Antalya'nın Muratpaşa ilçesinde yaşayan 2 çocuk annesi Duygu Çelik'ten (30), 6 Eylül’de fatura yatırmak üzere evden ayrıldı ve kendisinden bir daha haber alınamadı. Kızlarından haber alamayan aile, Müge Anlı'nın programına katılarak yardım istedi. 13 gün sonra öldürülmüş olarak bulunan Duygu Çelikten’in annesi L.Ç., “Kızımı, sevgilisi Veli Ünder öldürdü” iddiasında bulunmuştu.
Müge Anlı, bugünkü canlı yayınında sıcak gelişmeyi; “Veli Ünder, dün gece Antalya’da saklandığı evde yakalandı” diyerek duyurdu.
GÖZALTINA ALINDI
Öldürüldüğü düşünülen evli ve iki çocuk babası V.Ü., sevgilisi Duygu Çelikten’i öldürdüğünü itiraf etti. Programda Veli Ünder'in cinayeti itiraf ettiği belirtildi. Veli Ünder ifadesinde "Duygu'nun üzerine ev almak istiyordum. Evi aldım, Duygu'nun üzerine yapmayınca kavga çıktı. Tartışma büyüyünce bana hakaret ve küfür edince dayanamadım ve öldürdüm" dedi.
ANLI'YA SARILIP AĞLADI
Duygu Çelikten ile ortadan kaybolan Veli Ünder, dün ormanlık alanda saklanırken yakalandı. Ünder, cinayeti de itiraf etti. Müge Anlı ise bugün yayınlanan programında aileye haberi verdi. Kızının katil zanlısının yakalandığını öğrenen anne, Anlı'ya sarılarak dakikalarca ağıt yaktı.
NE OLMUŞTU?
Duygu Çelikten, fatura yatırmak üzere önce evden ayrıldı. İddiaya göre kent merkezine gelen Duygu Çelikten'i, sevgilisi olduğu ileri sürülen Veli Ünder, annesinin hastanede olduğunu belirterek otomobiline aldı. İkiliden daha sonra haber alınamadı. Genç kadından 13 gün haber alamayan aile, Müge Anlı ile Tatlı Sert programına çıkarak kızlarını aramaya başladı. Bir umut kızından güzel haber bekleyen acılı anne, geçtiğimiz hafta kızının ormanda feci şekilde ölü bulunduğunu öğrendi.
KAFASINI BEDENİNDEN AYIRMIŞ
Yaşanan kan donduran olaydan sonra ilgili olay için geniş çaplı aramalar başlayan Antalya Emniyet Müdürlüğü, geçtiğimiz günlerde iki çocuk annesi olan genç kadının cesedini, Kepez ilçesine bağlı bir ormanlık alanda buldu. Ceset ortalama olarak 30 cm toprak altına gömüldükten sonra üzeri bir de taşla örtülüydü. Duygu Çelikten'in bedeninde yapılan ilk incelemelerin ardından sırtında ve göğsünde bıçak darbeleri yer alıyordu. Kafası bedeninden ayrılmıştı ve artık beden çürümeye yüz tutmuştu.