Eymen ismi anlam itibari ile genel olarak talihli kimse anlamına gelmektedir. Sözlükte uğurlu kimse, pek talihli kimse. Sahabelerden bu ismi taşıyan zatı muhterem Hazreti Eymen b. Hureym’dir. Bu şanlı sahabe Mekke’nin fethi sırasında Müslüman olmuştur.Babası ve amcası Bedir şehitlerindendir. Hadis rivayetiyle ün kazandı.
Eymen ismi Kuran-ı Kerimde sağ taraf anlamında kullanılmıştır. Fakat bilindiği üzere Arapçada bir bulunduğu cümleye göre çeşitli anlamlar kazanabilmektedir. Bu isim dolayısı ile Eymen ifadesi Kuran ı Kerimde aşağıdaki ayeti kerimede yer almaktadır.. Kuran’da Meryem 52., Taha 80. ve Kasas 30. ayetlerde geçer.
KURAN-I KERİM TÜRKÇE OKUNUŞ
20.80 – Yâ benî isrâîle gad enceynakum min aduvvikum ve vâadnâkum cânibet tûril eymene ve nezzelnâ aleykumul menne ves selvâ.
20.80 – (Allah, şöyle dedi:) “Ey İsrailoğulları! Sizi düşmanınızdan kurtardık, size Tûr’un (eymen)sağ yanını va’dettik ve size kudret helvası ile bıldırcın indirdik.”
EYMEN B. HUREYM KİMDİR?
Eymen b. Hureym b. Fâtik el-Esedî (0.80/699 [?]) Şair sahâbî.
Aslen Dımaşklı olup sonradan Kûfe'ye yerleşen babası Hureym b. Fâtik ile amcası Sebre sahâbî idiler. Babasının ve amcasının Bedir Gazvesi'ne katıldığına, ayrıca amcasının Hudeybiye Antlaşması'nda bulunduğuna dair rivayetler vardır. Abdüllatîf b. Ahmed el-Bikâî her iki kardeşi Ehl-i Bedir arasında saymaktadır (Ehlü Bedr, s. 69, 91). Bazı kaynaklarda ise Bedir Gazvesi sırasında henüz ergin olmayan Eymen ile babasının ve amcasının Mekke'nin fethinde İslâmiyet'i kabul ettikleri ileri sürülmektedir. Ashabın hayatına dair eserlerde Eymen'in sahâbî kabul edildiği görülmektedir. Eymen'in yalancı şahitlik konusunda doğrudan Hz. Peygamber (asv)'den bir hadis rivayet ettiği söylenmekle beraber Tirmizî'nin de belirttiği gibi onun Resül-i Ekrem'den hadis işittiği bilinmemektedir.(Tirmizî, "Şehâdât", 3, "Büyü'", 3, "Hudûd", 16)
Siyasî konularda bilgi ve tecrübe sahibi olan Eymen hayatı boyunca Müslümanlar arasındaki ihtilâflardan uzak durmaya çalışmıştır. Abdülmelik b. Mervân'ın ona bir miktar para verdiği, babasının ve amcasının sahâbî olduklarını hatırlatarak kendisinin de Abdullah b. Zübeyr'e karşı savaşmasının uygun olacağını söylediği, fakat Eymen'in, "Ben namaz kılan bir kimseyle savaşmam" diye başlayan şiiriyle bu teklifi reddettiği belirtilmektedir.(İbn Sa'd, VI, 38)
Devrinin tanınmış şairleri arasında yer alan Eymen'i, kasidelerinde övdüğü kimselerin meziyetlerini zikrederken mübalağalı ifadelerden sakındığı için başarılı saymayanlar vardır.(Merzübânî, s. 222-223) Buna karşılık Abdülmelik b. Mervân onu, övdüğü kimselerin özellikle ruhî ve ahlâkî vasıflarını dikkate aldığı için takdir etmiştir.
Emevî valilerinden Abdülazîz b. Mervân ve Bişr b. Mervân hakkında da şiirler söyleyen Eymen, Kûfeli şairlerin çoğunun yaptığı gibi gazel tarzında kasideler de söylemiştir. Eymen lirik bir şair olup dili fasih, kelime örgüsü sağlam, ifadesi açıktır. Bununla birlikte mânası güç anlaşılan şiirleri de vardır. Medih, hiciv, gazel ve hikmet tarzında şiirler yazan Eymen'in Halife Osman'ın ardından yazdığı mersiye bu türün güzel bir örneğini teşkil eder. Abdülazîz b. Mervân ile Bişr b. Mervân'ın, şiirlerini çok beğendikleri Eymen b. Hureym'e "halîlü'l-hu-lefâ" lakabı verilmiştir.
Eymen b. Hureym'in şiirlerinden bazı parçalar çeşitli eserlerde bugüne ulaşmıştır.