Sendikalarda yöneticilik görevi üstlenmiş olan kamu personelinin mal bildiriminde bulunmalarına ilişkin usullerde hukuki bir boşluğun bulunduğundan bahisle, sendika yöneticilerinin kuruluş evrakları ile birlikte mal bildirimi evraklarını da sunmasının zorunlu olup olmadığı, mal bildiriminde bulunulması zorunlu ise mal bildirimlerinde bulunma sürelerinin ne olacağı, mal bildiriminde bulunmayan yöneticilere ne tür bir yaptırım uygulanabileceği hususunda Başkanlığımız görüşünü talep eden ilgi yazı incelenmiştir.
Bilindiği üzere, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Mal Bildirimi” başlıklı 14 üncü maddesinde “Devlet memurları, kendileriyle, eşlerine ve velayetleri altındaki çocuklarına ait taşınır ve taşınmaz malları, alacak ve borçları hakkında, özel kanunda yazılı hükümler uyarınca, mal bildirimi verirler.” hükmü yer almıştır.
Diğer taraftan 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet Ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanununun “Mal bildiriminde bulunacaklar” başlıklı 2 nci maddesinin (d) bendi “Genel ve katma bütçeli daireler, il özel idareleri, belediyeler ve bunlara bağlı kuruluş veya alt kuruluşlarda, kamu iktisadi teşebbüsleri (İktisadi devlet teşekkülleri ve kamu iktisadi kuruluşları) ile bunlara bağlı müessese, bağlı ortaklık ve işletmelerde, özel kanunlarla veya özel kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan ve kamu hizmeti gören kurum ve kuruluşlar ile bunların alt kuruluşlarında veya komisyonlarında aylık, ücret ve ödenek almak suretiyle kamu hizmeti gören memurları, işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri ile yönetim ve denetim kurulu üyeleri mal bildiriminde bulunmak zorundadır.” hükmüne amirdir. 3628 sayılı Kanun gereğince verilecek olan mal bildiriminin şekli, düzenleniş biçimi, sayısı, neleri kapsayacağı, merciine nasıl ulaştırılacağı 15.11.1990 tarihli ve 20696 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Mal Bildiriminde Bulunulması Hakkında Yönetmelik” ile düzenlenmiştir.
4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununun “Tüzük” başlıklı 7 nci maddesinde “Sendika ve konfederasyonların tüzüklerinde aşağıdaki hususların belirtilmesi zorunludur:a) …….,
e) Sendika veya konfederasyona üyelik koşulları, üyelikten çıkma ve çıkarılmanın usul ve esasları,
l) Sendika veya konfederasyonun iç denetim usulü…,” hükümleri bulunmaktadır.
Öte yandan, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununun “Sendika üyelerinin ve yöneticilerinin güvencesi” başlıklı 18 inci maddesinde ise:
“………
Sendika veya konfederasyonu ilk genel kurula kadar sevk ve idare edecek yönetim kurulu üyeleri, genel kurulda yönetim kuruluna seçilenler ile sendika şube yönetim kurulu üyeleri seçildikleri tarihten itibaren durumlarını en geç otuz gün içinde kurumlarına yazılı olarak bildirirler. Söz konusu yöneticiler seçildikleri tarihten itibaren otuz gün içerisinde sendika tüzüğünde belirtilen hükümlere göre, ayrıca yazılı talepte bulunmaları halinde bu görevleri süresince aylıksız izine ayrılırlar. Talepte bulunmayanlar ise kurumlarındaki görevlerine devam ederler. İzine ayrılmayan yönetim kurulu üyeleri haftada bir gün kurumlarından izinli sayılırlar.
………,
Aylıksız izine ayrılan yöneticilerin bu süreleri, emekli kesenekleri ve karşılıklarının yöneticisi oldukları sendikaları tarafından her ay Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığına ödenmesini kabul etmeleri koşuluyla kazanılmış hak aylığı ile emeklilik hizmetine sayılır.
Kurumlarından aylıksız izinli sayılan sendika, konfederasyon ve şube yönetim kurulu üyeleri ile bunların bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinin sağlık giderlerinin kurumlarınca karşılanmasına devam olunur.
Aylıksız izinli sayılanlardan herhangi bir nedenle sendika veya konfederasyon organlarındaki görevlerinden ayrılanlar, görevlerinin son bulması tarihinden itibaren otuz gün içinde ayrıldıkları kurum ve kuruluşa yazılı müracaat etmeleri durumunda, kamu işvereni bu kimseleri otuz gün içinde eski görevlerine ya da uygun diğer bir göreve atamak zorundadır. Otuz gün içinde görevlerine başlamak için başvurmayanlar görevlerinden çekilmiş sayılırlar.
………” hükümleri yer almıştır.
4688 sayılı Kanunun “Diğer kanunların uygulanması” başlıklı 43 üncü maddesi ise “Bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde 2821 sayılı Sendikalar Kanunu, 2908 sayılı Dernekler Kanunu, 743 sayılı Türk Medeni Kanunu ile sendika ve konfederasyonlarda görev alacaklar hakkında kamu görevlilerinin tabi oldukları personel kanunlarının ilgili hükümleri uygulanır.” hükmünü haizdir.
Yukarıda yer verilen hükümler çerçevesinde, yönetim kurulu üyeliği dolayısıyla aylıksız izne ayrılmış olan kamu personelinin kamu görevlisi niteliği devam etmekte olup, aylıksız izinli sayıldığı kamu kurum veya kuruluşuna karşı mal bildirimini düzenleyen mevzuat kapsamında sorumluluğu bulunmaktadır. Sendika yöneticisi konumundaki bu personelin sendikal faaliyetleri dolayısıyla sendika ve konfederasyonlara mal bildirimini beyan etmesi hususunda 4688 sayılı Kanunda açık bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Ancak mezkur Kanun da sendika ve konfederasyonların tüzüklerinde mal bildirimine dair düzenlemeler ile iç denetim usullerine yönelik düzenlemeler yapılabilmesine engel bir husus da bulunmamaktadır. Sendikanızda yönetici konumda görevli olan personelin mal bildiriminde bulunma usulleri, bu usullere uyulmaması halinde uygulanacak yaptırımlar konusunda mevcut sendika tüzüğünüz dahilinde işlem tesis edilmesi, aksi halde sendikanız yetkili kurullarınca yapılacak tüzük değişikliğiyle sorunun giderilebileceği mütalaa edilmektedir.