Enkaz altında kalan kızının elini bir an olsun bırakmadı! O fotoğrafı çeken muhabir konuştu: Çocuğunun elinin bırakmıyordu, çok üzülmüştüm, gözlerim doldu
Kahramanmaraş'ta meydana gelen depremde Mesut Hançer isimli vatandaş, enkaz altında kalan kızı Irmak'ın elini bir an olsun bırakmadı. Küçük kız yaşamını yitirirken dünyanın konuştuğu fotoğrafı çeken AFP foto muhabiri Adem Altan, o fotoğrafın hikayesini anlattı. Kızını toprağa veren acılı babanın sözleri yürekleri acıttı.
112
Türkiye, deprem felaketini bir kez daha en acı şekilde yaşadı. 10 ilde 13 milyon 500 bin vatandaşı etkileyen deprem felaketi Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde yaşandı. 7.7 büyüklüğündeki deprem büyük bir enkaz yarattı.
212
ELİNİ BİR AN OLSUN BIRAKMADI
Depremde Mesut Hançer isimli vatandaş enkaz altında kalan 15 yaşındaki kızı Irmak'ın elini, dondurucu soğuğa rağmen bir an için bile bırakmadı.
312
Baba ile kızın deprem felaketinden önceki fotoğraf karesi ise yürekleri dağladı.
412
O fotoğrafı çeken AFP foto muhabiri Adem Altan, ODA TV'ye konuştu. Altan yaşadığı anları şu sözlerle anlattı:
"Biz depremi duyar duymaz Ankara'dan sabah saatlerinde yola çıktık. Hava şartları çok kötüydü, birçok yerde beklemek zorunda kaldık. Ancak ertesi gün saat 15.00 gibi Kahramanmaraş'a vardık. O gece yarısı bazı binalarda çalışmalar vardı. Biz bunlardan biraz görüntü almak için yıkılmış ilk binaları görür görmez o taraflara yöneldik. Çalışmalardan fotoğraf çektik, sonra servis yaptık. Yukarıdan insanların baktığını gördüm. Yolumu değiştirerek yukarı çıktım. Yavaş yavaş fotoğraf çekmeye başladım.
512
"BANA SESLENDİ: ÇOCUĞUMUN FOTOĞRAFINI ÇEK"
İkinci binaya geçtiğimde insanlar çalışıyor ama orada bir kişi oturuyor. Dikkatimi çekti herkesin çalışırken onun oturması, bakınca bir el tutuyor. O vatandaş fotoğraf makinemi görünce, beni takip ediyor. Onu fark ettim. Birkaç fotoğraf çekmeye başladım. Sonra bana seslendi: Çek çocuğumun fotoğrafını çek. Sonra elini bıraktı, çocuğunu gösterdi. Ben tam anladım orada meseleyi ve fotoğraf çekmeye başladım. Ama çok üzülmüştüm. Ne kadar büyük bir acıydı iye kendi kendime konuşuyordum.
612
Birkaç fotoğraf daha çektim sonra ismini sordum. Kısık titrek sesle isminin Mesut Hançer olduğunu söyledi. Çok bitkin vaziyetteydi, sesi kısık geliyordu. Biraz daha fotoğraf çektim ve yanımda da insanlar yakınlarını kurtarmaya çalışıyordu.
712
O kadar uzun saattir orada oturuyor ki su istedi. Boş şekilde etrafı süzüyor ve çocuğunun elinin bırakmıyordu. Çok üzülmüştüm, gözlerim doldu. 2-3 saat daha bekledim, daha sonra ayrıldım. Ben o fotoğrafı çekerken yağmur da yağıyordu. Ertesi gün, Mesut Bey yoktu, ölen kızı da yoktu. "
812
Yaşananları anlatan acılı baba, "Karımı aradım. Kendisinin, iki kızımın ve oğlumun güvende olduğunu söyledi" dedi.
O gece Irmak'ın kuzenleri gelmişti ve onlarla kalmak için babaannesine gitmişti.
912
Annesinin evini arayan ama bir türlü ulaşamayan baba gazeteye 'Allah'ım ne olursun evimiz sağ olsun' diye haykırarak binanın olduğu alana koştuğunu anlattı.
1012
Kızını kurtarmak için çok uğraştığını ancak bir türlü başaramadığını belirten Hançer şunları söyledi:
"Prensesimi kurtarmak için çıplak ellerimle toprağı kazmaya çalıştım ama çıkaramadım."
1112
"Çok dua ettim, maalesef olmadı, kaybettik."
1212
Irmak, toprağa verildi. Babası ise mezarının başından ayrılmadı.