DPB Görüşü | Hatalı terfi işlemi sonucu yapılacak mali işlemler hakkında

Hatalı terfi işleminin fark edilmesini takiben mali haklara ilişkin yapılacak işlemler  hk. 21/06/2016-E.3731 

ÖZET: Hatalı terfi işleminin fark edilmesini takiben mali haklara ilişkin yapılacak işlemler  hk. 21/06/2016-E.3731 

Daire başkanı olarak atanabilmek için öğrenim süresi dört yıl olan bir yükseköğretim

kurumundan mezun olma şartı aranmasına karşın üç yıl öğrenim süresi olan bir yüksek öğretim kurumundan mezun olan personelin daire başkanı olarak atandığının anlaşıldığından ve ilginin öğrenim şartını taşıdığı eski görevine iade edildiğinden bahisle ilgilinin ücretinin tespitine ilişkin olarak Başkanlığımızdan görüş talep eden ilgi yazı incelenmiştir.

Bilindiği üzere, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 62'nci maddesinde "Her türlü işte uygulanmakta olan çalışma sürelerinin yasal olarak daha aşağı sınırlara indirilmesi veya işverene düşen yasal bir yükümlülüğün yerine getirilmesi nedeniyle ya da bu Kanun hükümlerinden herhangi birinin uygulanması sonucuna dayanılarak işçi ücretlerinden her ne şekilde olursa olsun eksiltme yapılamaz." hükmüne yer verilmiştir.

Mezkur hüküm işverenin çalışma süresini azaltması ya da üzerine düşen yasal bir yükümlülüğü yerine getirmesi nedeniyle işçi ücretlerinde eksiltme yapmasını yasaklamaktadır. Buna karşın ilgi yazıdan Teşebbüsün şart tasarruf niteliğindeki atama işleminde hataya düşüldüğünün sonradan anlaşılması üzerine işlemi kaldırdığı anlaşılmaktadır.

Öte yandan, hatalı terfi ve intibak nedeniyle yapılan fazla ödemelerin ilgilinin hilesi ve gerçek dışı beyanı ile yokluk ve mutlak butlan ile malul olmaması halinde geri istenilemeyeceğine ilişkin Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 27/01/1973 tarihli ve 1972/6 E., 1973/2 K. sayılı kararında "Yokluk ile mutlak butlan halleri hariç ve kişinin gerçek dışı beyanı veya hilesi de sebebiyet vermemiş olmak kaydıyla, idarenin yanlış şart tasarrufunu (özellikle yanlış intibak işlemini), ancak iptal davası süresi veya kanunlarda özel bir süre varsa bu süre içinde yahut iptal davası açılmışsa dava sonuna kadar, geriye yürür şekilde geri alabileceğine; Bu süreler geçtikten sonra yanlış tasarrufun geriye yürür şekilde geri alınamayacağına; Bu süreler geçtikten sonra yanlış tasarrufun geri alınması halinde geri alma gününe kadar doğmuş durumların, parasal sonuçları da dâhil olmak üzere, hukuken kazanılmış durum olarak tanınması gerektiğine; Bu nedenle yanlış işlemin (intibakın) bu süreler geçtikten sonra geri alınması durumunda geri alma gününe kadar ödenmiş bulunan fazla paraların (aylıkların) hukuken geçerli bir nedenle ödenmiş bulunduğunun kabulü gerekmesi karşısında artık sebepsiz zenginleşme söz konusu olamayacağından, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılarak geri istenemeyeceğine" karar verilmiştir.

Benzer biçimde Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 22/12/1973 günlü, 1968/8 E., 1973/14 K. sayılı kararında yokluk, butlan, açık kanunsuzluk ve ilgilinin hile veya yalan beyanına dayananlar ayrık olmak üzere, diğer kanunsuz idarî işlemlere dayanılarak ödenmiş paraların, paranın ilk ödendiği tarihten itibaren idarî dava açma süresi içerisinde geri istenebileceğine hükmedilmiştir.

Yukarıdaki hüküm ve açıklamalar çerçevesinde;

- İlk ödeme tarihinden itibaren 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7'nci maddesinde belirtilen altmış günlük dava açma süresinin geçmemiş olması halinde hatalı terfi nedeniyle yapılan fazla ödemelerin geri alınabileceği,

- hatalı terfi sonucu ödenen ücretin ilgili için bir kazanılmış hak olarak kabulünün mümkün olmadığı ve iade edildiği eski görevine ilişkin mali haklardan yararlanması gerektiği, mütalaa edilmektedir.

Çalışma Hayatı Haberleri