Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Fatih Dönmez, bir program için geldiği Bilecik'te AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, bor rezervlerinin yüzde 73'ünün Türkiye'de bulunduğunu söyledi.
Dünyadaki bor pazarının yüzde 55'inin Türkiye'nin elinde bulunduğuna dikkati çeken Dönmez, "Eti Maden mili kuruluşumuz, bor üretiminin tamamını üstlenmiş durumda. Çin'den Asya pazarından Amerika pazarına kadar dünyadaki ülkelerin hemen hemen yüzde 70-80'ine ihracat söz konusu." diye konuştu.
''DAHA YÜKSEK KALİTELİ...
Dönmez, bu noktada bir strateji değişikliğine gittiklerini belirterek, şöyle devam etti:
"Artık madeni doğrudan satmak yerine işleyip bilgimizi, aklımızı üstüne katarak daha yüksek nitelikli teknolojik ürünlere dönük bir çalışmamız var. Bakanımız açıkladı, Çinli bir firma ile Bandırma'da bordan mamul bor karbür başta olmak üzere daha nitelikli ürünleri üretip satacağız. Bor madeni çıplak vaziyette tonu 200 dolar iken, örneğin bor karbür ürettiğinizde ki zırhlı araçlarda kullanabiliyorsunuz, rakam 40 bin dolara çıkıyor. Daha yüksek nitelikli ürünlere dönüştürdüğünüz zaman ise 300-400 bin dolarlara kadar çıkabilen bir değer söz konusu oluyor. Bu da demektir; bire bin katıyorsunuz. Aklınızı katarak ürüne değer katmış oluyorsunuz. Türkiye eğer sınıf atlayacaksa yüksek nitelikli teknolojik ürünlere geçmek zorunda. Biz de bakanlık olarak madencilik başta olmak üzere enerji alanında hem yerli kaynakların azami şekilde kullanılması, hem de yerli teknolojinin kullanılması ve üretilmesi için büyük çaba sarf ediyoruz. İnşallah bunun meyvelerini de çok kısa bir süre içerisinde almış olacağız."
Dönmez, Türkiye'nin ilk yerli sondaj gemisi olma özelliğini taşıyan Fatih Sondaj Gemisi'nin tüm çalışmalarının ve bakımlarının tamamlandığını aktararak, şunları söyledi:
''ARTIK SEFERE ÇIKTIK''
"Artık sefere çıktık, adını da 'Fatih' koyduk, denizde yeni fetihler bekliyoruz. Akdeniz'de ilk sondajımızı yapacağız inşallah, ümitliyiz. Bugüne kadar sismik çalışmalarımızda elde ettiğimiz verilerin hepsini değerlendirdik. En umutlu olduğumuz yerde ilk sondajımızı yapmış olacağız. Kendi gemimizle ve büyük oranda kendi personelimizle bu sondaj işini yapmış olacağız. Hedefimiz yılda en az iki tane sondaj yapmak. Türkiye enerjide dışa bağımlı bir ülke. Son 10 yıllık ortalamasına baktığımız zaman yıllık yaklaşık 44 milyar dolar enerji ürünlerine para ödüyoruz. Petrol, doğalgaz ve kısmen kömür ithal ediyoruz. Burada yerlilik oranı arttıkça dışa bağımlılığımız da azalmış olacak. Dolayısıyla makroekonomik göstergeler açısından cari açığın azaltılmasına da önemli katkı sağlanacak."
Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi'nin yarın devreye alınacak ilk fazına da değinen Dönmez, "TANAP'ın birinci etabının açılışını Eskişehir'de yapacağız. Çok kısa bir süre içerisinde başarıyla sonuçlanmış bir proje. Bu sadece Türkiye değil AB'nin de arz güvenliği açısından çok önemli bir proje. İkinci fazda da Eskişehir'den devam ediyor. Bilecik, Bursa, Balıkesir, Çanakkale, boğazı geçtikten sonra Edirne'den de Yunanistan üzerinden Avrupa'ya gitmiş olacak.Türkiye sadece enerji ürünlerini kullanan değil, bölge ülkeleriyle iş birliği içerisinde komşu ülkelerin enerji arz güvenliğinde de önemli bir partner olacak. Bu proje onun göstergesidir." değerlendirmesinde bulundu.
Dönmez, 15 yıl önce Türkiye'de sadece 5 büyük şehrin doğalgaz kullandığını hatırlatarak, "Bugün 78 şehrimiz doğalgaz kullanıyor, yıl sonu itibariyle de 81 ilimizin tamamına doğalgazı götürmüş olacağız. Sadece il merkezlerine değil ilçe merkezlerine de götürmüş oluyoruz. Bilecik'te bir iki ilçe kaldı. Geçtiğimiz yıl 101 ilçemize doğalgaz götürdük, bu Türkiye tarihinde bir rekor. Yine bu yıl 100 civarında ilçeye daha doğalgaz götüreceğiz. Türkiye nüfusunun 55 milyonluk kısmı doğalgaza erişebilir durumda. Yaklaşık 15 milyon doğalgaz kullanan müşterimiz var." diye konuştu.
Binalarda ısı yalıtımının yetersiz olduğunu vurgulayan Dönmez, bu konuda atılacak adımlarla yüzde 30 tasarruf imkanı sağlanabileceğini de sözlerine ekledi.