Bilindiği üzere, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununun Sendika üyesi olamayacaklar başlıklı 15 inci maddesinde, “Bu Kanuna göre kurulan sendikalara;
a) Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreterliği, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ile Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğinde çalışan kamu görevlileri,
b) Yüksek yargı organlarının başkan ve üyeleri, hâkimler, savcılar ve bu meslekten sayılanlar,
c) Bu Kanun kapsamında bulunan kurum ve kuruluşların müsteşarları, başkanları, genel müdürleri, daire başkanları ve bunların yardımcıları, yönetim kurulu üyeleri, merkez teşkilâtlarının denetim birimleri yöneticileri ve kurul başkanları, hukuk müşavirleri, bölge, il ve ilçe teşkilâtlarının en üst amirleri ile bunlara eşit veya daha üst düzeyde olan kamu görevlileri, 100 ve daha fazla kamu görevlisinin çalıştığı işyerlerinin en üst amirleri ile yardımcıları, belediye başkanları ve yardımcıları,
d) Yükseköğretim Kurulu Başkan ve üyeleri ile Yükseköğretim Denetleme Kurulu Başkan ve üyeleri, üniversite ve yüksek teknoloji enstitüsü rektörleri, fakülte dekanları, enstitü ve yüksek okulların müdürleri ile bunların yardımcıları,
e) Mülkî idare amirleri,
f) Silahlı Kuvvetler mensupları,
g) Millî Savunma Bakanlığı ile Türk Silahlı Kuvvetleri kadrolarında (Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı dahil) çalışan sivil memurlar ve kamu görevlileri,
h) Millî İstihbarat Teşkilâtı mensupları,
ı)Bu Kanun kapsamında bulunan kurum ve kuruluşların merkezi denetim elemanları,
j) Emniyet hizmetleri sınıfı ve emniyet teşkilâtında çalışan diğer hizmet sınıflarına dahil personel ile kamu kurum ve kuruluşlarının özel güvenlik personeli,
k) Ceza infaz kurumlarında çalışan kamu görevlileri,
Üye olamazlar ve sendika kuramazlar.” denilmektedir.
Diğer taraftan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Vekalet Görevi ve Aylık Verilmesinin Şartları” başlıklı 86 ncı maddesinde “Memurların kanuni izin, geçici görev, disiplin cezası uygulaması veya görevden uzaklaştırma nedenleriyle işlerinden geçici olarak ayrılmaları halinde yerlerine kurum içinden veya diğer kurumlardan veya açıktan vekil atanabilir. Bir görevin memurlar eliyle vekaleten yürütülmesi halinde aylıksız vekalet asıldır” hükmü yer almaktadır.
Yukarıda yer verilen hükümler çerçevesinde;
Vekalet müessesesinin kanuni izin, geçici görevlendirme, disiplin cezası uygulanması ve görevden uzaklaştırma gibi istisnai hallerde başvurulan geçici bir görevlendirme biçimi olduğu da dikkate alındığında kamu görevlileri sendikalarına üye olan personelin, sendika üyesi olunamayacak kadrolara vekaleten görevlendirilmeleri halinde sendika üyeliğinin devam etmesi gerektiği ancak, 4688 sayılı Kanun hükümlerine göre sendika üyesi olamayacağı öngörülen kadrolara vekalet eden personelin vekalet süresince sendikal faaliyetlere katılamayacağı mütalaa edilmektedir.