Vatandaşlar ise Gadir Hum Bayramı'nın detaylarını araştırmaya başladı. Peki Gadir-i Hum Bayramı nedir? Gadir Hum olayı nedir? Gadir-i Hum Bayramı'nı kimler kutlar? Merak edilen soruların cevapları detayları ile haberimizde...
İslam dininde Şii inancına göre kutlanan Gadir-i Hum Bayramı için bu yıl da vakit geldi. Şii inancına sahip vatandaşlar tarafından Gadir-i Hum Bayramı kutlanacak. Peki Gadir-i Hum Bayramı nedir? Gadir-i Hum Bayramı ne zaman kutlanır? İşte detaylar...
GADİRİ HUM BAYRAMI NEDİR?
Şii inancına göre, Gadir-i Hum Bayramı'nda Ali el-Mûrtezâ, İslam peygamberi Muhammed tarafından "Velayet" makamına atanmıştır ve bu inanç doğrultusunda bu gün Gadiri-i Hum Bayramı olarak kutlanmaktadır.
Gadir-i Hum ise, yine Şii inancına göre günümüz Suudi Arabistanının Mekke Vilâyeti ile Medine Vilâyeti'ni birbirinden ayıran "Rabiğ Vadisi" üzerinde "Rabiğ" şehri yakınlarında yer alan bir mıntıkânın adı olup, eskiden Medine'den Mekke'ye giden yolun yaklaşık 5. km'sinde sol tarafa düşen, adı geçen vadide bir nehir sebebiyle oluşmuş bir gölcük ya da bataklıktı.
Gadiri Hum bayramı ne zaman?
Gâdir-î Hum 2018; Başladığı akşam:
29 Ağustos 2018 Çarşamba
Bittiği akşam:
30 Ağustos, Perşembe
GADİR-İ HUM BAYRAMI'NI KİMLER KUTLUYOR?
Sünni rivayetlere göre Gadir-i Hum'da Hz. Ali hakkında 'Ben kimin mevlası isem, Ali de onun mevlasıdır.' hadisinin söylenmesinin sebebi hilafetle alakalı olmayıp bir kaç sebebi vardır: Hazreti Ali'nin bir savaşta yaptıklarından dolayı gücenenlerin olması ve Yemen seferi sırasında ganimetlerin taksiminde katı davranmasından ötürü yanındakileri küstürmesi sebebiyle sahabilerin şikayetçi olmaları ve aynı zamanda savaşlarda müslümanların müşrik akrabalarını öldürmesinden dolayı Hazreti Ali'ye karşı oluşan antipatiyi gidermek için bu hadis söylenmiştir. Pek çok Sünni kaynakta bu hadis geçmekte ancak nerede söylendiği belirtilmemektedir. İbn Teymiye, hadisin sahih isnadı olmadığını mevzu olduğunu ve Gadir-i Hum olayının Hazreti Ömer ve Hazreti Osman halife seçilirken gündeme gelmediğini Rafiziler tarafından uydurulduğunu söylemiştir. Hazreti Ali'nin torunu Hasan el-Müsenna'ya mevla hadisinin gerçek olup olmadığı sorulması üzerine şöyle demiştir: "Evet söylemiştir. Fakat bununla emirliği kastetmemiştir. Eğer maksadı bu olsaydı daha açık bir ifade kullanırdı, çünkü Resülullah müslümanların en fasihidir... Yemin ederim ki Allah ve Resulü halifelik için Ali'yi seçip müslümanlara idareci yapsalardı ve Ali de bunu yerine getirmeseydi Allah'ın ve Resulü'nün emirlerini ilk terkeden o olurdu."
GADİR-İ HUM BAYRAMI NE ZAMAN KUTLANIR?
Şii inancında yer alan Gadir-i Hum Bayramı, Şii Müslümanlar tarafından Kurban Bayramı ve Ramazan Bayramı'na ilâveten Hicrî takvime göre Zilhicce Ayı'nın On Sekizinci günü üçüncü bir bayram olarak kutlanmaktadır.
Gadir-i Hum Bayramı'nda yapılması tavsiye edilen amel ve ibadetler;
1 - Oruç tutmak: Gadir-i Hum Bayramı'nda oruç tutan kişiler, altmış yıllık günahlarını temizlemektedir. Rivayete göre Gadir-i Hum Bayramı'nda oruç tutmak, dünyanın ömrünün orucuna, yüz hac ve yüz umreye bedeldir.
2 - Gusül almak
3 - Hz. Ali'yi ziyaret etmek: Bu özel günde uzaktan veya yakından Hz. Ali'yi zikretmek ve O'nun için ziyaretname okumak tavsiye edilir. Bu ziyaretname, aynı zamanda mutlak “Camia” ziyaretlerinden biridir.
4 - Seyyid İbn Tavus’un "İkbal" adlı kitabında Resulullah'tan rivayet ettiği "Sığınma Duası"nı okumak.
5 - İki rekat namaz kılmak, namazdan sonra secdeye vararak 100 defa Allah’a şükretmek ve sonra başını secdeden kaldırıp şu duayı okumak:
"Allah’ım, ben senden diliyorum; (şu şahadetle ki) sana hamdolsun, sen teksin, ortağın yoktur, sen birsin, teksin, hiçbir şeye ihtiyacın yoktur, doğmadın ve doğurmadın ve senin hiçbir benzerin yoktur. Muhammed senin kulun ve elçindir –rahmetin onun ve Ehlibeytinin üzerine olsun-, Ey her gün bir işte ve şanda olan, nitekim bana lütufta bulunmakta senin şanındandır. Şöyle ki beni kendinin icabet ehlinden, dininin ehlinden, davetinin ehlinden kıldın. Kendi lütuf, kerem ve bağışınla yaratılışımın başından beni buna muvaffak ettin. Sonra rafet ve rahmetinle lutfuna başka bir lütuf, keremine başka bir kerem ve bağışına başka bir bağış ekledin ve nihayet yaratılışımı yeniledikten sonra bana bu ahdi yeniledin. Oysa ben tamamen onu unutmuş, yanılmıştım ve nimetlerinden, gaflet etmiştim. Sonra sen nimetini bana tamamladın; şöyle ki bunu bana hatırlattın, bununla bana lütufta bulundun ve beni ona hidayet etin. O halde ey ilahi, ey seyidim ve mevla’m! Gelecekte de bunu bana tamamlaman ve bununla (iman nimetiyle) beni öldürünceye dek bunu benden almaman ve öylece benden razı olmanda senin şanındandır. Doğrusu sen nimetini tamamlamak hususunda nimet verenlerden daha layıksın.
Allah’ım! Seninle lütfünle çağıranı duyduk, itaat ettik ve olumlu yanıt verdik. O halde rabbimiz, bağışlamandan dolayı sana hamdolsun; dönüşümüz sanadır. Tek ve ortağı olmayan Allah’a ve elçisi Muhammed’e -Allah’ın rahmeti ona ve Ehlibeytine iman ettik- Onu (peygamberliğini) doğruladık. Allah’a çağırmakta ona icabet ettik. Bizim Mevla’mız ve tüm müminlerin Mevlası Emirilmüminin Ali b. Ebu Talib’i sevmekte Resulullah’ı izledik. O Allah’ın kulu, Resulullah’ın kardeşi, en büyük sıddık, Allah’ın yaratılmışlara hüccetidir. Onunla peygamberinin, hak ve apaçık dinini teyit etti. o Allah’ın dininin nişanesi, ilminin mahzeni, Allah’ın gaybının sandığı, Allah’ın sırrının yeri, Allah’ın kulları üzerindeki emini ve kulları arasındaki tanıdığıdır.
Allah’ım, Rabbimiz! Biz, rabbinize inanın diye imana çağıran bir davetçi eşittik, hemen inandık. Rabbimiz! bizim günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört, canımızı iyilerle beraber al. Rabbimiz! Bize elçilerine vaat ediğini ver. Kıyamet günü bizi rezil, perişan etme. zira sen verdiğin sözden caymazsın. Ey Rabbimiz! Biz senin lütuf ve ihsanınla sana çağıran (peygamberine) icabet ettik. Peygamberini izledik ve onu doğruladık ve müminlerin Mevlasını da doğruladık. Tağut ve putu reddettik. O halde iman ve velayetimizi koru ve bizi imamlarımızla haşreyle. Doğrusu biz onlara inanıyor, yakin ediyoruz, onların emrine teslimiz. Onların gizlilerine ve açıklarına, tanıklarına ve gayıplarına, dirilerine ve ölülerine inandık ve onların imamlığına, önderliğine ve rehberliğine razı olduk. Diğer kullar olmaksızın Allah’la aramızda onların vasıta olması bize yeter. Onların yerine başkasını istemiyor, onlardan başkasını vasıta ve sırdaş kılmıyoruz. Onlara düşmanlık edip savaş açan ilkler ve sonlar arsındaki insanlar ve cinlerden uzaklaşıp Allah’a yöneliyorum. Put, tağut (onların düşmanları), dört putu, onları izleyenleri, onlara uyanları, geçmişten kıyamete kadar insan ve cinlerden onları sevenleri reddediyorum.
Allah’ım! Seni tanık tutuyoruz ki biz, Muhammed ve Ehlibeytinin –Allah’ın rahmeti onun ve Ehlibeytinin üzerine olsun- dinine girdik. Sözümüz onların söyledikleri, dinimiz onarın dinidir. Onların söylediklerini söyledik, onların boyun eğdiğine boyun eğdik. Onların inkar ettiğini inkar ettik. Onların sevdiğini sevdik, düşman olduklarına düşman olduk. Onların lanet ettiklerine lanet ettik. Onların uzak olduklarından uzak olduk. Onların merhamet ettiklerine merhamet ettik. Biz, -onlara- iman ettik. –Emirlerine- teslim olduk. –Rızalarına- razı olduk ve Mevlalalarımıza –Allah’ın selamı onların üzerine olsun- uyduk.
Allah’ım! O halde bunu (imanımızı) tamamla ve bunu bizden alma. Bu imanı bizde istikrarlı ve sabit kıl. Geçici kılma, bizi yaştığın sürece bununla (bu imanla) yaşat. Öldürdüğünde de bununla öldür. Muhammed’in Ehlibeyti bizim imamlarımızdırlar. Biz, onlara uyuyoruz, onları seviyoruz. Allah’ın düşmanı olan onların düşmanlarına da düşmanız. O halde dünya ve Ahirette bizi kendine mukarreb olanlardan ve onlarla birlikte kıl. Gerçekten biz buna razıyız. Ey merhametlilerin en merhametlisi.”
6 - Gusledip öğleye yarım saat kala iki rekat namaz kılmak, her rekatta 1 defa “Fatiha” suresi 10 defa “İhlas” suresi, 10 “Ayete’l Kürsü” ve 10 defa da “Kadir” suresi okumak.
7 - Nubde Duasını okumak.
HDP'den 'Gadir-i Hum' bayramı resmi tatil ilan edilsin' teklifi
HDP Adana Milletvekili Tulay Hatımoğulları Oruç'un meclis gündemine taşıdığı Arap Alevilerinin yüzyıllardır kutladığı bayram olan Gadir-i Hum bayramın ülkemizde de resmi bayram olarak kabul edilip kutlanması yönündeki kanun teklifi meclise sunuldu.
Bir çok milletten vatandaşın bulunduğu ülkemizde aynı zamanda arap alevi vatandaşlarında yaşadığı biliniyor. HDP'nin kanun teklifinde şu sözlere yer verildi.'' Gadir-i Hum bayramının kutlandığı gün, resmi kurumların açık olması nedeniyle bayramlaşmada, dini vecibelerin yerine getirilmesinde sıkıntılar yaşandığını aktaran Oruç, "Gadir-i Hum bayramının resmi tatil olarak kabul edilmesi Türkiye'nin taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ve anayasanın din ve vicdan hürriyeti konusunda eşitlik ilkesi gereği uygun olacaktır. Bu nedenle Meclis'te görüşülmek üzere bir kanun teklifi verdik." ifadesini kullandı.