Giresun Üniversitesi (GRÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve Görele Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu işbirliği ile "2. Uluslararası Hocalı Soykırımı ve Bölgesel Güvenlik" konulu sempozyum bugün başladı.
İki gün sürecek olan sempozyumun açılışı bugün GRÜ Güre Yerleşkesi Şehit Ömer Halisdemir Toplantı Salonu'nda gerçekleşti. 26 Şubat 1992'de gerçekleşen "Hocalı Soykırımı'nın katillerinin halen uluslararası bir mahkemede yargılanmadığını belirterek konuşmasına başlayan Giresun Üniversitesi (GRÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Betül Karagöz Yerdelen, bu durumun başarabilirlerse kendilerinin, başaramazlarsa kendilerinden sonrakilerin görevi olduğunu söyledi.
Konuşmasına 1992'de Rusya destekli Ermeni teröristlerin Hocalı'da soykırım gerçekleştirdiğini savunarak devam eden Yardelen, "Hemen arkasında 2 Nisan 1992'de ise Bosna'da yine Rusya destekli Sırp teröristler çok ağır bir soykırıma başlamışlardır. Hocalı katilleri henüz uluslararası bir mahkemede yargılanmadılar. Bu çalışmaların temel amaçlarında biriside insanlığa karşı işlenmiş en büyük suçlardan biri olan Hocalı Soykırımı'nı yapanların uluslararası mahkemelerde yargılanmalıdır. Bu başarabilirsek bizim çağımızın başaramazsak bizden sonrakilerin görevidir bunu gerçekleştirmek. Bu bizim milletimizin görevi olmalıdır" dedi.
"Bugün burada 1915'in puslu izi üzerinden karanlık emeller için asılsız soykırım iddialarında bulunanlara ve bunları benimseyenlere sesleniyoruz" diyen Yardelen, "1915 Ermeni soykırımı iddiaları asılsızdır. Bunu sosyal bilimler ve tarih bütün ayrıntıları ile ortaya koymuştur. Dünya da ki onurlu bilim adamları ve ülkemizin onurlu bilim adamları bunu bütün kanıtları ile ortaya koymuştur. Ancak 1992 Hocalı Soykırımı apaçık gerçektir. 1992'den başlayarak geniş Karadeniz havzası giderek bir ateş yumağı içinde kalmıştır. Doğunun küresel güçleri ile batının küresel güçleri yeni bir dünya düzeni kurmak için bizim havzamızda muazzam bir kavgaya tutuşmuş savaşa başlamıştır" ifadelerini kullandı.
"Küresel güçler terör örgütlerine vekalet vermişler"
Küresel güçlerin vekalet yolu ile savaş başlattıklarını kaydeden Yardelen şöyle devam etti:
"Bu savaş bildiğimiz savaş değil. Kirli savaş dediğimiz vekalet yoluyla, vekaletlilerinin de teröristler olduğu dehşet bir savaştır. Yıllardır korkunç bir zulüm havzamızda gerçekleşmektedir. İkinci Uluslararası Hocalı ve Bölgesel Güvenlik Sempozyumu'nda bugün ve yarın 1990'ların başından beri Türkiye'yi tamda ortasında yer aldığı bölgesel asimetrik kirli savaşlar ve buna karşı milli stratejimiz olarak gelişen bölgesel güvenlik girişimi masaya yatırılacak, tartışılacak birbirinden değerli uzmanlarca konu konu farklı farklı boyutları ile sizlere sunulacaktır."
Dekan Prof. Dr. Betül Karagöz Yardele'in ardından kürsüye çıkan GRÜ Rektörü Prof. Dr. Cevdet Coşkun, Hocalı soykırımının yanı sıra Zeytin Dalı Harekatı'nın da sempozyuma eklendiğini ifade etti.
Hocalı Katliamı'nın sadece orada yaşayanların Azerbaycanlı olduğu için değil Türk ve Müslüman olduğu için yapıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Coşkun, "Bundan tam 26 önce yaşanan yüzlerce insanın katledilmesine, yüzlercesinin esir alınmasına, yaralanmasına ve kaybolmasına yol açan Hocalı katlamanı esasen insanların etnik kimliğine yönelik yapılmış bir soykırımdır. Zira Hocalı'da insanlar sadece Azerbaycan vatandaşı olduğu için değil Türk ve Müslüman oldukları için katledilmiştir. Yani bu katliam Türk milletimin mensubuyum diyenlere karşı yapılmıştır. Aradan geçen 26 yıl içerisinde dünyanın bu olay karşında sessiz kalmaya devam etmesi de üzerinde düşünülmesi gereken çok vahim bir gerçektir. Ne yazık ki Avrupa Birliği'nin ve Birleşmiş Milletler taraflı bir tutum sergileyerek aradan bunca zaman geçmesine rağmen Hocalı Soykırımı'na karşı kör ve sağır kalamaya devam etmiştir. Buna karşılılık bu geçen süre içerisinde Türkiye ve Türk milleti Ermenilere soykırım yapmakla suçlanmıştır" diye konuştu.
26 Şubat 1992'de Ermenistan'ın şimdi ki yöneticilerin bizzat komutanlığı altında Hocalı'da soykırım yapıldığını hatırlatan Coşkun, 20. Yüzyılın son büyük vahşetlerinden olan katliamı unutmadıklarını, unutturmayacaklarını kaydetti.
Bu sempozyumun bir diğer konu başlığının Bölgesel Güvenlik ve Zeytin Dalı Harekatı olduğunu vurgulayan Coşkun, "Zeytin dalı harekatı Türkiye'nin ulusal güvenliğini korumak amacıyla birleşmiş milletler sözleşmesinin 51. Maddesi çerçevesinde Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Suriye'nin Afrin bölgesinde terör örgütlerin karşı düzenlenen bir operasyondur. Gerek bölgeden Türkiye sınırlarına yapılan terör saldırılar, gerekse de ülkemizde yaşayan 3, 5 milyon Suriyeli vatandaşımızın, kardeşimizin topraklarına tekrar güvenle yerleştirilmeleri bu harekatın yapılmasını gerekli kılmıştır" şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından etkinlik Hocalı'da şehit edilen Azeriler için Kur'an-ı Kerim okunarak dua edildi.
Sempozyum 2. gününde ise Görele Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu ve Görele Belediyesi işbirliği ile Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi'nde bildiriler sunulacak.