize imza atarak Partisinin önde gelen isimlerinden bile destek bulamazken seçimleri kazanarak ABD'nin Obama'dan sonra yeni başkanı oldu. İşte ne olduysa bundan sonra oldu. ABD' nin derin devleti bir türlü Trump'ın başkanlığını kabul etmiyordu. Bir an önce Trump'ı göndermenin yollarını aramaya başladılar. En büyük argümanları da Trump'ı ABD başkanlık seçimlerinde Rusya'nın desteklemesi. Trump Rusya ile işbirliği yapmış ve seçimleri kazanmıştı. Bu iş birliğini de damadı Jaret Kushner ve Beyaz Saray eski güvenlik danışmanı Michael Flynn aracılığıyla yaptığı iddia edilmişti. Önce bu iddiaları reddeden Flynn, birden bire karar değiştirerek ABD savcılarıyla iş birliği yapıp itirafçı olduğunu ve yalan söylediğini kabul ederek teslim olmuştu.
Bu yeni durum Trump'ın canını sıktı ve ABD başkanlığından uzaklaşmasına neden olabileceğini düşündü.
VE TRUMP'TAN KUDÜS AÇIKLAMASI
Tüm bu gelişmeler yaşanırken Trump elinde bulunan kartlardan birini oynadı. Buda en çok güvendiği Yahudi Politikasıydı. Eğer Flayn'ın itiraflarını mahkeme gerçekçi bulur onaylarsa Trump'ın ABD Başkanlığından azil süreci başlar. İşte Trump bu tehlikeyi görerek Yahudi kartını oynuyor . ABD temsilciler meclisi ve senatosunda Yahudi üye lobisinin çok etkili olduğunu düşünerek Kudüs açıklaması yaparak ABD temsilciler meclisine ve senatosundaki Yahudi lobisine selam çakarak; bir nevi kendini kurtarmanın peşine düşmüş gözüküyor
Trump'ın bu kendi çıkarlarını düşünerek aldığı karar hem İsrail'i hem de ABD' yi dünyada yalnızlaştırmıştır. Bu tip radikal kararlar çözüm üretmez aksine çözümsüzlüğü artırır. İşin içinden çıkılmaz bir hal alır. Hele orası Orta Doğu ise felaket olur. Bırakın felaketi Üçüncü Dünya Savaşı'nın çıkmasına bile sebep olabilir.