İdeal kilomuza ulaşmak için nasıl kilo vermeliyiz? Yıllardır dilden dile dolaşan bu sorunun cevabını henüz kesin bir şekilde almış değiliz. İnsanın kilosu nasıl belirlenir. Diyet beyinde mi başlar? Yoksa can sıkıntısı yaratan insanı psikolojik bunalımlara sokan diyetlere devam mı? Peki ya hangisi? Bunları okuduğumuzda ne kadarda karışık her şey değil mi?’’ yeni fikirlerin kabul görmesi için, bir bilim adamı neslinin ölmesini ve yenisinin onun yerini doldurmasını beklemeliyiz’’ demiş Max Planck
Bizde ya kulaktan dolma öğrendiğimiz yanlış beslenme programlarını uygulayacağız yâda muhteşem bir şekilde çalışan bilinçaltı programımızı yeniden programlayacağız.Ne yaparsak yapalım beynimizdeki bazı düşünceleri değiştirmediğimiz sürece kilo vermemiz mümkün olmayacaktır. Kilo vermeyi zorlaştıran düşünceleri merak ediyor muyuz?
zayıf olmalıyım, mükemmel olmalıyım
Diyete başlamalıyım ve sonuçları hemen görmeliyim
Doyana kadar yemeliyim
Yiyorum çünkü kendimi iyi hissediyorum
Diyete uymak çok zor
Beceremiyorum
Bilindiği gibi her şey beyinde başlar. Mutluluk huzur beyinde başlar beyin vücudun %2 si olsa da geri kalan %98'ı yönetir. Çoğumuz onu nasıl çalıştırmamız gerektiğini öğrenmiyoruz oda kafamızın içinde kafasına göre çalışıyor.
Yukarıda saydığımız sebepler ne kadarda tanıdık değil mi? özellikle bayanlar tarafından dile getirilen bu sıralama mükemmel olma yolunda ilerlemenin bir sonucudur. İnsanlar yanlış düşünceler sonucu olması gerektiği gibi olamıyor ne yazık ki. Yapılan yanlış diyetler yanlış beslenme programları işin içinden çıkılmaz bir hal aldığı zaman kişilerde psikolojik rahatsızlıklara neden onur. En belirgin öz güven eksikliğidir.
Yukarıdaki örnekleri açıklamak gerekirse:
Diyete başlamalıyım ve sonuçları hemen görmeliyim: diyete başladığımız zaman ertesi gün baskülün ibresinde bir farklılık görmemiz çok düşük bir ihtimaldir.
Doyana kadar yemeliyim: insanlar aç kalırım korkusuyla önlerine gelen tüm yiyecekleri tüketmeye çalışır buda bize büyük bir pişmanlık olarak geri döner.
Yiyorum çünkü kendimi iyi hissediyorum: Burada da insanlar kendilerini mutlu etmek için yiyeceklere sarılırlar. Ama öğrenilmesi gereken en büyük konunu yiyecekten gelen bir mutluluk olmalıdır. Kendimizi iyi de hissetsek kötüde hissetsek o an ki ruh halimiz bizi rahatlatır.
Diyete uymak çok zor: Şartlandırılmış kişilik ve kendine güvenmeme duygusuyla hareket eden insanları kolaylıkla arkasına sığınacakları bir duvardır bu.
Burada sıralamaya kalkışırsak bu liste burada uzar gider. Bilmemiz gereken şudur ki insan ne düşünürse o dur. Aynaya baktığımızda mutluluğu aynada görüyorsak biz gerçekten mutluyumdur. Yanlış diyetler öz güven eksikliği yanlış düşünceler bizi daha iyiye götürmez aksine bizden çok şey alır götürür.
Son olarak diyorum ki HER ŞEY BEYİNDE BAŞLAR