Fakir olan kardeşe zekât verilebilir. Kardeş çocuğu, amca, dayı, hala ve bunların çocukları da böyledir (Merğinânî, el-Hidâye, I, 113, İbnü’l-Hümâm, Fethu’l-Kadîr, Beyrut 1424/2003, II, 275; İbn Âbidin, Reddu’l-Muhtâr, Riyad 1423/2003, III, 172, 293).
Hatta zekât verirken usul ve füru dışındaki yoksul akrabalara öncelik verilmesi daha sevaptır. Çünkü bunda hem zekât borcunu ödeme, hem de sıla-i rahim vardır. Hz. Peygamber (s.a.s.) “Sadakasını hısımına veren için iki ecir vardır: Hısımlık ecri, sadaka ecri vardır” buyurarak bunu teşvik etmiştir (Buhârî, Zekât, 44; İbn Mâce, Zekât, 24).
Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı
FİTRE NEDİR
“Fıtr” kelimesi sözlükte "orucu açmak", aynı kökten fıtrat kelimesi ise "yaratılış" anlamna gelir.
“Fıtır sadakası”, Ramazan orucunu tutup bayrama kavuşmanın bir şükran ifadesi olarak fakirlere yaplan bir yardımdır.
Fıtır sadakası halkımız arasnda “fitre” ve "fidye" kelimesi ile de ifade edilmektedir.
Fidye, bazı ibadetlerin eda edilmemesi ya da edası sırasında birtakım kusurların işlenmesi hâlinde ödenen dînî-malî ükümlülüktür. İbadetlerle ilgili fidye, oruç ve hacda söz konusudur.
İhtiyarlık ve şifa ümidi olmayan bir hastalık sebebiyle oruç tutamayan ve daha sonra da kaza etmesi mümkün olmayan kimse, oruç tutamadığı her güne karşılık bir fidye öder. Kur’an-ı Kerim’de, “Oruç tutmaya güç yetiremeyenler, bir fakir doyumu kadar fidye öder.” (Bakara, 2/184) buyurulmaktadır. Bir fidye miktarı, bir sadaka-i fıtır miktarıdır.
Sadaka-i fıtır ise bir kişiyi bir gün için doyuracak yiyecek veya bunun para olarak karşılığıdır. Fidye vermek durumunda olan fakat buna maddi imkânı el vermeyen kimse Allah’tan af diler. Günler uzun olduğu için oruç tutamayan hasta ya da yaşlılar, kısa günlerde oruç tutabilirlerse tutamadıkları orucu kısa günlerde kaza etmeleri gerekir. Bu durumda olan kimselerin vermiş oldukları fidyeler sadaka sayılır.
Oruç fidyeleri, Ramazan ayının sonunda toptan verilebileceği gibi, Ramazan ayı içinde günlük olarak veya Ramazan ayı başında da verilebilir.
Zekat Nedir?
Müslüman olan zenginlerin ellerindeki değerlerden, ihtiyaç sahiplerinin hakkı olduğu kabul edilen (Mearic 70/22-25) kısma ve bu ibadete zekat denir. Verilmesi gerekliliği ayet ve hadis ile sabittir. Bu anlamı ile 30 ayette bahsi geçmektedir.
Toplumdaki ekonomik dengelerin zenginler lehine gelişmesiyle, fakir-zengin arası ekonomik, sosyolojik ve psikolojik uçurumun oluşmasına engel olmak gibi bir fonksiyonu vardır.
Zekat'ın kelime anlamı ise, "artma, çoğalma, arıtma, bereket" tir.