Fakihlerinin çoğunluğuna göre çocuğun ilk iki yaş içinde emdiği süt ile süt hısımlığı meydana gelir. Bu süreden sonra verilen süt ile mahremiyet oluşmaz. İmam-1 Azam’a göre ise bu süre otuz aydır (Merğinânî, el-Hidâye, İstanbul, 1986, I, 223).
Çoğunluğu oluşturan âlimler şu delilleri öne sürmüşlerdir:
“Annesi onu ne zahmetle karnında taşıdı ve ne zahmetle doğurdu! Onun (anne karnında) taşınması ve sütten kesilme süresi (toplam olarak) otuz aydır. ” (Ahkâf, 46/15)
“-Emzirmeyi tamamlatmak isteyenler için- anneler çocuklarını iki tam yıl emzirirler. ” (Bakara, 2/233)
“Biz insana ana-babasına itaat etmesini bildirdik. O’nun anası kendisini zahmet üstüne zahmetle taşımıştır. Sütten ayrılması da iki yıl sürmüştür. ” (Lokmân, 14/31).
Yukarıdaki ilk ayet-i kerime gebelik ve doğumdan sonra sütten ayrılmanın toplam süresini otuz ay, ikinci ve üçüncü âyet-i kerimeler ise sütten ayrılmayı iki yıl olarak belirlemiştir. Ayrıca Peygamberimiz (s.a.s.) “Süt hısımlığı ancak iki yaş içinde emzirilen sütle oluşur. ” (Buhârî, Nikah, 21) buyurmuştur.
Ebû Hanife’ye göre, Ahkâf suresi 15. ayet-i kerimede beyan edilen 30 aylık süre, hem gebeliğin hem de sütten ayrılmanın ayrı ayrı süreleridir (Mevsılî, el-İhtiyâr, II, 154, Beyrut).
Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı