Dünya küresel ısınma ve DEAŞ'tan korkuyor!

Dünyada güvenliği tehdit eden başlıca unsurlar olarak DEAŞ ve iklim değişikliği algılanıyor. Yapılan ankete göre Türkiye'de ise en büyük tehdit ABD'nin politikaları görülüyor.

Dünyada güvenliği tehdit eden başlıca unsurlar olarak DEAŞ ve iklim değişikliği algılanıyor. Yapılan ankete göre Türkiye'de ise en büyük tehdit ABD'nin politikaları görülüyor.
PEW araştırma enstitüsü, dünya genelinde yaptığı bir ankette dünya kamuoyunun tehdit algılamasını araştırdı. Enstitüsünün 38 ülkede toplam 42 bin kişinin katılımıyla yaptığı anket, dünya genelinde DEAŞ ve küresel ısınmanın güvenliği tehdit eden başlıca unsurlar olarak algılandığını ortaya koydu.
Başta Avrupa ve ABD başta olmak üzere 18 ülkede DEAŞ en büyük tehdit olarak görülüyor. İklim değişikliği öncelikle Güney Amerika ve Afrika ülkelerinde başlıca endişe kaynağını oluştururken, iklim değişikliğinin en büyük tehlike olarak görüldüğü ülkelerin başında yüzde 89'luk oranla İspanya geliyor.
Washington'da sonuçları açıklanan ankete göre Almanların yüzde 77'si terör milisi DEAŞ'ın güvenliği tehdit eden en büyük tehlike olduğu görüşünde. İkinci sırada yüzde 66'lık oranla siber saldırılar, üçüncü sırada ise yüzde 63 oranıyla iklim değişikliği geliyor.
Tehdit sıralaması ülkelere göre farklılık gösteriyor. Buna göre Türkiye'deki tehdit algısı dünya ortalamasından farklı. Ankete göre Türkiye'de halkın yüzde 72'si ABD politikaları ve etkisini en büyük tehdit olarak görüyor.
Yunanların yüzde 88'ini, Venezüellalıların ise yüzde 56'sını en çok dünya ekonomisinin durumu endişelendiriyor. Polonyalı ve Macarların üçte ikisi Irak ve Suriye gibi ülkelerden Avrupa yönündeki göçü endişe kaynağı olarak görüyor. Mülteci krizini en önemli güvenlik tehdidi addeden Almanların oranı ise yüzde 28.
IŞİD YA DA DAEŞ'İN AÇILIMI NE?
Irak ve Şam İslam Devleti; kısaca IŞİD; resmi adıyla ‘İslam Devleti’ (İD) ya da Irak ve Levant İslam Devleti (ILİD), Irak ve Suriye'de etkinlik gösteren silahlı grup ve tanınmayan devlet. Eski adının Arapça’daki kısaltmasının telaffuzu: Da'iş; okunuşunun Latin alfabesine göre olan DAEŞ ya da DAİŞ, DEAŞ adlarıyla da bilinir. Petrol kaynaklarına yakınlığı nedeniyle dünyanın en zengin terör grupları arasında sayılmaktadır.

Irak Savaşı'nın ilk yıllarında kurulan ve 2004 yılında El-Kaide'ye bağlılığını ilan eden grup bir süre sonra Irak El-Kaidesi adını aldı. Grup genelde Sünnî topluluklar olmak üzere Mücahidîn Şûra Konseyi, el-Kaide, Jaysh el-Fatiheen, Jund el-Sahaba, Katbiyan Ansar el-Tevhid vel Sunnah, Jeish el-Taiifa el-Mansoura gibi farklı isyancı gruplardan oluşur ve onların desteğini alır. Irak ve Levant'te Sünni nüfusun yoğun olduğu bölgelerde halifeliği kurma hedefi vardır. Şubat 2014'te, sekiz aylık uzun bir güç mücadelesinden sonra, el-Kaide IŞİD ile bütün bağlarını kestiğini duyurdu.
CIA'NİN RAPORUNA GÖRE IŞİD
Irak Savaşı'nın yoğun olarak yaşandığı dönemlerde Irak'ın Anbar, Nineve, Diyala, Babil, Kerkük ve Selahaddin illerinde çok büyük etkinlik gösterdi. Bakuba'yı başkent ilan etti. Halen devam eden Suriye İç Savaşı'nda Suriye'nin İdlip, Rakka ve Halep bölgelerinde varlık göstermektedir. İslam Devleti, binlerce sivil Iraklı, Irak hükümet üyeleri ve onların uluslararası müttefiklerinin ölümlerinden sorumlu tutulmaktadır. Irak Savaşı'nın son evrelerine doğru grup gerilemeye başladıysa da, ABD'nin Irak'tan çekilmesiyle 2012'de gücünü tekrar yenilediği ve üye sayısını iki katından fazla artırdığı öne sürülüyor. 2013 yılında El-Cezire'ye sızdırılan bir mektup ve ses kaydıyla El-Kaide lideri Eymen el-Zevahiri, bu grubun Suriye kanadını tasfiye ettiğini açıkladıysa da IŞİD emiri Ebu Bekir el-Bağdadi, bu tasfiye kararını reddettiğini ve grubun Suriye'deki operasyonlarına devam edeceğini açıkladı.

Nisan 2013 ile birlikte IŞİD, Suriye'nin kuzeyinde hızlı bir şekilde askerî güç kazanmaya başladı ve bu bölgedeki en güçlü gruplardan biri oldu. Suriye'de etkin olduğu bölgelerde şeriat kanunlarını icraya başladı ve rakip gördükleri askerleri, yabancı gazetecileri, yardım kuruluşlarına üye insanları sürgüne gönderdi veya hapsetti. Suriye İnsan Hakları Gözleme örgütünün raporuna göre Ağustos 2014'te grubun Suriye'deki savaşçı sayısının 50.000, Irak'ta ise 30.000 olduğu bildirildi. CIA ise Eylül 2014'te örgütün Suriye ve Irak'ta toplam 20.000 ile 31.500 arasında savaşçıya sahip olduğunu açıkladı.
EL BAĞDADİ KİMDİR?
Ebu Bekir el-Bağdadi Irak Savaşı esnasında Irak'ta el-Kaide'ye bağlı örgütün temellerini attı. Suriye'de çıkan iç savaş ile birlikte bu ülkeye gitti ve Nisan 2013'te El-Nusra Cephesi ve kendi örgütünü Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD) adı altında birleştirdiğini ilan etti. 29 Haziran 2014 günü halifeliğini ilan etti.
IŞİD'İN TÜRKİYE'DEKİ SALDIRILARI
Türkiye, IŞİD dehşetiyle ilk kez Hatay'ın Reyhanlı İlçesi'nde 52 kişinin öldüğü, 146 kişinin yaralandığı bombalı saldırıyla tanıştı.
Niğde'nin Ulukışla ilçesinde 20 Mart 2014 günü İsviçre vatandaşı Çendrim Ramadani, Almanyavatandaşı Benyamin Xu ve Makedonya vatandaşı Muhammed Zakiri, yol çevirmesi sırasında jandarmaya ateş açtı. Saldırıda jandarma astsubay Adil Kozanoğlu ve polis memuru Adem Çoban öldü, kamyon sürücüsü Turan Yaşar hayatını kaybetti, 7 asker ve yolcu otobüsündeki 1 kişi de yaralandı. Böylece IŞİD ikinci kez açıktan Türkiye topraklarında saldırı gerçekleştirmiş oldu. Ancak bu dava hala devam etmesine rağmen ne bu kişilerin bağlantıları ne de niye Türkiye'de oldukları ortaya çıkarılabildi.

Örgüt Türkiye'yi hedef aldığını, Musul Konsolosluğu'nu basıp 49 kişiyi rehin alarak gösterdi. 101 gün 15'inin konsolosluk çalışanı ve 30 özel harekatçı IŞİD'in elinde rehin kaldı.
Sultanahmet'teki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Turizm Şube Müdürlüğü'ne canlı bombalı saldırı düzenlendi. Olayda bir polis memuru şehit oldu.

HDP'nin Adana ve Mersin il binalarında eş zamanlı bombalı saldırı meydana geldi. Güvenlik kameralarından saldırıyı Savaş Y.’nin gerçekleştirdiği ortaya çıktı. Ve bu şahsın ailesi ile birlikte Suriye'ye gittiği, IŞİD ile bağlantı kurduğu ve saldırı için çok rahat bir şekilde tekrar Türkiye'ye döndüğü öğrenildi. Saldırıdan sonra da Savaş Y.'nin izine bir daha rastlanmadı.
7 Haziran seçimlerine bir gün kala HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın konuşma yaptığı Diyarbakır mitinginde art arda iki bomba patladı. 4 kişi yaşamını yitirdi, 402 kişi yaralandı. Ve bu saldırının ardından da IŞİD çıktı. Saldırının failinin Gaziantepli Orhan G. olduğu tespit edildi.
3 Ekim 2015'te Ankara Tren Garı saldırısı terör örgütünün Türkiye'deki en kanlı saldırısı oldu. Barış Mitingi'ni hedef alan IŞİD saldırısında 102 kişi hayatını kaybetti.
Örgüt 3 Mart 2016'da İstanbul Beyoğlu'nda İsrailli turistleri hedef aldı. Mehmet Öztürk adlı canlı bombanın gerçekleştirdiği saldırıda 5 kişi öldü. 36 kişi yaralandı.
28 Haziran 2016'da İstanbul Atatürk Havalimanı'nı hedef alan terör örgütünün 3 canlı bombacısının gerçekleştirdiği saldırıda ise 36 kişi hayatını kaybetti. 150'ye yakın vatandaşımız yaralandı.

Dünya Haberleri